28.Bölüm

10 2 0
                                    

⭐️İyi okumalar, umarım beğenirsiniz.⭐️

⭐️⭐️⭐️

Eren'i bıraktıktan sonra nikah dairesine gün almaya gitmiştik. En erken tarih üç gün sonraydı ve o güne almıştık. O gün Eren'i almak için de şimdiden izin almıştık.

Okulun da haberi olmuştu evleneceğimizden ve şaşırtıcı derecede çoğunluğun tepkisi iyi olmuştu. Lisede olsaydı bu durum o kovulmuş, ben ceza almıştım muhtemelen. Ama üniversitede rahattı böyle durumlar.

Hiç şüpheli bir evlilik gibi görünmesin diye o kadar uğraşıyorduk ki, herhangi bir kusur olacak da Eren'i alamayacağız diye ödüm kopuyordu.

Düğüne kadar eve eşya bakmak için okuldan ikimiz de izin almıştık. Şimdi beyaz eşyacıdan çıkmıştık ve Yiğit bizim evde eşyaları bekleyecekti.

Hepsini bugün getireceklerdi. Şimdi de mobilyaları seçiyorduk ve ben istediğim renkleri söylüyordum, salak en pahalılarından alıyordu ama çok güzellerdi gerçekten.

Akşama kadar beni salmamış ve evin bütün eşyaları alınmıştı. Eşyaları getiren adamlar akşamın bu saatinde Furkan yüzünden eşyaları yerleştiriyorlardı.

Mutfak eşyalarını bile bugünden almıştık, delirecektim ve de ölecektim. O zaman ölü gelinle evlenirdi artık.

Yarını bekleyemiyordu, başak burcu o muydu ben miydim bilemiyordum artık. Normalde ben çok sabırsızımdır ama o kadar yorulmuştum ki hemen uyumak istiyordum.

Son olarak Eren'in odası da yapıldığında adamlar Furkan'la el sıkışırken ben koltukta oturmuş bu faslın da bitmesini bekliyordum.

***

Gözlerimi bedenimin havaya kalkma hissiyle açtığımda Furkan'ın kucağında eve geldiğimizi gördüm. Telaşla kollarımı boynuna sardım.

"Kendim giderim indirsene! Yiğit görecek şimdi." Dediğimde yatağıma yatırmış ve yanıma uzanmıştı. İyice delirmişti artık, ya Yiğit gelseydi, ayıp olurdu bir kere! Hem de kızıyordu saçma bir şekilde.

"Şşşt, uyuyalım hadi. Çok yorulduk. Yarın temizlik için bir ekip gelecek. Babamdan rica ettim, en iyilerinden yollayacak. Diğer günler de kıyafet ve ev alışverişlerini hallederiz. Eşyalar da taşınacak, değerli eşyalarını hazırla bir araç çağırırız, o taşır." Dediğinde az daha konuşsa tekrar uyuyabilirdim.

"Hiç itiraz etmiyorsun, Eren'i aldıkları için neredeyse teşekkür edeceğim." Dediğinde kaşlarımı çattım ve yüzüne baktım sert bir ifadeyle.

"Ne kadar acı çektiğimi gördüğün halde böyle diyebiliyor musun gerçek-" Sözümü dudakları ile kesmişti. Kısacık sadece minik bir öpücüktü.

"Güzelim şaka yapıyorum sadece. Seni güldürmek istedim ama yanlış güldürme tekniği oldu sanırım. Sakinleş biraz ve hadi uyu artık. Çok yoruldun zaten." Dediğinde başımı göğsüne yaslayarak uyumaya bırakmıştım kendimi. Zaten yeni uyandığım ve hala yorgunluktan öldüğüm için kolay olmuştu tekrar uyumak.

***

"Eylül, kalk artık hadii!" Başımda bır bır konuşan sesle oflayarak arkamı döndüm. Furkan kalçama vurunca şokla gözlerimi açıp ona baktım. Sırıtıyordu bir de! Sapık!

Oflayarak oturur pozisyona geçtiğimde gülüyordu. Enerjisi asla bitmiyordu ve bu çok sinir bozucuydu.

"Hadi bugün kıyafet alışverişine gidiyoruz. Mont devri eskidi, kaban falan alırız sana. Eren'e de güzel kıyafetler alacağım." Dediğinde başımı ona çevirdim ve gözlerine baktım.

"Kıyafet alışverişine gerek yok, ikimizin de va-" Derken ayağa kalkmış ve beni takmadığını açıkça belirtmişti.

"Sana sormuyorum ki. Hadi kalk hazırlan. Önce öğlene kadar bu evdekileri toplayalım ben yukardaki eşyalarımı çoktan yolladım sen bininci derin rüyandayken. Eşyaları öğlene kadar toplayıp salona çıkaralım. Mobilyalar kalsın hem yabancıya gitmiyor." Dediğinde gerçekten enerjisi beni çok yoruyordu. Sabah sabah gerçekten!

"Kıyafetlerden başla. Nikah olana kadar yine bu evlerde kalırız. Nikahtan sonra olsun yeni evimize ilk girişimiz. Eren'i nikahtan en geç bir iki gün sonra alabileceğiz." Dediğinde bakışlarımı kaçırmıştım. Eren için evleniyordum resmen. Olsun, bebeğimden ayrı kalamazdım, değerdi onun için her şeye.

⭐️⭐️⭐️

⭐️Yorumlarınız benim için çok önemli, lütfen yorum yapın okuan varsa.⭐️

Toprak Kokusu ⭐️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin