Cellatların ipleri sallanıyordu koridorlarda... Gecenin karanlığı, onların karanlığının yanında aydınlık kalıyordu. Sessizce, usulca geçiyorlardı koridorlardan. Adımlarını yavaş yavaş atıyorlardü.
Biraz sonra malum kapıyı yavaşça açtılar. Halime Sultan ve Mustafa mışıl mışıl uyuyorlardı. Cellatlarla birlikte birkaç muhafız da girdi içeriye. Muhafızlar, Halime'yi zindana kapatacak, cellatlar da Mustafa'yı boğacaklardı.
Muhafızlar, uyuyan kadını derin uykusundan uyandırmaya giriştiler. İki kolundan yakalayıp kaldırıyorlardı yataktan. Bu sırada Halime uyandı. Muhafızlardan biri bağırmasın diye ağzını kapattı. Ancak itiş kakış seslerini duyan Mustafa da gözlerini bir anda açıverdi. Cellatlar hemen Mustafa'yı da yakalayıp ayağa kaldırmaya giriştiler. Bu sırada Halime, tüm mücadelelerine ramen ayağa kaldırılmış, kapıya doğru götürülüyordu. Ağzını kapatan adamın elini ısırıp bağırmaya başladı.
"Bırakınnn !!!.. Bırakın oğlumu !!"
Mustafa'nın boynuna ipek urgan dolanmıştı bile. Bunu gören Halime, oğluna yetişmeye çalıştı ama ne çare. Tüm gayretlerine ramen Mustafa'nın masum yüzüne baka baka odadan çıkarıldı. Koridorlarda Halime'nin feryatları duyulmaya devam etti.
Mustafa'nın boynuna urgan dolanmış, şimdi boğulma zamanı gelmişti. Urgan boynuna dayandı ve sıkılmaya başlandı. Çocuğun bir gözünden yaş süzülüverdi.
Tam bu sırada kapılar açıldı ve içeriye padişahın yakın muhafızları - tabiri caizse - daldılar. Cellatları çocuktan uzaklaştırıp, dışarıya çıkardılar. Tabii bu epey bir vakit aldı.
Belli ki padişah, kararından vazgeçmişti. Ancak Mustafa bu olayı yaşamıştı bir kere... Hem de çocuk yaşında. Bu yüzden etkilenmemesi mümkün bile değildi.
Halime bir müddet zindanda kalmaya devam etti. Çünkü ne yapacağı belli olmazdı şu saatten sonra. Birkaç gün sonra ise serbest bırakıldı. Anne - oğul, odalarında, sıkı gözetim altında yaşamaya başladılar.
Ahmet ise böyle bir olayın üstünden iyice bunalmış ve sinir krizleri geçirmişti. Onu sakinleştiren ise yine Mhapeyker olmuştu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖSEM: Gücün Zirvesi
Historical FictionÖyle bir kadın ki... Güçlülerin güçlüsü. Kudretli sultanların en zirve basamağı. Tek bir lafıyla istediği yerine getirilebilen.. Emir bekleyen değil, bizzat emirleri veren ve imparatorluğu idare eden bir kadın. Osmanlı'nın ilk ve tek kadın padişahın...