Gece 3 - 5 nobetinden gelmistim. Tabi normal olarak koğuşa gelip yatmak saat 5 bucugu bulacaktı ve sabah temizliginde yani saat 6 da ayakta olmam gerekiyordu. Bundan kacmak icin kogusun uzak bir bölümünde ekmekçi takımı denen fırıncılarin birinin yatağına hickimseye çaktırmadan uzandim. Uzerimdeki giysilerle uyumaya calisicaktim. Ayaklarim yerde bir vaziyette yatağa uzandim. Ellerimi bağlamış ayaklarımi da çapraz vaziyette ust uste koyup uykuya dalmisim. Bu karabasanin en sevdiği pozisyondur. Kendimi kilit yapmıştım. O da hiç vakit kaybetmeden üzerime çullaniverdi. Kimildayamiyordum. Telepatik yoldan konusmaya başladım.
- yine mi sen geldin
Karabasan hırıltılı bir ses cikararak cevap vermisti. Sanki guluyordu.
- simdi dua okuyacagim ve kacacaksin!
Karabasan yine hırıltılı bir sekilde sesler çıkarıyordu.
-git yoksa dua okuyacagim.
Karabasanin gitmeye niyeti yok gibiydi.
Euzu besmele cekerek okumaya basladim
- kul euzu birrabbin nas!
Karabasan daha bu cumleyi duyduğu gibi kaçmaya başlamıştı. Gözlerimi o anda acabildim. Kara bir gölgenin kapali camdan kaçışını gormustum. Hemde bağıra bağıra kaciyordu. .....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korkunç Hikayelerim ( بسم الله الرحمن الرحيم )
Short StoryTamamıyla gerçek korkunç hikayeler. Bu kitaptaki hikayelerin hemen hemen hepsi benim başımdan gecmistir. Ordan burdan alıntı veya uydurma değildir..
