Karahan ailesi gittikten sonra odama çıkmıştım. Gerçekten şuan aşırı saçma bir durumun içindeydim. Bu nasıl bir adetdi böyle? Kanla yazılan kanun mu olur? Adet mi olur? Göz yaşlarıyla mühürlenmişdi bu boz toprakların kanunları..
Acıdan başka bir şey getirmezdi. Hüsran olurdu, ayrılık olurdu.
Telefonumun zil sesi beni düşüncelerimden koparmıştı. Asena arıyordu..dünden beri attığı mesajlara cevap yazamamıştım
"Efendim Asena" dedim kısıkca. Artık sesim bile konuşmaya yetmiyordu
"Ne oldu? Bir şey yapmadılar değil mi?"
"Fiziki şiddet yok, ama psikolojik, ruhsal şiddet var" dedim gülerek. Ağlanacak halime gülüyordum..
"Kabul ettin mi berdeli?"
"Başka şansım yoktu"
"Peki ya o adam?"
"O zaten söylediğim gibi teklifini yapmıştı, kabul etmişti"
"Daha 22 yaşındasın sen? Ne evliliği bu? Yani anlamıyorum bu insanlar hiç mi haktan, hukuktan korkmuyorlar?"
"Burada ağaların kanunları geçer Asena"
"Sen değil miydin o kanunlara karşı geleceğim diyen?"
"Bendim..hâla öyle söylüyorum. Ama bazen önüne öyle duvarlar örürler ki, sen karşıyı göremezsin"
"Şimdi yine kurban olacak sen mi oldun?"
"Belkide kurban değilimdir..hayat bu bazen şaşırtır"
"Kendi kendini teselli mi ediyorsun kızım?" dedi Asena
"İki dakika teselli olmamıza da izin verme tamam mı?" dedim gülerek
"Peki ya ne zaman?" diye sordu
"Ne?"
"Evlilik" bu kelimeyi söylerken sırıttığını biliyordum
"1 hafta içinde hepsi bitsin dediler"
"Ne güzel işte sonra kalkın gelin İstanbul'a" dedi gülerek
"Umarım"
Asena'yla konuşmam bittiğinde telefonu kenara bıraktım. Biraz dinlenmek istiyordum, gecede uyku uyuyamadığım için şimdi gözlerimi açık tutamıyordum
Gözlerimi kapatıp kısa sürede kendimi uykunun kollarına bıraktım...
Gözlerimi açtığımda bir kaç saat geçmişti, sessizlik olduğu için uyumuştum. Günlerin yorgunluğunu bu uykuyla atmıştım..
Ayağa kalkıp banyoya gittim. Duş alıp çıktım. Üzerime mavi bir elbise giydim. Yüzüm berbat halde olduğu için hafif bir makyaj yaptım. Şimdi en azından korkuluğa benzemiyordum...
Akşam yemeği için aşağıya indim. Tüm aile sofra başında toplanmıştı. Bende gidip Yağmur'un yanına oturdum. Yağmur'un güzel saçlarına öpücük kondurdum
"Afiyet olsun" dedi babam. Herkes yemeğe başladım. Bende çok fazla acıkmıştım, dünden beri ağzıma bir lokma almamıştım..az kalsın düşüp bayılacaktım
Tabağımdaki yemeğimi usul usul yemeğe başladım
"Yarın düğün alışverişine gideceksiniz, hazır olun" dedi babam itiraz istemeyen ses tonuyla
Sert bakışları benim üzerimdeydi
"Aslında senin cezanı vermem gerekiyordu, ama Haşim ağa izin vermedi, berdel kararında ısrar etti. Yoksa çoktan.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Niran/ Berdel✔️(Ateş Serisi 2)
Roman d'amour"O zaman evlen benimle" dedi düz sesiyle. Bakışlarım anında onu buldu. Gözlerim gözlerine kenetlenmişti sanki.. İşte yine birileri berdele kurban gidiyordu.. Hayat onu bir şeylere zorluyordu Biz yine bir şeylere doğru sürükleniyorduk..
