***DÜZENLENMİŞTİR.***
Sabah erkenden dershaneye gitmiştim. Yani yine son zamanlarda yaptığım gibi evden mümkün olduğu kadar çabuk ayrılmıştım. Çünkü Emre'nin yüzünü görmek istemiyor, onunla karşılaşmaktan itinayla kaçınıyordum.
Çok erken olduğu için henüz kimse gelmemişti ben geldiğimde. Çözdüğüm testten kafamı sınıfa giren kişiyle kaldırdım. "Selam çalışkan örnek öğrenci seni." Diyen Pınar bana gülümseyerek bakıyordu.
"Günaydın." Deyip ben de ona bir gülümseme yolladım.
"Ne kadar erken gelmişsin öyle." Bana soru dolu bakışlar yolluyordu.
"Öyle oldu erken uyanınca gelip test çözdüm burada." Diye onu geçiştirdim. O da üstelemedi ve yanıma oturdu. Sohbet etmeye başladık. Tatlı tatlı konuşurken birden bana söylediğiyle şaşkına döndüm. "Senden hoşlanan biri var desem."
"Ben..." Şaşkına dönmüştüm. Böyle bir şey beklemiyordum. Kendimi toparlamaya çalışıp konuştum. "Ben şu an böyle bir şey düşünmüyorum." Dedim. Derslerime odaklanmalıydım sonuçta değil mi ama? Bunun kesinlikle Emre ile bir alakası yoktu.
Bana hayal kırıklığına uğramış bir şekilde bakan Pınar üsteledi. "Bence kim olduğunu bilsen sen de isteyebilirsin. Hem-"
"Üsteleme Pınar. İstemiyorum. Kararım kesin. Kim olduğu fark etmez."
Nasıl bakıyorsam artık sonunda beni ikna edemeyeceğini anlamış olacak ki kabullenmişti. "Tamam canım sen bilirsin."
İlerleyen saatler sakin geçmişti. Ama beni rahatsız eden şeyler vardı. Mesela Ali'nin üzgün bakışları ve Esra'nın sert bakışları... Ama yine de umursamadım. Ne olabilirdi ki sonuçta? Dersler bittiğinde çantamı toplarken Pınar bana bir kafede oturacaklarını söyleyip beni de çağırdı. Yapacak bir işim yoktu ben de teklifini kabul ettim. Hem dışarıda biraz vakit de geçirmiş olurdum. Ama dershaneden çıktığımızda beni bir sürpriz bekliyordu. Tahmin edin kim gelmişti? Bildiğiniz tam puan aldınız! Evet, Emre şahsiyeti...
Son model spor arabasına yaslamış sigarasını içiyordu. Beni görünce sigarayı ağzına götürdü derin bir nefes çekti yanaklarını çukurlaştırarak. Ardından da kafasını geri atarak dumanını dışarı verdi. Kalbim tekledi. Bunları yaparken keskin bakışlarını üzerimden çekmiyordu. Ben tam bir umutsuz vakaydım. Çocuğun sigara içişinden bile etkileniyordum. Gerçi gözlerimi etrafımda gezdirdiğimde diğer kızların da benden bir farkı olmadığını gördüm.
"Ay bu yakışıklı da kim?" diyen Pınar Emre'ye doğru transa geçmiş hayranlıkla ona bakıyordu. İçimde kıskançlık lavlarının fokurdağını hissettim. Kimse bakmasındı işte. İstemiyordum hiçbir gözün onu görmesini bu şekilde bakmasını. Saçmaladığımı biliyordum ama duygulara da söz geçirmesi oldukça zordu. Kendime verdiğim sözleri tutabilmem için çok çabalamam gerekiyordu. Çok...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞANS KALBİ ÇALINCA (ARA VERİLDİ)
RomanceYolda şans eseri açılan bir çanta hayatını değiştirdi. İçinden çıkan paralar değildi şansı ardından çıkan beklenmeyenlerdi. Şans eseri açılan çanta kalplerin de kapılarını açmıştı. ...