Veda Busesi-14

130 25 4
                                    

Yine yoktu işte ortalıklarda yine gitmişti korkak gibi anlayamıyorum nasıl bir insan iki kere aynı şeyi yapar yaklaşık bir hafta geçmisti konuşmamızın üzerinden şirkete gittiğimde yoktu ve bir hafta boyunca bi kere bile uğramadı varlığınla senliyinle yaşatmak varken neden yokluğunla beni sınıyorsun anlayamıyorum anlamaya çalıştıkça daha da kötü oluyor ben bunu istemiyorum ona affetmek istiyorum ama o ben onu affetmiyimdi elinden geleni yapıyor telefonun titremesiyle kısa bir bakış atarak elime aldım
-Biliyorum kırdım ama inanki bende kırıldım ağladın bende ağladım seni o şekilde bırakıp gitmem hataydı pişman mıyım?Pişmanım delilerce her nefes alışda kalbime saplanan bıcak kadar acı veriyor sana bunları anlatmam ve beni affetmen için senden ufak bir şans istesem bayan bana bu şansı verir misiniz?- ne yani gitmemişmisydi ve benden onu affetmemi istiyordu şanş elbetteki vericektim çünkü her ne yapmış olursa olsun benim onu sevdiğimi bilmiyordu ve buna rağmen kendini affettirmeye çalışıyordu tamam belki bazı konularda haklıyım ve bu şanşı vericek olmam onu sürünmekten beter edicegim anlamına gelmiyordu cevap olarak -Evet bayım size bu ufak şansı vericem iyi değerlendirin yada hayatımdan tek bi kelime etmeden defolun!- hayır kesinlikle tek bi kelime etmeden gitme gidersen kötü olur ne diyordum ben deli oldum iyice kendi kendime konusuyorum daha mesaj atmadığında cevap vermiyceğini biliyordum çizimleri dosyama koyup çantamı elime alarak asansöre binip zemin kata bastim sonunda sıkılmıştım insan istemediği bir işi yapması can sıkıcı şirketin o kasıntı kasvetli havası beni daraltıyordu nefes alamıyomus gibi hissediyordum sanki etrafta sahte insanlar patrona yalakalik çekenler birbirinin kuyusunu kazan çalışanlar samimiyetsiz insan sürüsü doluydu resmen oysa hepsi sevgi saygı içinde bulunsalar yaşamayı öğrenseler bunları öğrendiklerinde geç olucak ve pişman olucaklar o zaman ares gibi şansı olmaya bilirler benim gibi bir salak bulamayabilirler taksinin gelmesini bekliyordum dolmuşta tıkış pıkış gitmekten teyzelerin dirseklerini böbreklerime işkence edercesine sokmaları parfüm sıkmaya üşenip ter kokusuyla adeta insanları o kokuyla bayıltamaya yemin etmiş olanlarla doluydu ayrıca kadın yaşlı gelmiş yanımda duruyo baksanız benden bakımlo manikürünü yaptırmış makyajını yapmis giyinmis güzel güzel gelmiş kalta büyüklerine yer ver diyor ayıp olmasın diye kalkıyoruz kadın instagramda benim yaşımdaki çocukların karın kaslarını bakıyo sonra bu ülkenin gencleri değisik oluyor ay ben şimdi niye atarlandım konu nerdeydi nereye geldi birden omzumun dürttülmesiyle arkama döndüm aresi karşımda görünce bu kadar çabuk ikinci şansı kullanacagını bilmiyordum

"Merhaba mevsim" dedi sevinçli çıkan sesiyle önceden buz gibi kütle olan sesinin şimdi sevinc ve heycan nidasıyla çıkması sasırtmştı beni hafif tebbesüm ettim

"Merhaba ares" kafasını eğip bana baktı ve tekrar tüm dişlerini göstererek güldü acaba diş macunu olarak ne kullanıyordu bembeyaz disleri vardı

"Diş macunun ne?" bunu ben mi demiştim salak olduğumu dedinizi duyar gibiyim ares affallayarak bana baktı gözlerindeki şoku görebiliyordum böyle bir soruyu beklemedigi açık ve netti

"Ha? Diş macunum mu? Ben bilmem diş macunu iste hadi arabam şurda daha fazla saçmalamadan gidelim seni götürmek istediğim bi yer var" bileğimden tuturak arabaya aürüklemeye başladı diş macunu isteymiş malmı ne aa bak diş macunu diye diş macunu mu alıyosun ben almıyorum beyaz olmiycaksa ne anlami var dimi ya cidden ben ne saçmalıyordum bu şans isi beni aptallaştırdı arabanin kapisini açıp içine oturdum oda arabaya binip çalıstırdı hiç sesimizi çıkarmamıştık ortam çok sessizdi ares önceden dalga geçer alayla bakar soğuk sözleriyle insanı kötü hissettirirdi bu seneler ona yaramış gibi acaba kendine birinimi buldu onunla tanıştırmaya mı götürüyordü beni

"Çok değişmişsın yanı gözlerin artık soğuk ve hissiz bakmıhor yada sözlerin insanı yakmıyor alayla değil gerçek bir gülüş saçıyosun sanırım seni adam edicek birini buldun" dedim soru sormamıştım ama onun birini bulma ihtimali canımı fazlasıyla yakmıstı bana baktı kısa süreli sessizliğin ardından

"Evet buldum kendine her şeyi yapmama rağmen benden vazgeçmeye aptal bir kızı buldum sevicek kalbim ona adeta tapıyo ağzından çıkan her kelimeyle buhar olup uçacak gibi hissediyorum öyle seviyorum ki onu sanki damarıma bir iğneyle enjekte etmişler gibi kanımın her zerresinde onu hissediyorum" bu... cidden bulmustu birini hemde benim onu sevdiğim gibi oda başka birini seviyordu yutkundum gözlerimi kaçırdım ağlıycak durumdaydım kalbim onu hissetmiyorum gözümden bir damla yaş aktı ondan tarafa bakmadığımdan bunu görmemişti sanslıydım hemen sildim göz yaşımı kafamı çevirip

"Beni onunla tanıstırmayamı götürüyosun?" bana baktı ağzını actı ama geri kapadı cevap vermedi bu sanırım evet oluyordu gitmek istemiyordum benim o aşık olduğum gözleri kokuyu güven veren kolların başkasını hissetmesi beni mahvedecekti ve ben tam anlamıyla biticektim ona bir şans vermistim ve o bu sansi beni sevgilisiyle yanistirarak mahvediccekti araba durdu tepeye bejzer bir yerdeydik peki kız nerdeydi etrafta kimse yoktu görünürde arabadan inip benim kapımı açtı kaşlarımı catıp ona baktım ve aşşağı indim o tepenin ucuna yürümeye başladı kapıyı kapatarak peşinden gittim ucuna oturup ayaklarını sarkıtmıştı bende onu taklit ederek ayaklarımı sarkkıttım ona baktığımda gökyüzünü seyrediyordu bende seyretmeye başladık kücükken hep bulutları bir şeylere benzettirdim belki tuhaf geliyor size ama ben seviyordum en azindan o zamanlar bunu yaparken mutlu oluyordum

"Ben gittim çünkü babam hastaydı aslında gitmedim onu daha iyi bir hastanede daha iyi bırakılması için götürdüm sizr bunu söyleseydim başta batıkan olmak üzere hepiniz benim yanımda olmak istiyceksiniz hatta sana yaptıklarıma rağmen beni bırakmıycaktınız ama sizin çalısmanız gerekiyodu çünkü ailenize verilmis sozleriniz vardi eğer sizide pesimden sürükleseydim şimdi gidebileceginiz bir üniversite olmıycaktı ve ben her zaman bunun yükünü omzumda hissedicektim bu yüzden sizi terk ettim babam yaklasık bir yıl dayanabildi bir yil resmen baba oğul olabilmistik onca sene sonra bana ilgi göstermişti mevsim o bana bu kadar ilgi göstermişken bırakmak istemedim sonuna kadar savaşmak istedim ama o daha fazla dayanamadı giderken son söyledi söz neydi biliyomusun ?" sustu anlatıklarını sindirmemi bekledi bunlar haklıydı eğer söylemiş olsaydı onu asla yalnız bırakmazdık

"Annen beni bekliyor olum senin yanında olmasakta her zaman izliycez neyi doğru biliyosan kalbin ne diyosa onu yap artık büyük adam gibi durmaya çalışma seninde çocuk olmaya sevilmeye ihtiyacın var izin ver kendine bunu demişti ve bildigim tek sey haklı olduğuydu babam gidişinde 1 ay kendime gelemedim sonra sizi araştırmaya başladım antalyaya gitmiştiniz bende geldim çok eğleniyordunuz gülüyordunuz bensiz mutlu oldugunuzu görmek icimi yaksada en azından birilerimizin mutlu oldugunu düsunüp o gün batıkana mesaj atmistim sonra sen sen o gece ağlayınca çok pisman oldum evet seni izledim demekki dedim aslinda birilerimizde mutsuzmus mutlu gorunmekten guclu gorunmekten ben biktim mevsim o gun anladimki sen ben olmaya baslamistin kendimi sucladım ama hani kumsalda çocugun teki birseyler atiyordu ve sen kahkaha atarak gülüyordun ya nasil kiskandim anlatamam suyla cocugu bogmak istedim o zaman sadece senin gercekten icten kahkaha attiğin ben yokken mutlu mesut yasadiginiz icin sanmistim ama yanilmisim universite kazandiniz ve senin mimarlik kazandigini duyunca sasirmistim bunu okumak istedigini bilmiyordum degismistin artik erkeklerden uzak duruyordun hira seda zeynep yaman yağız ve batıkan dısında hiç kimseyle arkadaşlık kurmuyo gibiydin sonra seda ve hira sana bin turlu kisiyle tanistirdi ve hepsini reddettin tabi sen reddetsende sonralari sana yaklasabilecekleri icin hirpalamis olabilirim tehtidde etmisimdir belki ben artik bu yükü tasımak sizi uzaktan izlememek icin kendi sirketine ortak oldum evet gül sıkma kendini nasıl bi tür manyak kendi şirketine ortak olur dimi ben bile kendime gülüyorum ama babam o sirketti edize bırakmıstı bende o sirketi onun elinden alamazdim en azindan guclestirdim sirketi ve şimdi arabadaki cevabına sıra geldi mevsim hazır mısın?" hazır mıydım bu duyduklarım cidden aptaldım onun bencil korkak oldugunu nasıl düsünmüstüm o giderken bile bizi dusunup gitmisti nalet olsun benden cevap beklediğini gördüğümde kafamı salladım derin bir nefes alıp

"Seni o kişşiyle tanıştırmaya gelmedim mevsim cünkü o kişi zatten sensin seni nasıl seninle tanıştırabilirimki sen benim karanlık yönümün aydığınlığı oldun her batan güneşten sonra çıkan ay ışığım oldun ben bana şanş verdiğin için çok şanslıyım" söylediklerine karşı donup kaldım ne bir kelime edebiliyordum nede kımıldayabiliyordum o ise gözlerime gülen gözleriyle bakıp dişlerini gösteriyordu ve konustugundan beri ilk defa bana bakıp gülüyordu.........

Bana Sevmeyi Öğret(Düzenlendi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin