bölüm|10

364 48 10
                                    

Derin bir nefes sonrası kapıyı tıklattı Felix, açılan kapıyla hızlıca içeri çekilmesi ve sırtının kapıya çarpması bir olmuştu.

"Sikeyim, ne yapıyorsun aptal"

Fısıltı tonda konuştuğunda Hyunjin sırıtarak yüzüne yaklaştı, ona öyle şeyler yapmak istiyordu ki kasıkları şimdiden harekete geçmeye başlamıştı.

"Çok özledim seni, neden bir türlü ulaşamıyorum. Bana numaranı da vermedin?"

"Numara vermiyorum, ayrıca dinlenmem gerekiyordu. Beni fazla yordun"

"Bu onbeş gün içinde kimseyle yatmadığını mı söylüyorsun yani?"

"Aynen öyle, önüne gelen herkesle yatan biri değilim. Zevk için yapıyorum"

"Bu gece daha önce hiç tatmadığın kadar zevk vereceğim sana"

"Beni çok heyecanlandırdın, izin verirsen hazırlanacağım"

"Çabuk ol"

Felix banyoya girip kapıyı kapatırken Hyunjin eline aldığı şarabı açarak bardaklara doldurdu, bu gece fazlasıyla eğlenceli geçecekti.

Dakikalardır beklediği adam sonunda yanına adımladığında şaşkınlık içinde ayağa kalktı Hyunjin, karşısında hem sexy hemde tatlı bir kedi duruyordu. Felix üzerindeki kedi kostümüyle görülmeye değerdi.

"Beğendin mi?"

Hyunjin çocuğun etrafında bir tur atıp gördüğü kuyrukla yutkundu, şu an kendini zor tutuyordu.

"Harika görünüyorsun, beni şaşırttın"

"Beğeneceğini biliyordum, şarap mı aldın?"

"Evet, içersin değil mi?"

"Çok severim, teşekkür ederim. Ve en başından seni uyarıyorum Hyunjin eğer canımı yakarsan ve beni incitirsen bir daha ki sefere ne kadar yalvarırsan yalvar seninle buluşmayacağım"

"Nazik olacağım" Dedi Hyunjin, belki de Minho'nun dediği gibi nazik olup güvenini kazanmalıydı böylelikle sürekli görüşebilirdi. Bakışları halâ çocuğun kusursuz vücudunda gezinirken elindeki bardağı bırakıp dokunmak için delirdiği çıplak bele yerleştirdi ellerini. Büyük ellerinin içinde kayboluyordu.

"Çok güzelsin"

"Biliyorum"

"Peki ben, beni beğeniyor musun?"

"Yakışıklısın, çok yakışıklısın"

Daha fazla dayanamayarak günlerdir hayalini kurduğu dudaklara atıldı Hyunjin, saniyeler içinde hızlı bir öpüşme başlamış Felix'in dudakları şimdiden sızlamaya başlamıştı, adamın açlığı başındaydı yine.

Dakikalar sonra sırtı yatakla buluşurken Hyunjin ayağa kalkıp soyundu, Felix gördüğü büyük erkeklikle şimdiden korkmaya bağlamıştı, bir taraftan da zevk istiyordu.

"O ne, kelepçe mi?"

"Evet, takmamda sakınca var mı?"

"Şey... Hayır ama maskeme dokunmayacaksın"

"Merak etme yapmayacağım"

Hyunjin elindeki siyah kelepçeyi Felix'in ince bileklerine geçirip başının üzerinden yatağın başlığına sabitledi, şu saniyeden sonra ne yaparsa yapsın açamazdı o kelepçeleri.

"Çok güzel görünüyorsun, bir orospu olmasaydın seni sevgilim yapabilirdim"

"Sinirimi bozmaya mı çalışıyorsun?"

Beni kucağına alsana||HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin