23-"Why Are You Laugh?"

335 17 0
                                    

Merhaba bebekler!Bugün ciddi ciddi Selena'nın doğum günü ve meleğim 23 oluyor! Ne ara büyüdü, ne ara 23 oldu. Elimizde büyüdü resmen. İyiki doğdun SELENA MARIE GOMEZ. İYİKİ DOĞDUN HAYATIMIN ANLAMI. IHM EVET ŞİMDİ BÖLÜME GELİRSEK UZUN SÜRE BAYRAM NEDENİYLE YAYINLAYAMADIM. CURCUNDA FALAN FİLAN. NEYSE BEKLENEN BÖLÜM GELDİ, ARIA BU BÖLÜMDE SANKİ BİRAZ BİRAZ DEĞİŞİYOR TAŞLARI KIRIYOR GİBİ. NEYSE DİĞER BÖLÜM BEKLENTİNİZ GİBİ OLMAYABİLİR ÇÜNKÜ ÖYLE SEVİŞMELİ BÖLÜMLER YAZAMIYORUM AIWLNSWLKS. BU DA BENİM BECERİKSİZLİĞİM. BU ARADA NE ARA CAPS LOCK'U AÇTIM AJLSLWÖSKW. NEYSE HADİ GÖRÜŞÜRÜZZZZZ

Jasmine Thompson- Adore ile okuyabilirsiniz. Bitince başa sarın

ZAYN;

Uzun parmaklarım deri ceketim cebine gittiğinde bir anlık dengemi kaybettim ve karşımdaki kapıya dayandım. Elim metal cisme deydiğinde yavaşca çıkardım ve deliğe sokmak için büyük bir çaba harcadım. Siktiğimin anahtarı deliğe girmemekte ısrarcıydı. Sonunda kilit sesi geldiğinde ahtarı çevirip uyuşuk adımlarla içeri girdim. Anahtarı delikten çıkardığımda gelişi güzel bir yere attım ve deri ceketime de aynısını yapıp yukarı adımlamaya başladım.

Çıktığım her basamakta başım biraz daha dönüyordu. Siktiğimin içkisinin en nefret ettiğim yanı buydu. Ayağım bir basamağa takıldığında adeta kararmış olan gözlerim irice açıldı ve yerden destek alarak kalktım. Ardından adımlarıma biraz daha dikkatle devam ettim.

Gereksiz şekilde uzun olan merdivenleri bitirdiğimde ayağımı sürüyerek odamızın kapısına geldim. Zor bir şekilde yutkunduktan sonra yatakta meleklerden farkı olmayan Aria'yı görünce, içimi suçluluk duygusu sarmaya başladı.

Sahi ben neden içmiştim? Aria'ya 'sürtük' dediğim için mi? Bu asla gerçek olmayan bir şeydi. Siktiğimin sürtükleriyle eş değer değildi o. Sürtükler onun saçının teli bile olamazdı. Onun kalbini çok kırmıştım ve bu asla istemeyeceğim bir şeydi.

Ayağımdaki botları ve üstümdeki kıyafetleri umursamadan Aria'nın yanına yattım. Büyük ellerimi narin bedenime sardıktan sonra pürüzsüz suratını incelemeye başladım. O kesinlikle Tanrı'nın bir lütfuydu. Tüm hatları birbirine uyuyordu, o güzeldi, iyiydi, saftı. Beni her şeyiyle çekiyordu ve ben meleğimi kırmıştım. Tanıştığımızda onu daha önceden tanıdığımı bilmiyordu. Luke şerefsizinin babasını öldürdükten sonra ortadan kaybolmuştum. Ve Aria'yla Joe'nun uyuşturucu evinde karşılaşmıştık. O an aklımdaki tek şey 'böyle birinin burada ne işi var?' Oldu. İlk başlarda asla ısınamadım. Fakat o hergün Joe'nun uyuşturucu evine gelir biraz alır ve giderdi. Hiçbir zaman içtiğini görmemiştim ki ben onun içmediğine de emindim.

GEÇMİŞ;

Aria kahverengi saçlarını savurarak önümden yürüyordu. Aynı zamanda etrafını kolluyordu fakat beni görmediği için şanslıydım. İsmini Joe'dan öğrenmiştim ve bu kızda beni çeken bir şeyler vardı. O çok masumdu, Joe'nun evinde olması onu merak etmemi sağlıyordu. Nasıl biriydi? En önemlisi neden uyuşturucu alıyordu?

Aria son kez etrafına bakıp ara sokağa girdiğinde yavaşça arkasından ilerledim. Üzerimdeki siyah ceketi düzeltip ses çıkarmamaya özen göstererek bakışlarımı ara sokağa yönlendirdim. Bu kız fazla şanslıydı, onun için bugün Luke'u takip etmemiş ve ne pisliklikler çevirdiğini izlememiştim.

" Bu kadar yeter Daniel. Bunu daha fazla yapamayacağım. " Önündeki kumral saçlı çocuğa poşeti uzattığında çocuk kaşlarını çattı. " Hayır beni yarı yolda bırakamazsın! " Sinirle kükrediğinde Aria bir adım geriledi. Suratını görmesem de korktuğunu hissedebiliyordum. " Y-yani iyi misin sen? Onlar sana bir şey mi dedi? Bak eğer bir sorun varsa- "

" Sorun sensin Daniel! Senin arkanı toplamaktan bıktım. Git ve kendi bataklığında çırpınmaya devam et ben yokum. " Aria arkasını dönüp ilerlerken kafamı çıkardığım binada geriledim ve beni görmemesini sağladım. " Aria " kumral saçlı bağırdığında Aria topuklarının üzerinde döndü. Onu ilk defa bu kadar sinirli görüyordum. Daniel denen piç kurusu kimdi? Onun için neden bunları yapıyordu?

