''Bak anlamıyorsun çocuğun seni fark etmesi lazım !! Böyle salaş kıyafetlerinle ve bakımsız gözükerek çok dikkat çekiyorsun ama emin ol iyi yönde değil.'' Ah, Tanrım ! Yine başlamıştık. Hayır en iyi arkadaşım falan ama şu tavsiye verme şekilleri yok mu..Hele dobralığı !!
''Of İlayda esas sen anlamıyorsun. Onun beni fark etmesini falan istemiyorum. Ben aşkımı platonik yaşıyorum ve gayet mutluyum. Hem çalışmam gereken sınavlarım var. Kafamı böyle şeylere değil derslere vermem lazım. Ayrıca bakımsız olduğumu kim söyledi ? Hiç üşenmeyip sabahın köründe kalkarak banyo yaptım !'' Bunu söylemem üzerine İlayda'nın göz devirmesi bir oldu. ''Konu banyo yapıp yapmamak değil Asena. Her insan banyo yapar ama hepsi bakımlı değildir. Bakımdan kastım biraz makyaj yap, kıyafetlerine özen ve lütfen şu saçlarına bir çeki düzen ver. '' Ben de bu lafı üzerine gözlerimi devirdim. İlayda benden biraz kısa, fiziği oldukça güzel, sarışın ve yeşil gözlüydü. Hayır arkadaşım diye demiyorum gerçekten çok güzel kızdı. Bense kahverengi saçlı ve kahverengi gözlüydüm. Sıradan bir tiptim işte ne beklerdiniz ki. Ben içimden kendi kendime saydırırken birden İlayda'nın çığlığı ve siyah bir Audi'nin önümde fren yapması bir oldu. Yaşadığım adrenalinden dolayı kalbim yerinden fırlayacakmış gibi atıyordu. Gözlerim fal taşı gibi açılmış bir şekilde direksiyon başındaki sinirli gözlere odaklanmıştım. Ben daha ne olduğunu anlamadan sinirli gözler harekete geçmiş ve arabanın kapısını çarparak açmıştı. '' Ne yaptığını sanıyorsun sen ?! Umarım kendini arabamın önüne atmanın iyi bir açıklaması vardır. '' Ben ne diyeceğimi bilemezken gözlerim en az benimki kadar koyu kahverengi gözlere takılı kalmıştı. Yıllardır sevgilim olmasını hayal ettiğim platoniğim, okulun yakışıklı popüler çocuğu Anıl, öfkeyle bana bağırıp çağırıyordu.
''Şeyy..be-ben..üzgünüm'' diyebildim. Bu söylediğim üzerine alaycı bir gülümseme takınıp öfkeyle ''Üzgünsün demek öyle mi ? Eğer bu arabanın altında kalıp ezilseydin aynı şeyi ben söyleyemeyecektim ezik ! '' Söylediği söz ve hakareti üzerine şokla ve kırgınlıkla olduğum yerde kaldım. Okulun park alanındaydık ve herkes bize bakıyordu. Yıllardır sevdiğim, yanında dolaşan her kıza kıskançlıkla baktığım, ümitsizce aşık olduğum çocuk karşımda bana öfkeyle bakmaya devam ederken gözlerim doldu. Salak Asena !! Daha çocukla hiç konuşmamıştım ve kişiliğini bile doğru düzgün bilmezken etrafa attığı o çapkın gülüşlerden ve kahverengi gözlerinden etkilenmiştim bu çocuğun. Halbuki yıllardır bir hiç uğruna seviyormuşum bu çocuğu. Ben farkında olmadan gözümden süzülen bir damla yaş yanağımdan aktı. İlk başta bunu görünce şaşıran çocuk daha sonra kendini beğenmiş tavrını tekrar takınarak '' Ne o ? Benim altımda değil de arabamın altında kalıcak olman mı seni üzdü ? Gerçi benim altıma istesen de gire-'' Yeter artık bu bardağı taşıran son damla olmuştu. Sözleri ona attığım sert tokatla son buldu. İlk ne yaptığıma ben de şaşırarak acıyan elime baktım. Fakat sonra karşımda bir eliyle yanağını tutan insanı korkutacak derecede öfkeli bakışlarla karşılaşınca bu olanların daha sadece bir başlangıç olduğunu yeni fark etmiştim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Değişim
Teen FictionGözlerime bakan gözleri dudaklarıma kaydığında kalp atışlarım deli gibi hızlandı. Dudakları dudaklarımı bulduğunda ise artık nefes alamıyordum. Elleri tshirtümün altına kaydığında dokunduğu her yer sanki alev alıyordu. Daha sonra tshirtü kafamdan sı...