O kadar çok uyumuşum ki gözlerimi açarken zorlanıyordum, yarım yamalak açtığım gözlerimle Ayaz'a baktım. Ben böyle kolunda uyuduysam şuan kolu Felç olmuştur tavana bakıp dudağımı büzdüğüm sırada gelip dudağımı öptü. "Ayaz ya" dedim kaşlarımı çatarak "kızma ama çok güzel duruyorlardı" bu sefer gülümseyip ben öptüm hoşuna gitmiş olacak ki kendimi çeker Çekmez tekrar öptü. Kapı çaldığı an dudaklarımızı ayırdık ayaz "her kimsen git" dedi. Kapıdan gelen ses Minenin olduğu için bir affaladık "gel mine gel" dedi ardından. Mine içeri girdiğinde "biraz önce bana git mi dediniz" ayaz umursamaz bir şekilde dururken "yok canım gir dedik yanlış anlamışsın" dedim. Kafasını sallayarak onayladı "kahvaltı hazır gelin artık" dedi. Bu kız bu kadar soğuk olmak zorunda mıydı? Ayaz tekrar yatağa uzanınca bende göğsüne uzandım ve kalp atışlarını dinlemeye başladım "İkimiz gelmeliydik" dedi saçımı öperek bende gülümsedim ve "hadi yürü" dedim. Aşağıya indiğimizde saat 1e geliyordu irem ordan atladı "sonunda geldiniz Açlıktan ölüyorum sandım" dedi. Kahvaltıya oturduğumuzda ayaz yanıma oturdu mine ve Berk'in arası hala gergindi. Yiğit o kadar çok yiyordu ki "yavaş ye be oğlum bize kalmadı" dedi ayaz. Yiğit ise ağzı dolu dolu yüzümüze baktı "akşam yorulduk" dedi İrem'e göz kırparak, irem affalamış bir şekilde yiğite baktı ayazsa pardon kardeşim diyip gülmeye başladı. Ayaz'ın ensesine bir tane geçirdim ayıp yani.
Berk mutsuz gibiydi, konuştuklarımıza sadece gülümsüyordu. Ayaz'a işaret ettim yukarı çıkıyoruz anlamında oda başını salladı. Berk'e dönüp ''Berk ya benim dolap biraz sıkıntı yarattı gidip bakalım mı bi'' dedim şirince gülerek, Berk ise bana şaşkın bir gözle bakıp ''dolap mı'' dedi. Mine sert bakışlarını bana atmaya başlamıştı ''Ayaz'la beraber yapsanıza'' dedi. İrem ordan atlayıp ''sen karışmasana'' diye çemkirdi herkes konuşmaya başladığı sırada Berk'e hadi der gibi kafamı salladım. Merdivenlerden çıkarken İrem ve Mine hala tartışıyorlardı, Ayaz onları takmayıp bir şeyler yiyordu. Yiğit ise İrem'i susturmaya çalışıyordu.
Odaya girdiğimizde ''noldu dolaba neyi var kurtarabilir miyim'' diyip güldü, ama içten bir gülümseme değildi bu. Belli içinde fırtınalar kopuyordu, ''anlat'' dedim. Yatağa oturup ''neyi'' dedi. Boynumu bükerek hadi dermişcesine baktım ''çok mu belli oluyor'' dedi dudağını büzerek. ''Evet'' dedim keskin bir tonla Berk;
-Öykü her şey birbirine dolandı, Mine çok üstüme geliyor. Üç yıldır hayatımda ve hala bir güvensizlik var. Sizi bile kıskanıyor artık, tamam aramızda soğukluk var iki aydır ama ben düzeltebilmek için onunla geldim buraya, burda bile bir şeyler buluyor tartışacak sanırım ben artık yapamıyorum'' dedi
Gözlerim faltaşı gibi açıldı, Berk Mine'ye tam anlamıyla aşıktı nasıl olurda bunları söylerdi. Tam cevap verecekken telefonum çaldı arayan abimdi ''Abiciim'' diyerek telefonu açtım o ise hemen kükredi bana ''iyice unutulduk Öykü ne bir arama ne bir mesaj kızım delirtmek mi istiyorsun beni'' yüzüm düşmüştü, gerçekten çok ihmal etmiştim ama bugün dönecektim nasılsa gönlünü alabilirdim. ''Bugün dönüyorum birtanem benim sana en sevdiğin tatlıdan yaparım ödeşiriz olur mu'' dedim. Biraz daha konuştuktan sonra kapattım ve Berk'e döndüm ''Bizi kıskanmaması için onunla konuşabilirim, benim yüzümden biraz da ihmal ettin onu benim sorunlarımı çözmek için yanımda kaldın hep ben üzgünüm gerçekten'' konuşmama devam ederken ''sss'' dedi ve elimi tuttu ''seninle bir alakası yok'' dedi. Konuşacağım sırada ''gerçekten yok, hadi inelim'' dedi. Ayağa kalkıp sıkıca sarıldım ''her zaman yanındayım bende İrem'de'' dememe kalmadan İrem içeriye girdi ''bensiz sarılmamı'' diyip üstümüze atladı ve yastığı aldığı gibi kafamıza vurmaya başladı. Berk ise ''demek yastık savaşı he'' diyip yastık kaptı, bende hemen gidip bir yastık buldum ve yastık savaşımız başladı, kahkahalarımız bütün odayı sarmıştı, evde bile duyuluyordur eminim. Berk yere düştüğünde İrem de kendini yanına attı bende onların yanına. Hala gülmeye devam ederken kapıdakileri fark ettik, Ayaz'ın sert bakışları beni korkutmuştu anında gülmem durmuştu, ama hepimizin gülüşü durmuştu çünkü üçüde çok sert bakıyordu. Yiğit bize bakıp ''biz aşağıda sıkılalım siz burda bizsiz yastık savaşı'' diyip İrem'in üstüne atladı, elindeki yastıkla vurmaya başladı. Şok olmuş bir şekilde bakarken Ayaz'da benim yastığımı aldı ve yavaşca vurmaya başladı. Herkes birbirleriyle savaşırken Mine ve Berk gitmişti onlara bakarken kafama darbe aldım ve yatağa düştüm. Ayaz nefesini kulağıma yaklaştırırken ''bir daha gülmeni istemiyorum'' ona şaşkınca bakarken ''ne demek gülmemi istemiyorsun'' dedim. Dudaklarını dudaklarıma yaklaştırarak ''çok güzel gülüyorsun'' dedi.
Artık gitme vakti geldi, çantalarımızı hazırlayıp aşağıya indik. Ayaz kolunu omzuma attı bense sıkıca sarıldım beline. İzmir'de bizi neler bekliyordu acaba, burda mutluydum her anımda Ayaz'ın olması bana huzur veriyordu. Keşke abim ben ve Ayaz yaşasaydık, düşünceler aklımdan geçerken Berk aşağıya sinirli bir şekilde indi, ve kapıya yöneldi. İrem arkasından ''Berk'' diye bağırdı ama duymadı ya da takmadı. Arkasından Mine ''ben bitti demeden bitemez'' diyerek indi ve arkasından gideceği sırada İrem kolundan tuttu. ''Berk'i yeterince üzdüğün yeter, rahat bırak artık'' dedi ve Berk'in peşinden gitti. Ayaz'ın kollarından çıkıp tam gideceğim sırada Mine ''gidin tabi gidin nasılsa aşıksınız Berk'e bir an yalnız bırakmayın'' arkamı dönüp Mine'nin önüne geçtim. ''Seni öldürürüm yemin ederim öldürürüm. Görmüyor musun Berk seni nasıl seviyor, benim ve İrem'in kimi sevdiği belli değil mi? Bu kadar mı körsün. Ama sana bir şey söyleyeyim mi Mine, biz üçümüz asla ayrılmayız.'' diyip berklerin yanına çıktım. Berk ve İrem bir ağacın altında oturuyor, denizi izliyordu. Gidip Berk'in yanına oturdum ve başımı omzuna koydum, İrem'de aynı şekilde yaptı ve sessizce oturduk. En sonunda Berk kalkıp ''gitme vakti'' dedi. Üzgün üzgün Berk'e bakarak kafa salladık. Önden yürümeye başladı ve İremle birbirimize göz kırptık ''şimdi'' dediğim an Berk'in sırtına zıpladık ve yere yapıştık. Seslerimize gelen Ayaz bizi görünce güldü çünkü ben popomun üstüne düşmüştüm ve çok acıyordu. Ayaz'ı görünce ''Ayaz aşkım sevgilim gel beni al gel beni taşı çok canım acıdı'' diye bağırmaya başladım. Gülerek yanıma geldi ''ah benim küçüğüm'' dedi ve kucağına aldı. ''Ben küçük değilim ama ya'' dedim dudak büzerek. Arabaya beni bindirdi, Yiğit ve İrem' de arkaya bindi. ''Mine nerde'' dedim sesim sert çıkmıştı Yiğit ''Berk'le geliyorlar'' dedi. İrem ''Yer mi değiştirsek o şimdi canını sıkar Berk'in hatta indirsin bir yerde'' dedi ellerini sıkarak. Bu haline gülmüştüm, sessizce arabada gidiyorduk. Arada Ayaz'ı izliyordum, izlerken elimden tuttu ve öptü bende sakallarıyla oynamaya başladım. Bana bakarak gülümsedi. Bir insan gülünce içi ısınabilir miydi, ısınıyordu. Ayaz'a tam anlamıyla seni seviyorum dememiştim ama onu seviyordum.
