Yarım kalan hikayemize en baştan başlamaya var mısınız? Değişen kurgusu, daha esprili karakterleri ve soru işaretlerinden arınmış bir yenilenmiş haliyle karşınızda AFSUN :)
Efgan şimdi raflarda yerini aldı ;) Bu nedenle artık Afsun'un sırası geldi. Kurguyu düzenleyerek baştan yazmaya başladım ;) Fikirlerinizi merak ediyorum ;)
İZMİR'de olanlar hemen bana ulaşsın, Ben Baba Olamam'ın yazarı Aydan İnan aşkımla İzmir'de bir buluşma yapalım diyoruz... Bana ulaş hemen beybisi :)Facebook Hesabım: Afra İrem Duman
Facebook Grubumuz: Afra İrem Duman Hikayeleri
İnstagram Hesabım: afraduman
Snapchat: afrairem
*********
Her insanın hayatında en az bir defa kırılma noktası olmuştur. Her insan en az bir kez "keşke" demiştir. Her insan... Hayatında bir defa da olsa boşluklarda kaybolmuştur. Benim kırılma noktam, benim boşluklarım, benim arasına giremediğim trajedilerim kardeşim dediğim adamın lanet bir hastalığa yakalandığı an olmuştur. 23 senelik başıboş yıllarım bir çırpıda yırtılan bir sayfa misali bölük pörçük oldu. Bir amacımın olmadığından emin olduğum yıllarım şimdi "o" amaç için kendinden bile vazgeçecek durumda... Şimdi benim sıram.
Şimdi tam da o noktadayım.
Kırılma anımda.
Camın arkasında sıkılı dişlerimin arasında öylece boşluğu izlerken düşüncelerim sadece bundan ibaretti. Bu koskaca hayatı, bu kadarcık zaman dilimi için yaşamış olamazdı benim arkadaşım. Onun yaşamak için onca sebebi varken, sebepsizce bu dünyayı kirleten onca insan varken... Gidemezdi. Gözlerimi sımsıkı yumup zamanın hızla geçmesini ve tasasız yarınlarımızın yaşanacağı bir zamanı hayal ettim. Gözlerimi açınca geçecek miydi bu insafsız zaman dilimi? Silecek miydi kardeşimin acılarını? Süpürecek miydi yaşanmamışlıklarını... Yapabilecek miydi bunu? Derin bir nefes alıp gözlerimi açtım. Monitörden gelen sesler umut kırıntılarına tutunacak kadar az, hayal edebileceğim kadar fazlaydı.
Ellerimi cebime sokup sırtımı cama yasladım. Başım çatlayacak cinsten ağrıyordu. Ağrımın dinmesi için belki dinlendirici bir ilaç isteyebilirdim hemşirelerden. Uyutmayacak, acılarımı unutturmayacak bir ilaç. Sadece biraz daha zinde kalmamı sağlayacak bir şeye ihtiyacım vardı. Zamanım çok yoktu. Planımı tıkır tıkır yürütüyordum. Adımlarımı koridorun sonundaki hemşire odasına yönlendirdim. Ağır adımlarla hemşirelerden birine yaklaştığımda çoktan herkesi etkim altına aldığımın farkındaydım. Uykusuzluktan şişmiş gözlerim, dağınık saçlarım, kurumuş dudaklarım, çatlamış sesim etki alanımı daraltan etkenlerden değildi. Aksine kızların hoşlandığı bir pozitiflik yaratıyordu. Bakışlarımı yere eğerek bana bakan hemşireye yaklaştım.
"Bana biraz ağrı kesici lazım."
Kız elindeki dosyaları yavaşça masanın üstüne bıraktı.
"Size ağrı kesici veremem Eren Bey. Tahir beyin kesin emri var."
Kaşlarımı kendime hakim olmaya çalışarak çattığımda kızın da hafiften geri çekildiğini fark ettim. Ne demek istediğini anlamaya çalışarak istemsizce "anlamadım," deyivermiştim. Adı üst cebinde ki yaka kartında yazılıydı, belki bir şekilde kur yaparak o ilacı alabilirdim ama benim anlamadığım neden Tahir Bey böyle bir şey yapmıştı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AFSUN ♤ (Ab-ı Hayat Serisi 2)
HumorEren ve İrem'in hırçın aşkı.... Elma'nın da sevmek zorunda olduğu bir aşk. Eren'in değişiyle; "Gönül bu, ya ota konar ya sana..."