ÇIPLAK (Sanal Serisi 1)

Bölüm Beş

'Doğruyu söylediğini nereden bileceğim?'

'Birbirimize güvenmemize ne dersin?'

                      Rahat hareket etmemi kısıtlayan Işıl'a bıkkın bir ifadeyle baktıktan sonra konuşmaya devam etmesine şaşırmamam gerekirdi. Saatlerdir usanmadan yaptığı gibi yine bir anının üzerinde fazlaca duruyordu. Defalarca anlattığı olayı kendine göre bir başka acıdan değerlendirdiğini sanırken olabilecek en kötü ihtimali kabullenmiştim. Üstelik kötü hava şartları yüzünden akşamı aynı evde geçiriyor olmamız daha da üstelemense neden oluyordu.

                    Olabilecekleri bir bir sıralarken elimdeki telefona verdim kendimi. Madem gece buradaydık o zaman Çirkinle vakit geçirebilirdim. Işıl'a onay vermekten başka bir şey yapmadığım için ikisini idare etmek o kadar da zor olmuyordu. Hem bitirmemiz gereken küçük bir oyunumuz vardı.Sorduğum kadarına cevap alabilecekken hepsini bir hizaya dizmeye çalıştım

'Pekala. Önce sen'

'Kaç kez aşık oldun?'

'Hiç. Kaç kadınla yattın?'

'Bunları mı konuşacağız?'

'Bir sınırlama getirdiğimizi hatırlamıyorum. Cevap vermek zorunda olduğunu unutma'

'Saymadım'

'Kiminle yattığını bilmiyor olduğunu anlayabilir miyim?'

'Kiminle yattığımı biliyorum sadece saymadım'

'Hala bekliyorum'

'Buna bana söylettirdiğine pişman olacaksın. Otuz iki yada otuz üç'

'Düşkün müsün? Hastalık kaparsın diye korkmuyor musun cidden?'

'Çok fazla soru soruyorsun karşılıklı demiştik. İlk kez ne zaman öpüştün?'

                 Neredeyse hiç yazacaktım. Hatırlamak konusundaki beceriksizliğim tam önümde dururken aceleyle geçmişi kontrol etmeyi bile düşündüm. Kaç yaşında olduğumu söylediğim zamanı anımsarken ona göre bir şey söylemem gerekeceğini de bilmeliydim. Henüz on sekiz olan biri için deneyimsizliğim kabullenilebilirdi ama yirmi beş yaşındaki birinin daha fazlasına ihtiyacı olurdu.

'Üç yıl önce'

                   En azından diye mırıldandım... Yirmi iki standartlara göre hüküm sürebilirdi...

'Ve aşık olmadığın biriyle? İnanmamı istiyor musun?'

'Yattığın kadınların tamamına aşık mıydın?'

'Aynı şey değil'

'Elbette aynı şey hatta daha kötüsü'

'Pekala bunu tartışmayacağız'

'İlk kez ne zaman aşık oldun yada olduğunu sandın?'

'Henüz olmadım'

'Alınmalı mıyım?'

'Erkek arkadaşından ne zaman ayrıldın?'

'İki ay oluyor'

                     Söylediğim yalanları bir deftere yazıyor olsaydım bir cildini muhtemelen bu hesabı açtıktan sonra tamamlamış olurdum... Her durum için ekstra bir çaba sarf etmem gerektiği gerçeğini bir yana bıraksam bile sadece ben olarak cevap vereceklerim o kadar azdı ki, daha fazla demekten ne dediğimi unutuyordum.

'Neden?'

'Kıskançlık... Düşüncesizlik... Yetersiz ilgi...'

'Hala konuşuyor musunuz?'