Düzenlendi ✅
Cansu ve Anılla birlikte sınıfa girdikten sonra cam kenarından en arka köşeye Anıl,bizde anılın bi ön sırasına oturmuştuk cansuyla.
Hocanın sınıfa girmesiyle herkez ayağa kalkmıştı hoca herkese selam verdikten sonra geri oturmuştuk sıralarımıza,kapının tık tıklanmadan açılmasıyla bütün gözler kapıya dönmüştü,Ayaz ve Eymendi gelen bir dakika ben doğru görüyordum değil mi? Biz ayazla aynı sınıftamıydık yani aynı okulda olduğumuz yetmezmiş gibi birde aynı sınıftamıydık?
Cansu benim aksime Eymenle aynı sınıfta olduğu için sevinmişti.
Cansu,"ohaa!inanamıyorum gerçekten Eymenle biz aynı sınıftamıyız?"
"Asıl biz Ayazla aynı sınıftamıyız?kabus görüyorum ben değil mi?"Cansuyla ikimizde Ayaz Ve Eymene bakıyorduk.Bir anda ikiside bize bakınca hemen kafamızı başka bi yöne çevirdik cansuyla,ama nafile yakalanmıştık.omzumun üstünden çaktırmadan ayaza bakmak istedim ama tekrar yakalanma korkusu vardı üstümde,dayanamadım ve ayaza baktım ve yine yakalanmıştım ama bu sefer ayazda yakalanmıştı oda bana bakıyordu.cansu yine ve yine kolumu morartmak istercesine dürtmesiyle cansuya baktım,
"Ne var?sen benim bu kolumdan ne istiyosun?"
"Senin kolundan birşey istediğim yok be,sadece bence artık bakmayı keselim çünkü bu işin sonunda kötü şeyler olacak gibi"
"Ordan bakınca umrumdamı gibi görünüyor?"
"Bu ne cesaret hira hanım?ayaz seni sıkıştırdığındada böyle söyleyebilcekmisin acaba?"
"Ayazgili gözünde cok büyütüyosun cansu alt tarafı kendini mafya sanan tipler"
Cansu bana cevap vermeyip önüne dönüp telefonuyla uğraşmaya başladı anıla baktığımda bi yandan pizzasını yerken bi yandanda telefonundaki oyunuyla oynamaya çalışıyordu.kimsenin beni umursamadığını fark ettiğim için cansuya hava alıcam diyip yanlarından ayrıldım sınıfın kapısından çıkacağım sırada sert birşeye çarpmamla iki,üç adım geriledim kafamı çarptığım kişiye bakmak için kaldırdım ve o kişi Ayaz!
"Önüne baksan iyi olur ufaklık."
"Ben zaten önüme bakıyodum önüne bakmayan sensin ben ufak değil-"
"Tamam kes!"
"Gerizekalı!"diyip ayaz'ın yanından geçiceğim sırada sert bi şekilde kolumdan tutup beni kendisine doğru çekti.
"Bana bak!cesur kız rolları yapmaya kalkışma bana yoksa sonu kötü olur."kulağıma doğru fısıldadı,ve kolumu sert bi şekilde bırakıp yanımdan gitti.Kendini mafya sanan gerizekalı!istemsizce elim ayazın tuttuğu koluma gitti parmaklarının izi çıkmıştı aptalın.ayağımı yere vurup hızlı bi şekilde sınıfa girdim.cansuyla Anıl hâla bıraktığım gibi duruyorlardı canım hiç derse girmek istemiyordu,
"Cansu ben eve gitsem bi sorun olurmu?"
"Birşey mi oldu hasta mısın?"
"Birşeyim yok canım sıkkın biraz sonra anlatırım."dedim çantamı omzuma asarken,
"bende seninle geliyorum."dedi cansu ve oda ayaklanmaya başladı.
"Hayır,lütfen cansu biraz yalnız kalmak istiyorum"
"Peki sen bilirsin ama akşam eve gelince herşeyi anlatıcaksın "
"Tamam,görüşürüz kendinize dikkat edin."dedim ve hem cansunun hemde anıl'ın yanağına bi öpücük kondurup sınıftan çıktım.hafif yağmur çileniyordu küçüklüğümden beri yağmuru cok severdim en çok sevdiğim şeydi yagmurun altında yürümek,ama ben bu sefer başka birşey yapıcaktım yağmurun altında koşucaktım.telefonumun ıslanmaması için çantamın içine koydum ve koşmak için hazırlandım,hafif tempoda koşmaya başladım,kendimi çok huzurlu hissetmeye başlamıştım bile,caddeden karşı karşıya geçicekken bi arabanın ani fren yapmasıyla olduğum yerde kaldım az kalsın çarpılıyordum hemde ikinci kere,arabanın kapısı hızlı ve bi o kadarda sert bi şekilde çarpıldı arabanın içinden çıkan kişiye bakmak için arkamı döndüm lanet olsun bu Ayazdı!o kadar çok sinirli ve öfkeliydiki şuan tek isteğim ayaklarımı popoma vurup burdan uzaklaşmak istiyordum,
"Lan,arabaların önüne atlama gibi bi hobin mi var senin?"
"Ben senin arabanın önüne atlamadım karşıdan karşıya geçiyordum."
"Yayalar için kırmızı yanarken mi?"
"Kırmızı ışığı farketmemişim."
"Hadi ya,farkettirim ama sana."
"Off!uzatma be mafya kılıklı."
"Ne dedin sen?"
"Uzatma dedim,mafya kılıklı dedim.
"Bana bak kızım,"dedi ve iki adımıyla yanıma ulaştı.
"Baktım"dedim ayazı sinir etmek için gülerken.
"o iğrenç gülüşünü sikerim senin."
"sensin be iğrenç,tipe bak meymenetsiz."
"Bak kızım elimden bi kaza çıkmadan siktir olup git burdan."
"Tamam mafya babası."dedim ve elimi bay bay dercesine salladım bi ara arkamdan gelmeye başladı ama hemen hızımı arttırdım bu çoçuğu gıcık etmek bu kadar kolaydı işte.Ve yine tekrar moralim yerlerde ayazdan nefret ediyordum ama o bana böyle davrandıkça kalbimi birisi ellerinin arasına alıp sıkıyormuş gibi hissediyordum ve bunun nedenini bilmiyordum evime yakın bi markete birşeyler almak için girmeye karar verdim marketin kapısını açmak için ittirdim ama ayaklarım ıslak olduğu için kayıp yerde yuvarlanmam bir oldu,
"Ahh!bu kapıyı yapanın babannesinin ellerinden öpeyim."
"Babannesinin ne suçu var?"diyen bi ses duydum benimle aynı yaşta olan yada öyle gözüken bi çoçuk gelip elini uzattı bana elinden destek alıp ayağa kalktım.
"Şey pardon...ayakkabılarım ıslak olduğu için kaydım teşekkür ederim bu arada."
"Önemli değil,adım Doruk."diyip tekrar elini uzatıyor bende uzattığı elini memnun oldum dercesine sıkıyorum doruk ismi en çok sevdiğim isimdir hep doruk adında bi sevgilim olmasını istemişimdir bu çoçukta fena sayılmaz fena sayılmaz ne demek bu çoçuk bildiğin meteor yeşil gözleri,diş macunu reklamlarındaki gibi bembeyaz dişleri ve ona tamamen harika bi biçimde yakışan kumral rampa saçları,doruk bana öyle bi bakmaya başladıkı benimle tanıştığı için pişman olmuş gibi acaba ağzımın suyumu aktıkı?
"Bende hira,neyse ben gideyim artık görüşmek üzere."dedim ve el salladım,çoçuğa el salladım ergenler gibi dorukta bana gülümseyerek el salladı,markete girmekten vazgeçip, eve doğru yürümeye başladım yürürken su birikintilere basmayı çok severdim o yüzden gördüğüm her birikintiye basmayı ihmal etmiyordum.
*****
Çantamın içinden zar zor bulduğum anahtarımı çıkarıp deliğe soktum ve içeri girdim saat çok geç olmamıştı ama hava ufaktan kararmaya başlamıştı cansu ve anıl'ın gelmelerine hemen,hemen 2 saat vardı o yüzden yemek yapmaya karar verdim üstümü değiştirmeden mutfağa gidip buzdolabını açtım ve beklediğim gibi dolap bomboştu.üstümü değiştirmediğime şükrettim çünkü markete gitmem lazımdı telefonumu ve yanıma bi miktar para alarak evden çıktım,markete doğru yürürken bi yandanda telefonumdan ne yemeği yapabileceğimi araştırıyordum,kafamın sert bişeye çarpmasıyla olduğum yerde kaldım çarptığım kişiye bakmak için kafamı kaldırdım ve yemek yapmaya karar verip dışarı çıktığım icin lanet ettim,
"Lan sen hiçmi akıllanmıcaksın sabah Ben sana çarptım şimdide sen öcünü mü almak istedin?"
"Görmemişim be ne var bunda!"
"Kafanı telefondan kaldırsaydın görürdün asi kız."
"Aynen görürdüm,çekil şimdi önümden."
"Nereye bu saatte?kız başına."
"Sanane!"
"Ne demek sanane Lan"
"Seni ilgilendirmez."
"Meraktan sordum yoksa umrumda bile değilsin."dedi ve önümden çekildi.
"Kesin öyledir."
"İnşallah yolda giderken tecavüze uğrarsında aklın başına gelir!"diye bağırdı ve tam yanımızdaki geldiğimden beri farketmediğim arabasına binip uzaklaştı.
***
Tekrar ve tekrar markete girip hiçbirşey almadan eve döndüm iştah bırakmıyorlar insanda yahu!odama çıkıp çılgın hırsızlı pijamalarımı aramaya başladım en sonunda gardırobumun üstünde bulunca sevinç dansları yapmak geldi içimden ama nedense o pijamamının orda ne aradığını düşünmek daha mantıklı geldi içimden,daha fazla beynimi yormamak için pijamamı giydim ve odadan çıktım mutfağa girip kendime bi sandiviç yapmaya başladım,sandiviçimi ve kolamı yanıma alıp televizyonun başına kuruldum şansa bak en sevdiğim program!Zuhal topal!tamda bana göre bi program.bi yandan sandiviçimi yerken ve kolamı içerken,bi yandanda zuhal topalı izlemeye başladım o sırada kapı çaldı kesin cansu ve anıldı gelen zaten,ya bunların anahtarları yokmu?niye zile basıyosunuzda benim keyfimi bozuyosunuz yani?niye beni ayağa kaldırıyosunuz?
"Ya sizin anahtarınız yokmu?Var o zaman neden bu eve anahtarla giril-"
Gelen kişi ne cansuydu nede Anıl gelen kişi hiç ama hiç beklemediğim daha doğrusu düşünmediğim ve beni bu halde en son görmesi gereken kişiydi...
"Ayaz?"
![](https://img.wattpad.com/cover/54683767-288-k680483.jpg)