Antalyada vakıflara ait bir yurt. merkez ortaokulunun yani başında , ikinci kat aynı okulda ağaç işleri bölümünde aslen bucaklı olan ibrahim ile beraber ayni odada kalıyorum .
Sanki yurdun tüm sorumlusu imiş gibi bir izlenim veren .
Bütün yurt öğrencilerinin korktuğu bir hizmetli, lakabi mösyö.
Bir çok kişi ismini bile bilmez di orta yaşlarda kısa boylu
Birisiydi. Yurda geç kalirsan içeri bile almaz seni. yok yazardı
Bu yok yazım çoğaldıgi zaman senin hiç gözünün yaşına bakmadan yurt dan hemen atarlar. Diye anlatmislardi.yurda ilk geldiğimde.
Meslek lisesine hergün ibrahim ile beraber gidip geliyoruz
İbrahim ayrıca okulda öğrenci ayakkabılarını boyamak için bir de boya Sandığı vardı. Aradan epeh gün geçmişti Cafer babanın verdiği parada bitmişti. Paran bitmeden bana postaneden telefon et sana para yi ulaştırırim demesine rağmen ben Cafer babayı aramadım parasız kaldığımı fark eden ibrahim bana sende yapsana teneffuslerde ayakkabı boyaciligi diye teklifte bulununca hemen kabul ettim. Ertesi gün ayakkabı boyaciliginin inceliklerini tatbiki olarak ögretiverdi.
Birkaç gün sonra banayeni birboya Sandığı yapıp getirdi.
Sağolsun içinde boyası fırçası da vardı artık harcligimida çıkaracaktım .çok sevinmistim. hem okuyorum hemde boyacilik yaparak paradan kazanacaktım. Hergün cebimde para çoğalıyordu. Kazanç iyi idi. Artik yaz tatilindede boyacilik yapıyorum.cunki kazancı çok iyi. boyacilik yaparken bana sevecen yaklaşan lar çoğalıyor .bazıları boya parası kadar bahşiş de birakiyorlardi.
Günlerim böyle geçerken bana ayakkabı boyatan
Güzel türkçe konuşan bir Diyarbakırlı.
Bir gün bana hadi seninle bir yere gidelim orada çok genç var
Kitap okuyorlar hayattan dersler veriyorlar.
Adınada örgüt diyorlar oraya gidelim deyince hemen kabul ettim ve akşam gittim. Çok iyi insanlar vardı kitaplar okunuyor
İnsanlar birbirlerine anlatıyorlar ortam gayet güzel geçiyordu
Bu örgütün Adı da Antalya gençlik örgütü (Antgör) diyorlardi.
Okul günü gelip çatmıştı artık ben hem o ant göre gidip geliyorum hem okulda boyaciligi yapıyorum hatta hatta
Okul sonu aksamlari okul dışındadır boyacilik yapmaya başlamıştım. Bu kadar yoğunluğun içinde bir gün oda arkadaşımın yüzü gözü yara bere. birileri ile belli ki kavga etmiş onlarda dövmus. Sordum ne oldu ibrahim anlat hele gidelim bizde onları dövelim . Deyince ağlayarak anlatmaya başladı okuldan yurda gelirken önüme dört kişi çıktı seni faşist seni diye beni döverek bu hale getirdiler dedi. Yapılacak birsey de yoktu çünkü dövenleri tanımıyordu. İki gün sonra yine örgüte gittim bir kitap aldım okuyordum yani başımda oturan gençler birbirlerine gülerek faşist ti nasıl dovduklerini ballandira ballandira anlatıyorlardi.
Oda arkadaşımı dövenleri sanırım bulmuştum örgüt teki
Çocuklar dovmuştu ibrahim namazını kılan kimseye kötülük düşünmeyen sade bir vatandaş idi.nasil oluyorsa faşist oluyor idi bir türlü anlamış değildim örgütlenme hemen ayrıldım
Acele acele yurda geldim herkez yemeğini yemiş odalarına cekiliyorlardi biraz sonra yoklama olacak etüt odasına geçerek ders çalışacaktık ibrahim sordum seni dönemleri görsen tanırmısın diye sordum ,tanırım dedi . Hadi öyleyse gidelim
İlk defa yoklamaya girmeyecektik. Yurt dan başka bir arkadasi
Tenbihledik iki saat sonra pencereden çarşaf salla biz odaya tırmanarak çıkacağız dedim ara sıra öğrenciler bu yöntemle Yurtsan kaçıyor tekrar geç vakit aynı yöntemle yurda giriyorlar.
Bizde aynı yöntemle girmeyi deneyeceyiz. Yurtdan ayrıldık örgutdeki çocukların geçtiği yere pusu kurduk beklemeye başladık. Nihayet geldiler öyle keyifliydiler ki sonsuz birbirlerine sakalasarak gidiyorlar. İbrahim bunlarmı seni dövenler.
İbrahim. Evet işte bunlar dedi hemen planimizi yaptık dövenler bizim kapana iyice yaklaştilar. Hemen ben önlerine ibrahim arkalarına dikiliverdik sasirmislardi kaçacak yerlerde kalmamıştı. Başladık dövmeye üçünü iyi dövdük ama dördüncü kişi birkaç sopadan sonra kaçmayı becerdi.
Artık hiç suçu olmayan arkadaşımı dövemleri iyice hirpalamistik. Olay yerinden ayrılıp yurda geldik ve aynı yöntemle Odamıza çıktık.
Birkere yurttan kaytardinmi arkasının geleceğini çocuksu zihin ile dosunmemistim .artık sık sık yapmaya başladım. yurttan kaçıyorum gelip duvara tırmanarak çarşaf yardımıyla Odama çıkıyordum. Çok geçmedi işi iyice sulandirmis olmalıyım ki çok çabuk mösyö tarafından yakalandım. Ve yurttan atıldım.
Keyfi yapılan kural dışı uygulamalar , insanın başına dert getiriyor.hayatinda dönüşü olmayan sonuçlar doğuruyor.
İşte beni yep yeni bir yalnızlık bekliyor idi .