Yiğit ve İrem'i bıraktıktan sonra beni de eve bırakıyordu ama yolu uzatıyordu. ''Ayaz hadi ama abimi de özledim'' dedim. ''Ama bırakınca ben de seni özleyeceğim'' dedi. Gülümsedim, eve gelmiştik önünde durduk ve arabadan indim oda peşimden indi ''okulda görüşürüz'' dedi ve dudağıma küçük bir öpücük kondurdu. Tam arabaya bineceği sırada ''Ayaz'' dedim dönüp bana baktı ama o iki kelimeyi söyleyemedim. ''Dikkatli git.'' "Bende" dedi ve arabaya bindi gülümsememe engel olamadım. Anahtarla kapıyı açtım ve koşarak abime gittim sıkıca sarıldım "tarla faresi evine mi döndü" diyip oda bana sıkıca sarıldı. Çok özlemiştim abimi biraz sohbet ettikten sonra "annem aradı" dedi. "Nasıl ne dedi" dedim anlatmaya başladı. "Bir şeye ihtiyacınız var mı falan dedi sana ulaşamamış bende açmadım ama baya aradı babamdan gelen mektubu anlattım sustu bir şeyler var bakalım ne çıkacak" dedi. Omuz silkip "boşver abilerin Kral'ı biz keyfimize bakalım derin nerde" dedim "eve gitti o Berk çağırdı" "hıı" diyerek Olanları anlatmaya başladım. En sonunda esnemekten Gözümden yaş gelmişti, abim yat uyu dediğinde yanağını sulu bir şekilde öptüm.
Yatağımı özlemişim ama ayazı da özledim tam mesaj atacağım sırada o attı
Gönderen: Ayaz
Çok özledim
Sırıtarak Mesajı okudum ve anında cevap ettim
Bende çok özledimGönderen: Ayaz
Annem olmasa koşar gelirdim :)
Gönderilen:
Sallama arabanla gelirdin:D
Gönderen; Ayaz
Mecazi anlamda
Gönderilen:
Aşkım ben uyuyorum artık Görüşürüz yarın huzurlu geceler
Biraz bekledim ama mesaj atan yoktu Sığır diyerek telefonu bıraktım ama uyuyamıyordum insan mesaj atardı yani
Gönderen: Ayaz
Senin olduğunu hissettiğim her gece huzurlu :) iyi geceler bebeğim
Yine 32 diş Mesajı okudum ve Ayaz'ın ismini değiştirdim "iyikim" yazıp uyumaya başladım.****
Aslında vazgeçmiştim ama arkadaşım Irem beni yazmam için zorladı pes etmemem gerektiğini söyledi ne kadar yeni bir hikayeye başlasam da buna devam edeceğim. Sırtınızı yaslayacağınız insanlar olunca her şey daha kolay irem ve Berk benim gerçek Dostlarım iyiki varlar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bensiz Yapamazsın
Ficção Adolescente'Aşk çok güzeldir ama güzel olduğu kadar da çok canını yakar'' Abimin bana söylediği tek söz. Ben hiç aşkı tatmadım, ama onun gözlerine baktığımda kayboluyorum. Yanında zamanı durdurmaya çalışıyorum, diğer yanımı bulmuş gibi hissediyorum. Ayaz... Be...