Ben Lucifer. Eskiden dolaştığım o güzel bahçeleri hiç özlemedim. İnsanoğluna olan kinim ve nefretim hiç azalmadı. Şimdi olduğum cehennem benim krallığım. Burası alevlerin , arzularına yenik düşenlerin yeri. Boyun eğmek bana göre değil ancak sonsuz ömrümde bende boyun eğdim. İlk önce aşk içindi. Onu gördüğümde tutulmuştum. Şeytan insani duygu besleyemez, böyle birşey yok diyorlar. Gülüyorum. Tabiki var. Ben Lucifer , saf kötülüğün ta kendisi, alevlerin efendisi , bende aşık oldum. Ve bunun bedelini ödetmek cüretine girenlerin sonları ellerimden olacak. Lucy; benim , babasının tersine yüreği iyilikle dolu bir kız evladı. Ama bir baba evladını sever öyle değil mi? Şeytan bile olsa...
******
Melezler pek rahat değillerdi. Hançer Lucy deydi. Kendi ellerinde olsa da pek işe yaramazdı diye düşündü Lucas. Yeterince tehdit edip, korkutmaya çalışmışlardı. Bu kızı ortadan kaldırırken adil bir dövüş olmasını istiyordu. Babasına bir mesaj verecekti. Dünyada bulunan kardeşlerin en küçüğüydü. Ama asla göremediği sevgiyi düşündükçe kendi kendine alaycı bir şekilde gülümsüyordu. Çok önemli değil diyerek yalan söyledi kendine. Bu zor olmazdı. O konuşmayı öğrendiğinden beri yalan söylerdi. İnsanlar onu ve anlattıklarını dinlemeye bayılırlardı. O ise içinden ne aptallar diye düşünerek eğlenirdi. Babasının kim veya ne olduğunu öğrenene kadar geçirdiği zamanlarda insanların başına çok dert açmış ve bundan zevk duymuştu. Bir melez olduğunu anladığında herşey anlam kazanmıştı. Her kardeşinin de bir kötü yanı daha baskındı. Ama Lucy... O neden bu kadar farklıydı? Kötü birisi değildi. Babasının kudretini aşağılayacak bi evlattı. "Neden onu koruyor ?"diye sormaya devam etti kendine. Bu sırada eski depodan çıkmış kendini serin rüzgara bırakmış ve yanan teni kızarana kadar ağaçlı yoldan yürümeye başlamıştı. Burası deponun arkasında kalan kısımdı. Ağaçların arasında yürüdükçe yürümüş en sonunda bir su birikintisinin kenarına gelmişti. Yere çömeldi. Sudaki yansımasına baktı. Belki hala çözemediği şeyler vardı. Annesini neden bırakıp gitmişti ya da neden kendisini ya da diğer kardeşleriyle iletişim kurmamıştı? Lucy ölecekti. Bunun bedeli buydu. Değer verdiği tek şey kızsa o da ortadan kalkacaktı. "Ama yanındaki ucube meleğin daha beter canına okuyacağım" dedi bu sefer sesli bir şekilde. Serin havayı ciğerlerine çekti. Rüzgar kıvırcık saçlarını okşuyordu. Kız henüz ölümsüz değildi ve bu iş tamamlanmadan yok edilmeliydi. Elliot için beklemek gerekmese belki hemen saldırırdı. Yumruklarını sıktı. Kararmakta olan göğe baktı. Ve simsiyah kanatlarını açıp sinirlendikçe yaptığı gibi uçmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LUCIFER
FantasyBabamı hiç tanımamıştım.Ancak yatalak olan anneme göre ben tam bir hayal kırıklığıyım. Ben Lucy Thomson ve inanın ki şeytanın aşık olabileceğini hiç tahmin etmezdim..