Icardi.

414 38 5
                                    

Mauro Icardi - Galatasaray'ın Forveti

İki elimi sıkıca tutan Francesca ve Isabella ile dudaklarımın gerilmesine engel olamadım. Bu halleri beni gülümsetmeyi başarmıştı.

Onlarla içeri girdiğimiz büyük oyun parkına göz gezdirirken konuşmalarına ayak uydurmaya çalışıyordum.

"Sulu kaydırak da var!"

"Daha neler neler var... Şimdi... Söyleyin bakalım önce hangisine biniyoruz?"

Boyutlarına ulaşmak için çöktüğümde bir dizimi yere yaslamıştım. İki elim de saçlarını okşarken ilgiyle cevaplarını bekledim. Heyecanlı halleri beni mutlu ediyordu.

İkisinin ortak kararıyla dönme dolaplara yürürken koşuşlarına ortak olmayıp yürümüştüm. O anda hissettiğim eksiklikle kaşlarımı kaldırıp arkamı döndüm.

"Seni unuttum!" Bana, daha doğrusu bize gülerek bakan mavi gözlü bir adam...

"O kadar alıştınız ki birbirinize, ben gitsem mi diye bile düşündüm." Gülerek konuşurken yaslandığı duvardan bedenini çekti ve bana doğru adımladı. Eş zamanlı kolunu omzuma atmasıyla dönme dolaplara yürümeye başlamıştık.

"Çocukların heyecanı beni de kaptı. Baksana!" Birbiriyle konuşurken bilet sırasına girmiş iki kızını kafamla gösterdim.

"Gerçekten mutlular değil mi?" Anında kaşlarını çatıp kalktığında bana inanamaz bakışları vardı.

"Saçmalama sakın. Uzun zaman sonra çok çok mutlular, gerçekten öyleler." Ortamın kalabalığına karşı yükselttiği sesi ayrı hoştu, aynı zamanda boyun hizama nefesi geliyordu.

"Sizi mutlu edebiliyorsam ne güzel." Keyifle gülümsediğimde kıkırtısı kulağıma geldi. Kafasını kafama yasladığında bu sefer dudaklarını kulağımın hizasına getirmişti. Tüm dikkatimi fısıltısına verirken gözlerim çocuklardan kaydı.

"Her şekilde, beni mutlu ediyorsun." İlk iki kelimeyi bastırarak kurduğu cümleden sonra dudaklarını kulak hizamdan çekmedi.

"Enerjini bu oyuncaklara harcama, lazımsın." Çapkınca konuşmasından sonra gözlerini benimkilerin hizasına getirip hızlıca tek gözünü kırptı, ardından arkasını dönüp bir anda beni boşlukta bırakmasıyla beynim sarsıldı ve aptal aptal sırımataya başladım.

Çocuklarla bindiğimiz dönme dolabın sırası gelince önce kızları dikkatlice bindirmiştim. Her adımlarından haberdar olmaya çalışıyordum.

"Ya Mauro! Nerede gördün ata iki kişi bindiğini! Taşımaz bizi git diğerine!" Kafasını bunu yapmayacağını belirtir şekilde sallarken konuştu.

"Çok konuşuyorsun." Uzatarak kurduğu cümleden sonra bacağını oyuncak atın üstüne attı ve arkama bindi. Bu sırada en az çocuklar kadar onun da heyecanlı olduğunu fark etmiştim. Gözleri önce kızları, sonra beni takip etti ve güvende olduğumuzdan emin oldu. Ardından çalan müzikle birlikte dönmeye başlayan oyuncakla önüme tutundum.

Bir süre hiç arkama bakmadan sadece kızları izledim. Onlar çok eğleniyordu ama aynı şey bizim için geçerli değildi. Sağ omzuma yaslanılan çeneyle kafamı döndürdüm. Büzdüğü dudaklarına ve gözlerine baktığımda sordum.

oneshot's  'football Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin