Değişim

D-5

İlk defa bu bölümde multimedia'da Asena'nın resmini paylaşıyorum =) Umarım beğenirsiniz.. Yorumlarınızı bekliyorum =)) Ayrıca multimedia için tavsiyelerde de bulunabilirsiniz, çok sevinirim =)

''Lanet olsun Azra ! Neden Anıl'ı takip ettiğimizi açıklamak ister misin ?''

''Asena sakin ol. Nereye gittiklerini merak ediyorum. Ayrıca endişelenmene gerek yok. Seni bu halinle tanıyabileceğini pek sanmıyorum ''

İnanmıyorum kız resmen karşımda geçmiş sırıtıyor ! Bense ne yapacağımı bilmez elim kolum bağlı oturuyorum. Hayır yani ya çocuk takip edildiğini anlar da arabayı kenara çekerse. Sonra gel de anlat 'yok ben seni takip etmiyordum, yolumun üzerindesin ' falan filan. 

'' Azra ya anlarsa takip edildiğini. Rezil olucaz ya of kızım hadi boşver geri dönelim eve gidip film falan izleriz ha ? ''

'' Bak Asena; ben onca parayı alışverişe sana sadece çeki düzen vermek için değil bir şeyleri anlaman için verdim. Görmüyor musun etrafındaki insanların hiçbir şeyi umursadığı yok hatta fark etmiyorlar bile. Artık değişmen lazım. Bunu sadece dış görünüş olarak söylemiyorum Asena..artık bir şeylerin farkına var. Pinpirikli, özgüvensiz, aptal bir kız olma. Tekrar söylüyorum, o çocuğa söylediklerini ödeteceksin ve biz bugün, şu anda intikam planımızın ilk adımını atmaktayız..Anlatabildim mi ? Şimdi kes sesini ve eski Asena'ya güle güle de. ''

Planımız mı ?! Bir planımız var ve benim bundan haberim yok. Fakat esas önemli nokta plan değil. Azra'nın söyledikleri doğruydu. O gün de özgüvensiz bir aptal olduğum için kendimi o piç kurusuna ezdirmiştim. Beni sürtük yerine koymasına izin vermiştim. Karşısında bir sürtük mü görmek istiyor ? Pekala, bunu gereğinden fazla bir şekilde gösterebilirim. Bu zamana kadar hep insanlardan çekindim. Ya hakkımda kötü şeyler düşünürlerse, ya benden nefret ederlerse..Fakat ne oldu ? Hakketmediğim hakaretlerle övülüyordum. Zaten tek arkadaşım diyebileceğim kişi İlayda'ydı. Şimdi o da yok. Gerçi Azra'yla daha şimdiden çok iyi anlaşmaya başladık ama zamanın ne getireceğini kimse bilemez. Sonuçta İlayda'yla da yakındık. Kafamı silkeleyerek düşüncelerimden kurtuldum. Azra'nın deyimiyle eski Asena'ya 'güle güle tatlım', yeni Asena'ya ise 'merhaba sürtük' demenin vakti gelmişti...

Anıl arabasını bir barın önünde durdurdu ve ilk başta kendisi sonra da yanındaki sarışın kaltak arabadan indiler. Azra da bara yakın bir yerlere park ettikten sonra arabadan indik. Azra arabadan inerken gözüme tarzı ve kişiliğindeki ironi çarptı. Çok tatlı masum bir yüzü vardı fakat yeşil gözleri tatlılığı kapatacak derecede seksi bakabiliyordu. Kıyafetleri asi genç ruhlu bir kişinin giyeceği türden kıyafetlerdi ama içi yardımsever bir melek gibiydi. Kim bilir belki o da bir zamanlar içindeki eski Azra'ya güle güle demiştir ve bazen eskiyle yeni arasında çelişki yaşıyordur. Acaba ben de böyle mi olacaktım ? 

Bara doğru ilerlerken Azra yüzündeki alaycı sırıtışıyla

''Buraya gelmelerine şaşırmadım'' dedi.

''Daha önce gelmiş miydin ?'' diye sorduğumda yüzüme mal mal baktı.

''Lütfen bana daha önce bir kere bile olsa buraya gelmediğini söyleme. İnanmıyorum Asena ! Gençliğini nerelerde harcıyorsun sen ?''

'' Sanırım artık buralarda. ''

Kapının önüne geldiğimizde iri cüsseli ürkütücü kel bir adam bodyguardlık yapıyordu. Adamla göz göze gelmemeye çalışarak Azra'nın arkasından bara girdim.