Beni kucağına alsana||Hyunlix

bölüm|15

Bir kaç gündür her şey normal akışında ilerlerken Felix'te Hyunjin'e karşı  hissettiği duyguları kabullenmiş akışına bırakmıştı. Düşünmek kafayı yemesine sebep olacaktı yoksa. Yaşanan ateşli dakikalar unutulmaya yüz tutmuşken Felix bir kaç kez daha konuşmak istese de Hyunjin her seferinde Felix'i susturmuş önemsiz bir şey olduğunu söyleyerek geçiştirmişti. Durum böyleyken Felix'e de unutmaya çalışmaktan başka seçenek kalmamıştı..

Evden çıkan adamı gördüğünde bir kaç saniye boyunca gözlerinin içine baktı Felix, sonrasında ise arabanın kapısını açarak beklemeye başladı.

"Günaydın"

"Günaydın efendim"

Bir kaç saniyelik yakınlıkta kokusunu öyle net hissetmişti ki, Hyunjin arabaya bindiğinde kapıyı kapatıp derin bir nefes vererek direksiyona geçti, şu an kalbini saran o his özlemekten başka bir şey değildi.

Yol sinir bozucu bir şekilde sessiz geçerken bakışları ara sıra Hyunjin'e kayıyor istemsizce yutkunuyordu Felix, bu öyle bir şeydi ki adam onun yüzüne bakmadığı halde onu seviyor dokunmak istiyor özlüyordu..

"Kahvaltı yapmadım, güzel bir yere gidelim"

Hyunjin'in sesiyle kendine gelirken sessizce başını sallayıp gaza bastı Felix, saçma düşünceleri aklından atmak istiyordu.

Bir süre sonra arabayı durdurduğunda Hyunjin inerken Felix hareket etmedi, Hyunjin isterse söylerdi zaten ama öyle olmamıştı. Lüks mekandan içeriye adımlayan adam Felix'i davet etmeyi bırak arkasına bile bakmadan gözden kaybolmuştu.

Sinir bozucu ağlama isteğine derin bir nefesle karşı koyarken arkasına yaslanıp gözlerini kapattı, dakikalar sonra da Hyunjin gelmiş yola çıkmışlardı.

- Şirkette misin?
-
- tamam, bu gece için birini ayarla.
-
-hayır onu değil, yeni birini istiyorum.
-
- görüşürüz.

Duymak zorunda kaldığı konuşmayla, direksiyondaki ellerini sıktı Felix, başka biriyle yatmak istiyor oluşu hem canını acıtıyor hemde sinirlerini bozuyordu. Gaza yüklendiğinde Hyunjin'in bakışları Felix'e döndü. Sinirli olduğu okadar belli oluyordu ki, Hyunjin onun neden sinirli olduğunu bildiği için bundan sadece zevk alıyordu.

"Burada mı bekleyeceksin?"

"Chan'a gideceğim"

"Ayrıldığınızı söylemiştin"

"Olabilir şu an ona ihtiyacım var"

Cevapsız kalarak arabadan indi Hyunjin, ne yaptığı umrunda değildi.

"Ben sana soruyor muyum kiminle yatacaksın diye piç!"

İçine sığmayan öfkeyle Chan'ın evine doğru yola çıktı Felix, bir süre sonra da evden içeriye adımladı. Her zamanki gibi yatak odasına geldiğinde yatakta Chan yerine başka biri vardı, üst tarafı çıplak olan çocukta göz gezdirip yatağın boş tarafına geçerek uzandı. Niyeti Chan'dı ama şu an kalbindeki sinir bozucu acıyı geçirebilecek olan herkes olurdu.

Yan tarafına dönüp elini yüz üstü yatan adamın çıplak sırtında gezdirmeye başladı, iyi görünüyordu ama fazla narin bir yapısı vardı pasif olduğu her halinden belli oluyordu. Biraz daha yaklaşıp dudaklarını sırtına bastırdığında uyuyan çocuk gözlerini araladı, tenine dokunan kişinin Chan olduğunu düşünüyordu ama gördüğü kişi başka biriydi.

"Sen kimsin?"

"Kim olduğunun ne önemi var, sevişmek istiyorum"

"Chan'ın yatak arkadaşlarından birisin sanırım"