"Kal, her şey düzelecek"

201 8 1
                                    

Öpecekti yaralarımdan,
Daha da kanattı.

2. seneydi, 2. bahardı.
Her şey yolundaydı daha önce vazgeçmeyi göze almışken artık benim yolumda yürüdüğünü görüyordum.

Nankör değildim aksine bana verilen değerin kat kat fazlasını sunardım insanlara, o benim için geldikçe bende okadar ona gidiyordum.
Fazlası değil, onun geldiği kadar.
Olması gereken buydu eğer üzülmek istemiyorsam.

Her şey yolundaydı o huzur geri gelmişti ta ki yaz bitip yollar ayrılıp benim dönüş vaktim gelene kadar.

Yine o en sevmediğim vakit gelmişti onu bırakmak istemiyordum hep onunla kalmak istiyordum belki aramıza mesafeler girmezse asla bitmezdik diye düşünüyordum.

Anneme ve babama yalvardığımı hatırlıyorum, orada kalmak için, geri dönmemek, memeleketimde okumak için.

Kabul etmediler, neden kalmak istediğimi biliyorlardı.
Herkes geçecek, bu ilişki bitecek gözüyle bakıyordu.
Yaşım kaçtı ki zaten, ciddi düşünecek durumda degildik.

İkna çabalarım işe yaramadı, artık dönüş zamanıydı.

O yazla ilgili en çok hatırladığım şey, ailesiyle hep yakın olmaya çalıştım. Hiç ugrasmayacagim kadar uğraştım belki de.
Belki uğraşlarım işe yaradı, belki de yaramadı. Önemli değil, yine olsa yine yapardım.

Eve dönüyordum ve dönerken tek düşündüğüm asla bitmeyeceğiydi. Bitmemeliydi. Büyük aşk olduğunu görmeleri gerekiyordu, inandığım şeyin gerçek olduğunu bilmek istiyordum.

Evime döndüm.

Başlarda her şey çok iyi gidiyordu. Uzaktan da yapabilirdik demek ki.
Her gün saatlerce telefonda konuşup üstüne gün boyu mesajlaşıyorduk.

Saatler, günler, haftalar geçmeye başladı. Günler, haftalar bitti; ay oldu.
Özlem ve hasret artık tatlı gelmiyordu aksine beni huzursuz, stresli, aksi, gergin, anlayışsız kılıyordu.
Deliler gibi özlüyordum, ondan başkasıyla konuşmak, görüşmek hatta elini sıkmak bile istemiyordum.
Kimse bana dokunmasın, kimse benden hoslanmasın, konusmaya bile çalışmasın istiyordum.

Sadece Brandon'ı istiyordum.

Geleceğini söylemişti, bekliyordum.
Bekliyordum,
Bekliyordum.
Her geçen gün özlem artıyor beni sinirlendiriyordu.
Ikimizde artık buna tahammul edemiyorduk.

Tartışmalar başlamıştı. İlk defa kıskançlık hissediyordum.

-Hala tartışabiliyorsanız henüz aranızda bitmeyen bir şeyler vardır-
Susarak siler kadınlar.
Bağırıp çağıran sinirlenen bir kadın hala seviyordur, sorunlar bitsin ilişkimiz düzelsin istiyordur.

Anlayamadı, mesafe girince yapamıyorum diyordum.
Sebebi gözden uzak olanın gönülden de ırak olduğundan değildi.
Ben böyle aşkı kabullenemem.
Sebebi özlemin bir yerden sonra katlanılmaz olmasıydı.

İstedigim tek şey vardı oda olmuyordu. Yalnızca onu yanımda istiyordum. Sabredemiyordum.

Tartışmalar büyüyordu. Artık birbirimize karşı hoşgörüyle yaklaşamıyorduk.

Bu böyle olmamalıydı içten içe yine yeni yeniden acı çekmeye başladığımı farkettim. Buna bir son vermek gerekiyordu.
Çok seviyordum, acıyı göze alabilecek kadar.

Bağlanıyordum ve bu beni korkutuyordu.

İçimdeki kaçma isteğine engel olamıyordum.

Sevgim bana acı vermeye başlamıştı beni anlamadığını benim onu düşündüğüm kadar onun beni düşünmediğini düşünüyordum.

Üzülecektim.

Her tartışma beni üzüyordu zaten ama içimdekini anlatamamak, susmak ya da onun söyleyeceği varken susması beni daha çok üzüyordu.

Kaçmalıydım.
Sevgimi, özlemimi taşımak çok zor gelmeye başladı.
En kötüsü devam edersek birbirimizi daha çok kıracağımızdan korkuyordum.

Kaçtım.

Bitti.
Benim açımdan değil. Ben kaçtım ama o beni tutmadı. Ben olsam bırakmazdım ki.
Tutmadı.

Beni hiç bırakmayacağını söylemişti ama tutunmak için uğraşmadı.
Oysa sadece "kal" demesi yeterliydi, "kal, her şey düzelecek ".

Yine ağlaya ağlaya bitiriyorduk bir hikayeyi daha. Karakterleri aynıydı hikayenin, bölüm değişmişti ama son degismiyordu.

Severek ayrılanlar anlar bunu, bi tek onlar bilir. Hele bir de gurur girdiyse hikayeye artık sevenin vay haline.

Kopmuştuk ya güya, bitti saymıştık ya hani. İşte ben her gün o bitti sandığım hikayenin baş kahramanının gerçek olup karşıma geçip "neden?" Diye sormasını bekledim.

Yalnızken, ağlarken, kötüyken omzuma dokunan her eli arkamı döndüğümde onu göreceğim umuduyla kabullendim.

Böyle bir şey hiç olmadı ve o hiç gelmedi.




Benim HikayemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin