-1

20.8K 477 19
                                    

Düzenlendi
Gece yatmadan önce kurduğum alarmım odamda yankı yaparak çalmaya başladı bugün okulun ilk günüydü yaz tatilinden sonra tekrar okula gitmek hiç canım istemiyordu,zorlada olsa yataktan kalktım ve banyoya gidip rutin işlerimi hallettim tekrar odama geçip üstümü giyindikten sonra ev arkadaşım anılı uyandırmaya karar verdim kapı çalma gibi bi adetim olmadığı için bi hışımla odanın kapısını açtım açmamla kapatmam bir olmuştu zaten o manzarada neydi öyle?Anıl aynanın karşısına geçmiş boxeriyle dans ediyordu.anılın kapısı tekrar açıldığında anılın giyinmiş olduğunu gördüm,
"Anıl ben çok özür dilerim,keşke kapıyı çalsaydım."
dedim hızlı hızlı konuşarak anıl ise sanki hiçbirşey olmamış ben onu aynasının önünde yarı çıplak dans ederken görmemişin gibi bi hali vardı.
"Sorun değil yavrum."dedi ve yanağımdan makas alıp yanımdan geçip gitti.
Anıl benim ev arkadaşım tabi birde cansu var,9 senedir arkadaşız üçümüz küçüklüğümüzden beri ayrı bi ev tutup birlikte yaşamak istemiştik tabi ailelerimizden zar zor izin alarak küçükken üçümüzde aynı mahallede oturuyorduk aynı okullarda hatta aynı sınıflardaydık hayat bizi hiç ayırmamıştı lisenin ilk döneminde ayrı ev tutmuştuk ve küçüklüğümüzden beri kurduğumuz hayali gerçekleştirdik şuan lisenin son sınıfındaydık ailelerimizden ayrıydık sadece tatillerde arada sırada görüşürdük onlar başka şehirde biz başka şehirde yaşıyorduk kaç senedir.
Karnımın guruldamasını duyunca kahvaltı yapmak için mutfağa indim mutfağa girdiğim an mis gibi kokular gelmeye başladı burnuma,cansu çok hamarat bi kızdı on parmağında on marifet vardı resmen,Anıl bizi beklemeden kahvaltısını yapmaya başlamıştı bile bende masaya anılın yanına oturdum aklıma birden az önce yaşadığımız sahne geldi bu çoçuk hiç akıllanmıcaktı anlaşılan.anılda hatırlamış olıcakki kahkaha atmaya başladı kendisini sandalyeden aşağı atıp tekrar gülmeye başladı.
Cansu "Anıl iyi misin sen?"dedi anıl cansuyu duymamıştı bile gülmeye devam ediyordu.cansu'noluyor buna'der gibi bi bakış attı ve oda sandalyesine oturdu.
"Anılı uyandırmak için odasına gitmiştim kapıyı çalmadan girdim ve anıl aynanın karşısına geçmiş dans ediyordu."dedim
Cansuda anıl gibi kahkalara boğuldu oda yere anılın yanına yattı,hayır hiç anlamış değilim hiç mi üşenmiyosunuz kendinizi yere atarken?ben zorunluluğum olmasa yataktan bile çıkmam o derece üşengeçimdir ve tekrardan gülmeye başladılar bunun neresi komikti anlayamamıştım.cansuyla anıl yerden kalkıp tekrar sandalyelerine oturdular anıl,
"Yüz ifaden görülmeye değerdi hira,çok komikti."dedi ve tekrar gülmeye başladı,
"Yeterr ama!!"dedim ve anılın omzuna yumruk attım anıl bi anda ciddileşti ve omzunu sıvazladı.
"Gücünü mü deniyosun kızım sen?elin ne kadar ağır senin öyle?"
"Tekrar yumruğumu yemek istemiyosan kes sesini!"dedim öfkeli sesimle ve kahvaltımı yapmaya başladım Cansu,
"Canım hiç okula gitmek istemiyo şu son senemizde bitsede bi rahatlasak."dedi ağzına zeytin atarken,
"Al benden de o kadar,bıktım artık sabah erken kalkmalardan,sınavlardan,derslerden"dedim menemenimden yumurtasını almamaya çalışarak,küçüklüğümden beri yumurta sevmezdim anıl da bunu bildiği için bi anda tabağımdaki yumurtayı kendi tabağına aldı,teşekkür ederim dercesine anıla baktım,cansu telefonundan saate bakıp gözlerini kocaman açtı.
"Okulun ilk günü olarak ilk derse geç kalmamız,harika açılışımızı yapmış bulunmaktayız"dedi anılla birbirlerine sinsi bi şekilde bakarken ve ikiside aynı anda
"En son kalkan masayı toplar."dediler ve koşarak mutfaktan çıktılar,herzaman böyle yapıyorlardı ve herzamanda en son kalkan ben oluyordum masadan.nefesimi sesli bi şekilde dışarı üfledim ve masayı toplamaya başladım.
Masayı topladıktan sonra hep birlikte evden çıktık okulla ev arası 15 dakika olduğu için herzaman yürümeyi tercih ederdik,okulun kapısından giriceğimiz sırada yanımızdan üç  tane siyah oldukça lüks araba geçti o kadar hızlı gidiyorlardıki az daha ayağımın birisini onlara verebilirdim arabalar okulun içine girip arabalarını park ettiler cansuda olanları fark etmiş olıcakki
"Ayaz ve çetesi"dedi başını iki yana sallayarak,
"Tanıyomusun?"
"Geçen sene bizim okula geldiler kayıtlarını yaparlarken tanıştık.hakkında iyi şeyler söylenmiyo"dedi korku dolu gözlerle.
