Gecenin yarısı olmuştu. Mert çoktan uykuya dalmıştı. Ve tabi bende... Ama o rüya yüzünden uykum,bebeğin elinden şeker alınmış gibi ağlıyor ve susmak bilmiyor. Duygularım allak bullak olmuş bir köşede birbirini kemiriyor... Şuan hissetiklerimin hepsi bu. Gözde ben çok güzel bir kız olmasına rağmen Mert niye hâlâ benimleydi? Belki o da Rüzgâr gibi masumluk istiyordu benden. Güvenmemek istesemde yinede güven veriyordu... Inanmalı mıydım ona? Ya benimle birlikte olup beni satarsa? Bu düşüncelerimi sigara dumanı gibi üflemek istiyorum şuan. Mert'in pantalonu bana bakıyor,bende ona bakıyorum. Bana sanki 'Cebimde sigara var gel bi bak."diyordu. Kendime hakim olamadan cebini yokladım. Içinden bir paket sigara çıkardım. Pekala bana öğrettiklerini yapabilirdim. O zaman yapmıştım. Sigarayı ağzıma aldım yaktım ve hafifçe çektim... Sanki normal nefes alırmış gibi dışarı üfledim... Cidden hoş geliyordu insana deneyimim yoktu ama iyiydi bence...
Üfledim sadece tek yapabildiğim buydu... Mert beni bu şekilde görse ne yapardı acaba... Sigaralı fantezisine geri döner miydi? Dönüpte kendini kaptırırsa,kaptırırsam... Bunun bedelini ödeyebilir miydik? Ödeyebilir miydim? Ödeye bilirmiydi? Bunlar hep aklımı karırştıran şeylerdi...
"Ne yapıyorsun?"dedi Mert. Gözleri tam açılmadığı için sigara içtiğimi anlamıştı. Daha dikkatli baktı. "Sikerim seni Cemre bırak o sigarayı." Kafamı olumsuzca salladım bırakmazdım güzel kafa dağıtıyordu. "Sigarayı boynunda söndürürüm" bu kelimeleri duyunca sigarayı camdan dışarı fırlattım.
"Biliyor musun? Kendimde olmayan şeylerin fotoğraflarını çekmeye bayılırım. Mesela senin bende yüz kırk sekiz tane fotoğrafın var. Seni çekiyorum çünkü sende masumluk var." dediğinde sapık sanmaman imkansızdı ve bunu belli ediyordum şuan... "Sapık falan değilim sadece. Hoşuma gidiyor. Mutlu insanların fotoğraflarını çekiyorum mesela. Bende mutluluk yoktu. Hep sahte bir gülümseme vardı. Ama onların ki o kadar gerçekci ki."
"Peki. Şimdi mutluluk var mı sende?"dedim merak ediyordum. Duygularında sakladığı gizli kapılarının anahtarını kendimde hissediyordum...
"Evet var. Sen benim tek mutluluğumsun."dediğinde kalbimin ritmi değişti... Hızlı ve gür... "Gözde'nin bende fotoğrafı azdır mesela. Sadece ikimizin mutlu olduğu fotoğraflar... Ya da ikimizin mutluymuş gibi yaptığı fotoğraflar."
"O sana geri dönse beni bırakır mısın?"dedim hâlâ anahtarı bende sanıyordum duyguların... Cevap vermedi... Kalbim ritmini yavaşlattı ve sesini inceltti. Duygularının anahtarlarını eksik vermişti ya da tamam mı buydu. Yine herzaman ki gibi duygularım birbirini kemiriyordu. Beni bırakır mıydı? Tartışılır bir konuydu bence bırakırdı. Çünkü benden daha güzeldi ve kulağa her ne kadar iğrenç gelse de onu bir şekilde tatmin ediyordu... Ben her romantik anı mahvediyordum. Aklıma halı olayı geldi. O lanet halıyı düşünerek herşeyi berbat etmiştim... Kalbim bunları düşündükçe ritmini ve sesini yitiriyor. Beynim kendime emir verdi 'Artık uyu. Düşünürken tüm duygularımı yitirdin.' dediğinde göz kapaklarım söz dinleyerek gözümü örtdü... En son hatırladığım Mert mırıltıyla şarkı söylüyordu.
Kuru sıkıymış, anladım
Bizim tüm hikayemiz... öldürmedi
Bu mudur en kuvvetli darben?
Bu sefer acıtmadı özenle seçip söylediğin sözler
"Hayır" dedim, "şimdi değil"Hiçbir sözü eskitmeden ağlamak gerek bazen
Hani durup dururken, hani hiçbir sebep yokken
Aşkların ismi vardır, sayıklanır elbet unutulur
Ama "hayır" dedim, "şimdi değil"Yalnızlığı demledim hep avuçlarımda
Ne gelir ki elimden kimse tutmadıkça
Söyle, sen nasıl öğrendin unutmayı
Birikti her acı içimde, kendime yer kalmadıTek duyduğum bu kelimelerdi...
Dip Not: 30 vote. 20 yorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZaaF(Düzenleyeceğim)
Teen FictionHerkesin bir zaafı vardır ama bazılarının sonradan oluşur. Sonradan olan zaaflar başkalarınında olabilir. Zaafın için mücadele eder misin? Onlar edebilecek güçte sevgiye ve isteğe sahipler. Sevgi mü? Istek mi? Tercih yapmak zorunda kalan bir kız. Te...