Bölüm 21: "Ada'nın Şokları"
-
..."Tamam anne."
..."Dikkat ederim, merak etme anne."
..."Görüşürüz anne!"
Of'layarak telefonu kapattım ve derin bir nefes aldım.
Annemle yaklaşık 1 saattir konuşuyorduk, konuşmanın yarısından fazlasında bu cevapları vermiştim.
Neyse ki alnımdaki yara fazla derin değildi, biz dönene kadar çoğu geçecekti. Dolayısıyla anneme 'havuzda düştüm' tarzında bir şeyler uydururdum.
Biraz azar yerdim, fakat en azından gerçekleri söylemekten iyiydi.
"Efendim, kola sizin miydi?"
Sağ tarafımda ayakta dikilen ve bana gülümseyerek bakan garsona döndüm, "Ah, evet."
"Buyrun." şezlongun yanındaki ufak masaya bardağı bıraktı, "Afiyet olsun."
Gülümsedim, "Teşekkürler."
Garson gittikten sonra kolamı aldım ve pipetinden ufak bir yudum alıp soğuk asidin kurumuş boğazımdan geçmesini sağladım, hava aşırı sıcaktı. Nemde cabası.
O sırada yaklaşık 2 saattir havuzda oynaşan Ada ve Mustafa sonunda şezlonglara geldiler.
Ada havlusunu alıp vücuduna sardı ve bana döndü, "Barkın nerede?"
Ada'nın bana seslenmesiyle pipetten ve muhteşem serinlikten ayrılıp konuştum, "Bilmiyorum."
Havuzda o garip konuşmamızdan sonra birden hızlıca yüzerek benden uzaklaşmıştı, daha sonra benden önce çıkıp kurulanmıştı. Havuzdan çıktığımdaysa en ufak bir göz teması kurmadan işi olduğunu söyleyip gitmişti. Gideli yaklaşık 1 buçuk saat olmuştu, belkide daha fazla. Ben çoktan kurumuştum bile.
Bu ne dengesizlik yahu?
İç sesimi umursamamaya çalışarak Ada'nın sorusuna kulağımı verdim, "Nasıl yani? Beraber yüzmüyor muydunuz?"
"Pek beraber yüzdüğümüz söylenemez. O hep önden yüzdü ve benden önce çıktı."
Ada kaşlarını çattı, "Allah allah," o sırada yanına oturan Mustafa'ya dönüp gülümsedi ve tekrar bana döndü, "Kavga falan mı ettiniz yoksa?"
Başımı iki yana salladım ve dürüstçe cevapladım, "Hayır, kavga falan etmedik."
Ada tekrar kaşlarını çattı, "Acaba regl falan mı oluyor bu çocuk?"
Ada'nın ani cümlesiyle omzuna hafif bir yumruk attım, "Sussana kızım, sevgilin var yanında.."
Ada kısa bir kahkaha attı, "Sende iyice yaşlı ninelere benzedin. Birde cık cık cık de, tam olsun."
O sırada Mustafa bana baktı, "Ben alıştım artık, alış sende Eva."
İçimden, aşırı yakışıyorlar yahu , diye geçirirken dışımdan kısaca gülümsedim, "Haklısın."
Daha sonra kolamdan tekrar yudum aldım. Aklıma yine Barkın geldi. Sahi ne olmuştu cidden? Bir anda nasıl bir değişimdi bu? Ada'ya hak veriyordum şu an.
O sırada Mustafa ayaklandı, "Ben bir Barkın'a bakayım ya, merak ettim."
Ada'da ayağa kalktı, "Bende geleceğim, odada kalmış telefonum. Onu alırım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Arkadaş
Teen FictionO an aklıma Eva'yla bu gün havuzda aramızda geçen saçma konuşma geldi. O beni.. arkadaş olarak seviyordu. Sadece arkadaş. İçim yanıyordu aslında. Küçükkende farkındaydım beni diğer anlamda sevmediğinin, fakat neden bilmiyorum, şimdiki kadar umursama...