"Ne gibi?"dedim merakla,merak etmiştim doğrusu.
"Tekin birisi değilmiş herkes ondan ve çetesinden korkar."
Ağzımdan hah!diye bi ses çıktı alayla.
"Şimdiden ayazı hiç sevmedim."dedim gülerek.
Cansuda gülüşüme eşlik etti ama normal bi gülüş değildi onun ki,
"Birde kendisini görünce düşün istersen,bi arkadaşı var adı Eymen,allahım analar neler doğuruyo be."dedi hayranlıkla anlaşılan çoçuğa gönlünü kaptırmıştı bile.gözlerim tekrar ayazgilin olduğu tarafa kaydı arabadan bi çoçuk indi ve göz göze geldik bu çoçuk ayaz olamazdı değil mi?çünkü aşırı derecede çok tatlıydı gözleri kahverenginin en güzel tonuydu saçları alnına düştükce ayaz geriye doğru itiyordu yeni çıkmaya başlamış sakalları kendisine ayrı bi hava katmıştı üzerine giymiş olduğu da gömlek kaslarını 'ben burdayım'dercesine belli ediyordu,cansu kolumu sert bi şekilde dürtüp,
"Ayazgile bakmayı kes!hepsi bizi heran öldürecek gibi bakıyor "dedi ve kolumdan tutarak okulun içine doğru çekiştirdi.
"Sadece onlara baktım diye beni öldürecek değiller ya."
"Sen öyle san.hadi kantine gidelim"bu seferde kantine doğru çekiştirmeye başladı.
Kantinden iki tane sıcak çikolata alıp masaya oturduk,o sırada kantine'ayaz ve çetesi'girdi ayazla tekrar göz göze geldik nedenini anlamadığım bi şekilde heyecanlandım karnıma sancılar girdi sanki,heyecanımı önlemeye çalışarak ayazdan bakışlarımı çektim,eymen hangisiydi merak etmiştim doğrusu,
"Cansu,Eymen hangisi?"
"Ayazın sağ tarafındaki mavi gözlü,siyah saçlı,siyah tiş-"
"Tamam cansu anladım."dedim elimi dur dercesine göstererek.ayaza baktığımda hâlâ bana baktığını gördüm ama bu bakış normal bi bakış değildi gerçektende cansunun dediği gibi her an beni öldürecek gibi bakıyordu arkadan birisi gözlerimi kapatınca olduğum yerde sıçradım.
"Billl bakalımm ben kimimm?"
Bu anılın sesi olduğu çok belliydi ne kadar sesini inceltmeye çalışsada başarısız olmuştu.
"Anıl değil onu biliyorum belki sedadır."dedim anıl bi anda ellerini gözlerimden çekti ve yanımdaki sandalyeye oturdu.
"Seda kim güzel kız mı?"
"Yok öyle birisi anıl senin olduğunu bildiğim için öyle söyledim "
"Kesin öyledir canım."dedi elindeki hamburgerin sonra parçasını ağzına atarken,daha kahvaltı yapalı 1 saat bile olmamıştı ne ara acıkmıştı bu çoçuk?
Cansu,"neredeydin sen?"dedi hafif hesap sorar gibi,
"Bahçede bi kız gördüm taş gibiydi resmen görmeliydiniz."
"E naptın kıza çıkma teklifi ettin oda hiç düşünmüden kabul mu etti?"dedim alay ederek.
"Dedim beni tanıyo musun oda hayır dedi bende gelecekteki kocanım hergün işten geldiğinde ayaklarını yıkıyacak,güzel güzel yemekler yapıp kendi ellerinle yedireceğin kocanım artık tanıyosun dedim kızda küfür edip gitti."
Cansuyla ikimizde aynı anda kahkaha attık,
"Napmasını bekliyodun acaba anıl?"
"Bende senin gelecekteki karın o dediklerinin hepsini bıkmadan,usanmadan yapan karın demesini bekliyodum."
"O zaman çok beklersin."dedim alay ederek o sırada gözlerim tekrar Ayazgilin olduğu masaya kaydı ama yoklardı gitmişlerdi,içimi değişik bi duygu kapladı sebebini bilmediğim bi şekilde.
"Hira!"cansunun adımı söylemesiyle bakışlarımı cansuya çevirdim.
"Efendim?"
"Niye sürekli Ayazgilin masasına bakıp duruyosun fazla dikkat çektik?"bu lafının altında bi ima vardı ben anlamıştım o imayıda hadi neyse!
"dalmışım öyle"dedim umursamaz görünmeye çalışarak.
"Tabi canım yoksa ayaza falan aşık olmadın sen."
"Oha cansu saçmaladın resmen."
"Benim dediklerim çıkar tatlım benim "dedi net bi tavırla.
"Senide görüyoruz eymene az sulanmıyosun."
"Eymenin beni kabul edeceğini bilsem,direk nikahı basarım zaten"
"Yüzsüssün sen zaten yaparsın"
"Sende azıcık benim gibi yüzsüz olda ayazı tavlamaya çalış."
"Allah,allah çok beğendiysen kendine al ayazı ben ayazla sevgili falan olmak istemiyorum zaten öyle birşey asla olmayacak."dedim iç sesim o yüzden mi ayazı her gördüğünde kalbin yerinden çıkacakmış gibi atıyor?iç sesime hak verdim ama bu ona aşık olmamdan falan değildi neyden olduğunu bende bilmiyordum aslında.o sırada zil çaldı ve herkes yavaş,yavaş ayaklanmaya başladı buna bizde dahil,üçümüz birlikte masadan kalktık ve sınıfımıza doğru ilerlemeye başladık.
İşte Başlıyordu O Cehennem Izdırabı Gibi Günler...

GÖKYÜZÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin