Şuan belki en huzurlu insan benim, Ayaz göğsümde uyuyor nefes alışverişlerini duyuyorum, o öyle nefes aldıkça ben nefes almalarımı yavaşlatıyorum. Bir insan bu kadar kısa sürede her şeyim olabilir mi olabiliyormuş dağınık saçlarıyla oynuyorum onu izlerken, gülümsemem yüzüme daha çok çoğaldı. Ayaz'ın gözlerini açmasıyla göz göze geldik "neden uyumadın" "seni izledim" gülümseyerek bana baktı "çok zor olacak biliyorsun değil mi?" "Biliyorum" dedim. Dudaklarıma yöneldiği anda "zor olacak biliyorum ama her sorunda bırakıp gitmeyeceksin" gözlerimin içine bakarak "söz" dedi ve dudaklarıma bir buse kondurdu. Sonra ise sımsıkı sarılarak uykuya daldım.
Sabah kalktığımızda saat geç olmuştu, Ayaz kalkmıştı ben de sersem gibi kalkıp salona gittim, Yiğit ve Berk vardı Ayaz ise sinirli bir şekilde konuşuyordu kulak kestiğinde "Uras bir şey yapamaz ama siz Öykü'yü idare edin" demesiyle içeri girdim "günaydın" diyerek Ayaz beni görür görmez yanıma geldi yanağımı öptü "günaydın sevgilim" mutfağa gittikten sonra güzelce kahvaltı hazırladım ve yemeye başladık Yiğit'e bakarak "İrem neden gelmedi" bana bakmadan "işi varmış onun" "ararım sonra" dedim ve kahvaltıya devam ettik ben yemeğimi yerken Ayaz bana bakıyordu, izliyordu. Bende ona baktım ama o daha çok dalmıştı "anlatın ne oluyor" ayaz hemen kendine gelip "hiçbir şey" ona baygın bakış atarak Berk'e döndüm " sen anlat" Berk ise bana bakarak "yumurtayı uzatsana canım çekti" dedi. Artık sinirleniyordum yüz ifadeleri mutsuzlukları beni rahatsız ediyordu. Sofradan hızlıca kalkıp odaya gittim ve kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Bana anlatmadığı şeyler yüzünden ayrılmıştık, acı çekmiştik ama Ayaz hala aynıydı. Nefesim daralmıştı, cama yönelip camı açtım ve biraz temiz hava almaya çalıştım. Dışarıya bakarken Ayaz geldi "Öykü" dedi, ona bakmadan dışarıyı izlemeye devam ettim. "Bak Uras bizi biliyor bu ne demek biliyor musun?" kafamı çevirip Ayaz'a baktım ellerimle yanaklarını tuttum ve gözlerinin içine baktım "ben korkmuyorum sende korkma" Ayaz ise gözlerime derin derin baktı ve beni öpmeye başladı. Tam kendimi çekeceğim sırada kafamdan tuttu ve daha çok bastırdı o kadar sert öpüyordu ki canım acımaya başlamıştı. En son ayrıldığımızda "seni seviyorum" dedi alnımdan öptü.
Herkes gitmişti, Ayaz ise koltuğa uzanıp maç izliyordu, bende onun üstüne uzandım ve yanaklarımızı birbirine değdirdim. "Canım sıkıldı" dedim, Ayaz ise hemen kafasını çevirdi ve yan gülüş atarak "ikimizinde hoşuna gidecek bir şey biliyorum" Ayaz'a gülüp "bende biliyorum öğrenmek ister misin" dedim. Ayaz dudağını ısırarak kafasını salladı, bende ona biraz daha yaklaşarak "lunapark" dedim. "Yapma be" dedi koltuğa elini vurdu. Üstünden kalkarak hadi der gibisine işaret yaptım, istemeyerekte olsa ayağa kalktı ve odaya yöneldi. Onu beklerken bende ortalığı toplamaya başladım "çok yakışıyor" dedi arkadan, arkamı dönerek "anlamadım" bana yaklaşarak, "ev işi yapmak çok yakışıyor" "sen bana çok iltifat etmeye başladın" dedim kollarını boynuna sararak "Hadi şımarma yürü" diyerek beni yürütmeye başladı. Arabaya bindiğimizde kapıyı biraz sert kapattım, Ayaz'ın bakışları hemen bana döndü ama sert bakışları. "Ona iyi davran" baygın bakışlarımı ona göndererek "sadece araba" dedim ve kemerimi taktım.
Çok geçmeden lunaparka geldik ve oyuncakları görünce bir çığlık attım Ayaz ise anında bana dönerek "ne oldu iyi misin öykü ne oldu" ona bakarak "sevinçten hayatım sevinçten" "sevincine sokayım" diyerek elimden tuttu ve yürümeye başladı "neye bineceksin" dedi bana bakarak. "Beraber" dedim. "Ben binmem" Ayaz'a dudak büzerek baktığımda "lütfen" dedim. O ise dişlerini sıkarak "şu hareketi yapma demiyor muyum herkesin içinde öpemiyorum da" bu haline gülümsemiştim ve inat olarak tekrar büzdüm " benim istediğime bineriz" dedi, kabul etmeme gibi bir şansım yoktu. Tek kaşını kaldırarak "Dönme dolaba bineceğiz" yukarıya bakıp dönme dolabı izledim "o kadar oyuncak arasında neden bu" dedim gözlerimi dönme dolaptan ayırmadan. "Seni rahatça öpmek istiyorum" anında Ayaz'a baktım. Ayaz ise yan gülüş atarak elimi tuttu ve bilet almaya gitti.
Dönme dolaba bindiğimizde hafiften korkuyordum çok yükseliyordu Ayaz ise korktuğumu anlayacak ki kollarıyla beni göğsüne yatırdı. Huzur bu muydu? Ayaz bana bak dediğinde ona baktım "seni seviyorum" dedi. Gözlerimin içine bakarak "seni çok seviyorum" "bende seni çok seviyorum" dedim ve göğsüne tekrar yattım.
Bir sürü oyuncağa binmiştik, deli gibi eğlenmiştik. Eve geldiğimizde kapıdan girer girmez dudaklarıma yapıştı Ayaz "sana susuyorum" dedi tekrar öpmeye başladı. Kucağına alıp duvara yasladı ve öpmesi sertleşti bütün ipler onun elindeydi ve delirmiş gibiydi "seni istiyorum" bunu fısıldadı ve beni kucağına alarak odasına gitti. Ben ise karşılık veremiyordum yaptığım yanlış mıydı bilmiyorum ama bana dokunmasını istiyordum. Üstünü çıkardı, sadece baksırı kalmıştı. Bana yaklaştı ve gömleğimin düğmelerini açtı südyenimle kalmıştım, pantolonumu çıkardığın da ise sadece iç çamaşırı vardı. Utanıyordum vücudun alev alıyordu, Ayaz ise sakince öpüyordu beni, "korkma" diyordu. Yanaklarım kızarmıştı, Ayaz'ın vücudu vücuduma değince alev alıyordum. Ayaz'ın üstüne geçtiğimde ben dudaklarından öpmeye başladım yapabildiğim tek şey buydu. Ayaz ise sert öpmeleriyle tekrar üstüme çıktı ve bacaklarımı ellemeye başladı. Korkuyordum ve aniden "Ayaz dur" dedim. Ayaz ise kafasını kaldırıp bana baktı "yapamam" dedim. "Hazır değilim yapamam" Ayaz ise anlayışlı gözlerle bana baktı ve uzandı yatağa "gel" dedi. Kollarının altına aldı beni, "bak ufaklık sana zorla bunu yaptıracak biri değilim, sana zarar vermem sadece sen istediğinde bu olur. Ama benim olmanı istiyorum tam anlamıyla benim olmanı." Ayaz'a bakarak "bana zaman verir misin" Ayaz ise hüzünlü bakışlarla bana baktı. Ve başımdan öptü. "Bütün zamanlar bizim önemli olan geç kalmamak"
![](https://img.wattpad.com/cover/47688528-288-k947433.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bensiz Yapamazsın
Teen Fiction'Aşk çok güzeldir ama güzel olduğu kadar da çok canını yakar'' Abimin bana söylediği tek söz. Ben hiç aşkı tatmadım, ama onun gözlerine baktığımda kayboluyorum. Yanında zamanı durdurmaya çalışıyorum, diğer yanımı bulmuş gibi hissediyorum. Ayaz... Be...