" B-bunu teyzeme söyleyecek m-misin? " Tereddütle sorduğunda onun Aria'nın kuzeni olduğunu anlamıştım. Bir ailem olmadığı için siktiğimin kuzen kavramını bilemezdim. Fakat kimse kuzeni için böyle bir şey yapmazdı. Aria fazla saftı.

" Hayır Daniel. Bu saniyeden sonra hiçbir şey bilmiyorum. Bunlar yaşanmamış gibi davranacağım. "

GÜNÜMÜZ;
Anılar gözümde canlandığında başımı yatağımın başlığına dayadım. O zamanlar da masum değildim. O zamanlar da Aria için bir tehlike olacağımın farkındaydım. Fakat ben ona takmıştım. Bende merak duygusunun yanında, ayrı bir duyguyu da tattırıyordu. Bunun aşk olduğuna hiçbir zaman inanmak istemedim. Fakat şimdi bu sikik duygunun aşk olduğunu biliyordum.

Onu üzmüştüm, aşık olduğum kadını, hayatımı adadığım kadını üzmüştüm. Çekip gittiğimde nasıl harap olduğunu tahmin edemiyordum bile. Sadece artık onu üzmek istemiyordum.

ARİA;

Gözlerim yavaş yavaş aralanırken yoğun alkol kokusu ve üzerimde hissettiğim ağırlıkla kaşlarım çatıldı. Gözlerimi tamamen açtığımda Zayn'in kendinden geçmiş bir şekilde uyuyor olduğunu gördüm. Aynı zamanda benim kollarım da ona sarılıydı. Dünki olanları hala unutmuş değildim bu yüzden elimi çektim ve onun da elini üstümden kaldırdım. Evden gittikten sonra ne kadar içmişti kim bilir.

Ayaklarımı sarkıtıp pencerye yöneldim ve adeta ruh halimi yansıtan kapalı, bir o kadar da boğucu havayla karşılaştım. Yağmur hiç durmayacakmış gibi yağıyordu. Kara bulutlar tüm gökyüzünü sarmıştı. Aslında böyle havalar hep hoşuma gitmiştir fakat şuan beni germekten başka bir şey yapmıyorlardı. Gözlerim makyaj aynasına gittiğinde kırılmış cam kırıntılarının hala duruyor olduğunu gördüm. Haricinde her şeyi toplamıştım fakat camları toplayacak gücü bulamayıp uyumuştum.

Camları elime hızlıca alırken parmağımda hissettiğim acıyla yüzümü buruşturdum. Parmağımdan ufak bir kan damlası süzülüyordu. Bunu umursamadan işime devam ettim ve camları bir poşete koyup aşağı indim. Hergün büyük camlardan içeri sızan yoğun güneş gözlerimi kamaştırırken şimdi kapalı hava nedeniyle içerisi karanlıktı. Elimdeki cam dolu poşeti çöpe atıp salona girdim. Tanrım, bugün pazartesiydi fakat ben okula gitmiyordum. Bu hava da tüm gün evde oturacağımın bir göstergesiydi. Cassie'yle de görüşemezdim. Son olanlardan sonra görüşmek fazla mantıksız oldurdu. Hem onun benden özür dilemesi gerektiğini düşünüyordum.

Deri koltuğa yayılığımda parmağımın ısırarla kanadığını gördüm. Parmağımdan akan koyu kana bakarken parmağımı uzun parmakların narince kavramasıyla bakışlarım uzun parmakların sahibine gitti.

'' Ne yaptın parmağına? '' merakla sorduğunda gözlerim şaşkınca açıldı. Şimdi de beni merak mı ediyordu? Dün bana sürtük diyordu ve şimdi bana iyi davranıyordu. Dengesizlikte üstüne yoktu. '' Önemli bir şey değil. '' Geçiştirdiğimde Zayn kaşlarını çattı. '' Önemli. ''

'' Cam kesiklerini toplarken kestim. Oldu mu Zayn? '' Sinirle konuştuktan sonra parmağımı çektim. Bu oldukça acımıştı fakat acımı hiçe sayıp ayağa kalktım. Salondan çıkmak için adımlarken Zayn ince bileğimden tutup beni içki-vanilya karşımı kokan bedenine çekti. Çırpınarak kaçmaya çalışıyordum fakat beni daha da sıkıyordu.

'' Bırak beni aşağılık ! ''

'' Aşağılık ha? ''

'' Evet seni piç! '' yumruklarımı ard-arda sıralıyordum. Gözümün önünü göremiyordum fakat Zayn alayla sırıtıyordu. '' Sen neye gülüyorsun öyle? '' yumruklarımı durdurup aynı sinirle sorduğumda Zayn dişlerini göstererek gülmeye başladı. '' Tanrım Zayn! Gülme. '' Bunu sinirle söylemeye çalışmıştım fakat sesim fazla eğlendiğimi belli ediyordu. Ah aptal Aria!

'' Neden seni kaçırmak isteyen bir katilmişim gibi davranıyorsun? '' Zayn hala gülerken ona dil çıkarıp ittim. '' Dün olanlardan sonr- '' cümlemi tamamlayamamın sebebi Zayn'in dolgun dudaklarının dudaklarımla dans etmesiydi. Dudaklarımız uyum içinde dans ederken ne yaptığımı sorgulamadan devam ettim. Zayn dilini içeri ittiğinde buna izin verdim ve hareketlerimiz iştahla devam ederken Zayn beni kucağına aldı. Bacaklarımı ona sardığımda beni kolaylıkla yukarı taşımaya başladı. Ne yaptığımı bilmiyordum, ya da neden kendimi sorgulamadığımı. Fakat bu sefer kendime hakim olamıyordum.

Fell the loveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin