Multimedia için tekrar İrem'e teşekkür ederiimm <3 Bu bölüm de TeamAta'cı MelisHoran13'e gelsiinn <3
''Burada ne işin var Azra ?''
Azra ilk önce kötü bir ifadeyle Anıl'a daha sonra da bana baktı. Gözlerini üstümde gezdirdikten sonra her ne kadar uğraşsam da kızarmamı engelleyemedi. Üstümde sadece kalçalarımı örten bir tshirt vardı ve şimdi Anılların evinde olduğumu varsayarsak pek hoş bir görüntü değildi.
''Ata'yla konuşmam lazım''
Ata mı ? Bu kız ciddi miydi ? Yaptığı onca şeyden sonra Ata'yla mı konuşmak istiyordu ? O zaman çok beklerdi, pis sürtük. İçimde kabaran öfkeyle Anıl'ın cevap vermesini beklemeden direk ben konuşmaya başladım.
''Ah, demek öyle ? Hepimizin hayatının içine sıçıp daha sonra da Ata'yla konuşman lazım ? Ağzın boşken konuşmayı denesen ?''
Ona ettiğim hakaret karşısında Azra'nın gözleri büyüdü. Anıl ise pis pis sırıtıyordu. Ortamdaki gerilim elle tutulacak cinstendi. Azra konuşmaya başladığında gözleri öfkeyle kısılmıştı.
''İkinizle de işim yok. Ata'yla konuşmam gerek dedim.''
Bu sefer bağırarak konuşan Anıl olmuştu.
''Ata'nın seninle konuşacak hiçbir şeyi yok. Defol git ve bir daha buraya gelme !''
''Ne oluyor lan ne bağırıyors-''
Ata kapıda dikilen Azra'yı görünce cümlesi yarıda kaldı. Çatık kaşlarla bize bakarken göz ucuyla Azra'ya baktığımda gözlerinin dolduğunu gördüm. Bu da neydi şimdi ?! Onca olan şeyden sonra ''Ata ben seni cidden sevmiştim'' diyerek ağlamayacaktı umarım.
Ata ikimizi de kapının kenarından çekip Azra'nın karşısına geçti.
"Ne istiyorsun ?"
"Ata..konuşmamız gerek."
"Ne söyleyeceksen söyle hadi ! Sana ayıracak zamanım yok"
Ata'nın öfkeyle bağırması üzerine bir adım geri çekilen Azra alt dudağı hafif titreyerek konuşmaya başladı.
''Yalnız konuşmamız gerek.."
Ata yumruklarını sıkarak bize döndü ve gitmemizi işaret etti. İlk başta Anıl'la birbirimize baktık fakat daha sonra Anıl salonu işaret ettiğinde yanlarından ayrıldık. Hala anlayamıyordum. Ne yüzle buraya gelebiliyordu ? Koltuğa oturduğumuzda bacaklarım çok ortaya çıkınca rahatsız olup tshirtü aşağıya çekiştirdim. Anıl ise keyifle sırıtarak bacaklarıma bakıyordu.
''Hey biraz daha çekiştirirsen tshürtümü yırtıcaksın ve emin ol güzelim o en sevdiklerimden biri''
Ah demek onun tshirtüydü. Ben de diyorum neden Anıl kokuyor.
''Eğer tshirtünün sağlam kalmasını istiyorsan o güzel kıçını kaldır ve bana bir şort bul ukala"
"Eğer Ata tercihlerini değiştirmediyse sana bir şort bulmam zor. Hem şortsuz daha çok ilgimi çekiyorsun" diyerek muzipçe sırıttı.
"Bakıyorum da yine abaza modunuz on Anıl bey. Hadi kalk bana giyecek bir şeyler bulacağız'' diyerek elinden tutup oturduğu yerden kaldırdım. Üst kata çıkmak için kapının önünden geçereken ağlayan bir Azra ve yüzü bembeyaz kesilmiş Ata'yı gördüm. Bir an ne olduğunu merak edip duraksadım fakat daha sonra Anıl beni çekiştirerek ''Boş ve hallederler'' dedi. Hayır onun bu umursamaz tavırlarına gerçekten söyleyecek kelime bulamıyordum.
Odasına çıktığımızda kapıyı arkamızdan kapatım muzipçe sırıtarak duvara yaslandı. Ona gözlerimi devirip dolaba yöneldiğimde sesini duydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Değişim
Teen FictionGözlerime bakan gözleri dudaklarıma kaydığında kalp atışlarım deli gibi hızlandı. Dudakları dudaklarımı bulduğunda ise artık nefes alamıyordum. Elleri tshirtümün altına kaydığında dokunduğu her yer sanki alev alıyordu. Daha sonra tshirtü kafamdan sı...