ZaaF(Düzenleyeceğim)

İntikam Denizi

Bruno Mars- When I was your man

Medya'da Gözde'nin mankenlik çekimlerinden fotoğraf var.

"Öykü"diye bağırdım telefona. "Cevap versene gerizekalı"

"Arkadaşa böyle denir mi hiç?"dedi tanımadığım adam sesi. "Hiç yakışmıyor sana bu sözler Cemre Hanım" kimdi ve ne istiyordu benden ve çevremden. "Ama yakışan sözleri biliyorum. Beni kurtarın. Imdat. Ne olur beni bırak olacak seni ve çevreni intikam denizinde boğacağım. Yanında Mert'in olması birşey değiştirmeyecek"dedi öfke kusuyor gibiydi. "Iki adamın zaafı ilan edilmek nasıl bir duygu küçük sürtük" dilim tutuldu adeta söyleyecek birşey bulamadım ve bunu anladı. "Dilini mi yuttun gerizekalı?"derken beni taklit ediyordu

"Kes sesini"diye hırladı telefon diğer tarafındaki ses. 2kişi olmuşlardı. Öykü nerdeydi? Ve bu ses bana acayip derecede tanıdık gelmişti. Mert..

"Oo kahraman gelmiş diğer kahraman nerde?"dedi tanımadık ses.

"Aslında bakarsan senin patronum nerede diyecektin?"dedim Mert.

"Biri küçük sırrımızı biliyor"dedi ve güldü ve ardından inledi...

"Biliyorum"dedi mert sanırım onu yumrukluyordu. "Sıra ona gelecek herhalde?" Ve adam birkez daha inledi. "Herkesin bir sırası" herkes derken? "Gözde'den bile alacağım. Onu köpek gibi severken siktiģimin kaçırılma olayı yüzünden beni terketti. Sanki daha önce başına bela gelmemiş gibi. Birde mankenlik ajansından çağırmışlar. Millete artık bacak şhow yapar" öfke saçıyordu adeta.

"Mert"dedim kısık bir sesle. Uzun bir süre sesler kesildi ve öykü'nün ağlama sesi geldi ve fısıltılar.

"Biz geliyoruz"dedi Mert. "Öykü sende kalacak birkaç gün ve bende. Okula gitmeyeceğiz kısa bir süre. Gerekli olmadığı sürece dışarıda çıkmayacaksınız. Başımız belada ve bu bela Rüzgar sayesinde bulaştı ve benim de düşmanlarımı kullanıyor gelince ayrıntılı konuşuruz"
***********************

"Neden Cemre ve Ben?"dedi Öykü. Yeni imajı çok cooldu.

"Cemreyi zaafım sanılıyor. Rüzgar bunu böyle aktarmış."dedi "Niye gözde değil derseniz? O daha önce kaçırıldı. Tecavüze uğrayacakken zor kurtardım. Ve o kendi paçasını düşünürken Amerikaya gitti. Mankenlik yapacakmış. Hayatını tehlikeye atamazmış. Ona sıra gelecek. Ama Cemre sen benimle gezmek zorundasın"

"Peki Öykü"dedim merakla. "Onun başıda dertte"

"Kaan onunla olacak hiç ayrılmayacak"dediğinde Mert. Öykü'nün gözleri parladı. "Kaan'da bu evde kalacak. Okula gitmiycek ve fazla dışarı çıkmayacak"sesi bizi kurtarmak istermiş gibiydi.

"Neden?"diye sordum. "Ona birşey yaparlar mı?" Sesimdeki tedirginlik ağzımda ekşi tat yaratıyordu.

"Buny dart tahtası gibi düşün. Kırmızı hedef sensin. Ve arkadaşların puan. Ya hedef vurulur ya puan"dedi o da gerilmişti. Nefesini dışarı üfledi. "Ama bizim amacımız oku yere düşürmek ama karşımızda profesonel atıcılar bu nedenle biraz zorlanacağız"

"Kaan ne zaman gelir?"dedim merakla. "Başına birşey gelmesin"

"Gelir birazdan"dedi Mert. "Mesaj çektim yoldayken."

Dakikalar birbirini kovalarken zil çaldı. Ama gelen Kaan değildi. Pizzaydı. Ben söylemiştim. Canım çok çekmişti.

"Cemre sen mi çağırdın?"dedi Mert. Inanmayan gözlerle bakıyorlardı. Kafamı onaylarcasına salladım.

"Acıktım"dedim masum bir bakış atarken...

Ben pizzaları yerken bana bakıyorlardı ve Mert dayanamayıp yemeye başladı. Ardından Öykü ve ardından kapı çaldı.

"Kaan geldi"diye bağırdı öykü. Sanki mutluluk dansı yapmamak için kendini sıkıyordu. Güldüm ve Mert kapıya yöneldi. Kaan içeri daldı ve hepimize baktı ve gözleri Öykü'de takılı kaldı. Bön bön ve inanmayan gözlerle ona baktı.

"Sen çok güzelsin"dedi ve gözlerini kırpıştırırken ve ağzı şaşkınlıkla açıktı. "Oha ya ben bu kıza mı dedim? O iğrenç şeyleri nasıl dedim sana. Kendimden nefret ediyorum"pişmanlıģın kokusu belirdi.

"Önemli birşey yok" dedi Öykü. "Rezil etmen hiç önemli değil. Çoğu kez rezil olan biri. Sevdiği biri tarafından rezil olsa ne olur ki?"sesinde donukluk vardı ama öfkesini donuklukla çıkarıyordu.

"Özür dilerim"dedi Kaan ona yaklaşırken elini tuttu. "Ben ķızları kandıran piçin tekiyim. Haklısın istersen vur,kır,canımı yak ama benimle ol ne olur?"

"Insanların dış görünüşüne aşık oluyorsun. Ben hala o derece çirkin bir kız olsaydım. Bana şimdiki düşüncelerini söyler miydin?"diye sorunca Öykü. Kaan kafasını iki yana salladı.
"Eğer beni o şekilde seveceksen senin olabilirim"

"Seni her türlü seveceğim bundan böyle" son derece kararlı gibiydi Kaan. "Seni bırakırsam beni öldürebilirsin"

"Aşk trajediniz bittiyse artık"dedi Mert. "Biz uyuyacağız"dediğinde beni kolunun altına soktu. Kalbim milyonda bir çarpıyordu. Sanki ağzımda atıyordu.