Bölüm 16

29 4 1
                                    

"Sana aşık oldum."

Bu cümleyi duyunca donup kalmıştım.Ama onun gibi odun ve cıvık birinden böyle şeyler beklemek saçmalıktı!
Hoş,niye bekliyorsam?

"Hahaha kandırdım,hayvanları sadece severim aşık olma gibi bir huyum yoktur." dedi alayla.

"Huyun batsın!" dedim sinirle.

Elini omzuma attı.

"Kızma Kokarca ,hayvanları severim dedim yani seni de seviyorum." dedi ve kahkaha attı.

Sinirle onu ittim.

"Sensin hayvan.Hatta öküzsün, öküzün önde gidenisin.İnsan bir bayana hayvan der mi?" dedim hışımla.

"Bu bayan birinin üzerine kustuğunda dahi özür dilemeyecek kadar kabaysa der.Hele üzerine kustuğu kişi Can Barlas ise kesin der.

"Soyadın Barlas mı?"

"Evet.Neden,Face'den mi ekleyeceksin?" diye sordu.

"Ne alaka be? Sadece çok cool bir adın ve soyadın var.Ama sen hiç cool değilsin,üzgünüm." Dalga geçme sırası bendeydi.

"Coolluk mu?" dedi yüzünü ekşiterek.

"Evet ben cool değilim.Çünkü coolluk çok sıkıcı.Her konuştuğuna dikkat edeceksin,dimdik oturacaksın,insanları tersleyeceksin...Ve en kötüsü ciddi duracaksın.Ben durup dururken bile gülen bir insanım,cool olmamı nasıl beklersin?"

"Doğru.Sen çok cıvık bir insansın." dedim fırsattan istifade.

"Cıvık değilim Kokarca,sadece hayatı yaşamasını iyi biliyorum.Hayat bir şeyleri kafaya takmak için çok kısa.Gül geç." dedi mutluluk timsalimiz Can.

"Sen kız olsan adın çıkar." dedim konuyu başka yere çekerek.

"Ne alaka?" dedi şaşırarak.

"Kızlar çok gülerse toplumda bu iyi karşılanmaz.Kızların her zaman hanımefendi ve akıllı olması gerektiği düşünülür." diye anlattım olayı.

"O zamam iyi ki erkeğim.Dur tadını çıkarayım." deyip resmen kulağımı çınlatan bir kahkaha attı.

"Artık gitsek mi?" diye sordum.

"Sen de iyice bana alıştın "gitsek." falan."Biz" diyorsun yani"

Hemen cıvıtmıştı.Her zamanki gibi...

"Hiçte bile.Tek de giderim, sorun değil." dedim umursamazca ve yürümeye başladım.

"Dur ya şaka yaptım.Hala tanıyamadın mı beni?" dedi peşimden gelerek.

"Tanıdım tanıdım.Dalgacı,sırıtan,insanlara hayvan diyen ve lakap takan Can." dedim gözlerimi devirerek.

"Sen de çok sıkıcısın.Sürekli aynı şeyleri konuşuyorsun." dedi.

Cevap vermemeyi tercih edip yürümeye devam ettim.Kısa bir sessizlikten sonra Can'ın telefonu çaldı.

"Efendim Özden?" Aha,geç kaldın.

Karşı tarafı dinledikten sonra tekrar konuştu.

"Tamam geliyoruz.Gelince anlatırım." dedi ve kapattı.

Özden aklıma gelince bir tarafım tutuştu.

"Sakın Özden'e kaza yaptığımı söyleme.Motosiklet sürmeyi bilmediğimi de söyleme.Sen en iyisi hiç birşey söyleme." dedim panikle.

"Söylemem ama bir şartla." dedi kaşlarını kaldırarak.

"Ya sen normalde çok şeker birisin,ama birden şartların ortaya çıkıyor anlamadım." dedim

"Şeker miyim?" dedi tatlı bakmaya çalışırken.

"Uff!.Vazgeçtim değilsin.Şımarıyorsun hemen."

"Öyle mi Kokarca? O zaman hemen açıklıyorum şartımı." dedi gözlerini kısarak.

"Açıkla Bay Uyuz!" dedim atarlı bir şekilde.

"Bana bir hafta boyunca kölelik yapacaksın ve "Sahip" diyeceksin!"

''Ooha! Ayaklarını da yıkayayım mı beyefendi?''

''İyi olur! Ama leğen getirmen lazım.'' dedi esprili bey.

''Kabul etmiyorum.Sana kölelik falan yapmam.'' dedim somurtarak.

''Tamam.Ben de Özden'e her şeyi anlatırım.Sonra da diline düşersen,bir daha kurtulamazsın,haberin olsun.''

''Yaaa!Off!''

''Sana oraya gidene kadar mühlet!Kararını ver.'' dedi tehditkar bir şekilde.

''Özden niye böyle yapıyor?İlk gün ona hiç birşey yapmamama rağmen bana kötü davrandı.''

''Özden biraz bencildir,hatta çok bencildir.Arkadaşlarını kimseyle paylaşmak istemez.Tabi zengin ve tek çocuk olarak büyümüş olmasının da payı var.'' dedi Can.

''O bana kötü davrandığı için ben de ona öyle davranıyorum.Beni gruba almak istemiyor.'' diye mırıldandım.

''Merak etme,ben hayvan sevgimin ışığında seni gruba aldım.'' Kahkaha attı.

''Grubumuza girmeyi neden bu kadar çok istiyorsun?'' diye devam etti.

''Okulda ilk gün herkes birbirine soğuk dururken ben bir arkadaş grubu arıyordum.Sizin grubu görünce tanışmaya karar verdim.Özden,Ömür ve diğer kızın hareketlerini görünce vazgeçmiştim aslında gidip tek başıma başka bir yere oturup bir daha onlarla konuşmayacaktım.Ama Özden'in alaycı tavırları ve beni küçümsemesi sinirlerimi bozdu ve sırf ona inat bu gruba girdim.

''Aferin,çok iyi ettin.'' dedi alayla.

Ona cevap vermemeyi tercih ederek yürümeye devam ettim.Motosikleti orada bırakmıştık.Herhalde alırdı o sonra!

Uzun bir yürüyüşten sonra yol kenarında durun Avrupa Birliği'ni andıran grubu gördüm.Özden ellerini beline koymuş,öylece duruyordu.Diğerleri de etrafa bakınıyorlardı.

Can birden durarak bana döndü.

''Eee ne diyorsun teklifime?Özden az ileride haberin olsun!''

Özden'e rezil olmak şu anda istediğim en son şeydi.Alaycı alaycı bakacak,gülecek,beni ağzına sakız edecekti.Onun pis ağzına düşmektense,Can'a kölelik yapardım daha iyi.

''Tamam kabul ediyorum.1 hafta boyunca kölen olacağım.''

''Sahip de diyeceksin,unutma.''





KOKARCAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin