Multimedia: 2120
6.Bölüm
Cenk~~
Evden çıktığımız anda Duman bir sürü soru sormaya başladı. Bu, benden bugün cevap almadan susmayacaktı ama bende konuşacak havamda değildim. Dün olanlar bana gerçekten ağır gelmişti. Bunu üzerinden biraz zaman geçtikten sonra anlamıştım.
Aynalarımız bir geçit ise bu çok korkunç bir şeydi. Ya aynadan geçiş yaparsak ve bir daha kendi zamanımıza dönemezsek. Bu Seçil ile her ikimiz gerçerli ve çok kötü bir şeydi. Benimle bir daha görüşmek istemese onu anlardım. Hayatını tehlikeye atmak istemezdi çünkü kimse.
"Anlat bakalım dün gece nerdeydin?"
"Anlatsam da inanmazsın, o yüzden boş ver" diyerek onu geçiştirmeye çalıştım.
Duman'la birbirimize baya bir beziyorduk. İkimizde siyah saçlı ve siyah gözlüydük ama o benden biraz daha kısa ve zayıftı.
Artık asansörün yanına gelmiştik. Bugün benim için bir işkence olacakmış gibi görünüyordu. Çünkü kafamdan hem Seçil'e hem de aynanın büyüsüne ait düşünceler geçip duruyordu. Ben nasıl olup da bugün kendimi işe verecektim?
"Sen anlat da ben inanıyor muyum? İnanmıyor muyum? Sonra karar veririm" dedi her zamanki gibi akılıca bir şekilde.
"Şu an anlatmasam. Kendimi gerçekten hiç iyi hissetmiyorum. Sonra söz gerçekten anlatacağım" dedim iç çekerek.
"Tamam, öyle olsun" dedi halimi görünce.
Asansöre bindik. Saniyeler içinde binanın dışına çıkmıştık.
"Laboratuar'a gitmeden önce bir bizim kafe'ye uğrayalım mı?" diye öneride bulundu Duman.
"Olur" dedim daha bir şey yemediğim için.
Kafe'ye girdiğimizde arkadaşlarımın da orda olduğunu gördüm. Onların yanına geldiğimiz anda Barut bana çıkıştı:
"Sen nerelerdeydin be Cenk Bey? Valla özledik"
"Evdeydim" diyerek yalan söyledim. Aslında yalan söylemiş sayılmamam sadece odamdan başka bir boyuta geçiş yapmıştım. Bu da hala evde olduğum anlamına geliyordu.
Masada ondan başka çocukluktan beri arkadaşlarım olan Okyanus ve Yeşil de vardı. Hepimiz birlikte büyümüş ve hiç ayrılmamıştık. Okyanus; uzun kahverengi saçlı ve kahverengi gözleriyle, uzun boyuyla aslında çok güzel bir kızdı ama benim pekte ilgimi çekmiyordu. Ki zaten çekemezdi de çünkü Barut ve o yıllardır birliktelerdi.
Yeşil desen o da uzun sarı saçları ve yeşil gözlüydü ama o da benim tipime hiç uymuyordu çünkü o da kendini çok önemseyen, biraz kendi beğenmiş, çok konuşan ama bir o kadar da güzel bir kızdı. Bu yüzden her ikisi de benim için kardeş gibiydi. Böyle de kalacaktı.
"Yalan söylüyor inanmayın. Annesi evde olmadığını ve gece geç geldiğini söyledi" diyerek gerçeği Duman dille getirmiş oldu.
Bu Duman'nın da bugün çok konuşacağı mı tutmuştu? Bana mı öyle geliyor? Normalde bu kadar çok konuşmazdı.
"Yaa nerdeydin peki Cenk Bey?" diye bu sefer Okyanus sordu.
Sinirlenmeye başlamıştım. Anlatmak istemiyorsam anlatmak istemiyordurum değil mi? Peki o zaman hala niye üzerime geliyorlardı bu kadar?
"Siz neden bana hesap soruyorsunuz?" onlara bu sefer ben çıkıştım.
"Merak ediyoruz" bana cevap veren Yeşil olmuştu. Onların bu merakı benim sonum olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanlış Zaman (TAMAMLANDI)
Science FictionBilmediğimiz gerçekler vardır, olmadıkları anlamına gelmez ve en önemlisi inkâr etmek bunu değiştirmez... Hayatımız her an maf olabilir. Çoğu zaman bu bizim elimizde değildir. Sadece bir 'ayna' sizi yok edebilir. Gelecek bizi korkutur ama aniden ken...