Geçen iki hafta Zeynep için olumsuzluklarla doluydu. Umutları tükeniyordu.Vakfın tek geliri, şirketten kendi payına düşendi ve maalesef artık bir şirketleri yoktu,dolayısıyla parada yoktu.Vakfı bir ay idare edebilecek nakte sahipti ,pes etmeyeceğini söylesede ,şartlar onu resmen buna zorluyordu .Nehir'in zorlamasıyla bu akşam kulüpteki bir partiye katılacaktı.Kim Nehir'e hayır diyebilirdi ki zaten.Nehir yerlerde olan moralini düzeltmek için günlerdir çırpınıyordu .Hatta bir gün vakfa gelmiş, çantasından çıkardığı bir kumaş topunu masasına koymuştu."Bu ne şimdi Nehir."dedi Zeynep açıkçası hiç oyun havasında değildi. "Sadece açsan ,sorgulamasan bayan depresyon. "Yavaşça ve kuşkuyla açtığı şeyin ,Nehir'in takılarını sardığı fuları olduğunu anlayan Zeynep ,gülümsemesine engel olamamıştı.Nehir bu takılara gözü gibi bakardı .Hepsi hediyeydi çünkü; annesi babası ve abilerinin hatta Zeynep'in hediyeleri bile vardı içlerinde .Nehir bunları birine vermektense ,ölmeyi tercih ederdi .Oturduğu koltuktan ayağa kalkıp sıkıca sarıldı çocukluk arkadaşına. "Nehir sen olmasan ne yapardım ben,şapşal seni hangi filmde gördün bunu." Nehir sanki söylediğine bozulmuş gibi yaparak dudaklarını büzdü,"aşk olsun Zeynep ,ben düşünemez miyim yani,"Fuları toplayıp,Nehir'in çantasına geri koydu. "Ama" diyen Nehir'i susturan Zeynep," bunu teklif etmen bile çok kıymetli, onlar sadece takı değil, senin hatıraların ,hepsi hediye ,sen dünyanın en iyi arkadaşısın ."dedi ve ona sarıldı,sarılışına karşılık veren Nehir,"sen de dünyanın en iyi arkadaşısın, tabii ki benden sonra. "Sahte bir kızgınlık hali takınan Zeynep,"şapşal "dedi .Bu söze takılmayan Nehir'in derdi başkaydı o esnada "Hadi güzellik salonundan randevu aldım,hazırlan Zeynep, çıkalım şu gençliğini emen kasvetli binadan,bu akşamki partide ,çok çok güzel olmalıyız ."deyip neşeyle ellerini çırptı.Gözlerini deviren Zeynep," Hiç parti havamda değilim Nehir ,şimdi kuaför falan çekemem."Ona inanamaz gözlerle bakan Nehir," Farkındaysan bayan doğal güzellik meraklısı, bu bahara merhaba partisi ve Yaman abim de o kasıntı şeyle gelecek, ez onu bebeğim ,senin yanında o kız ancak çaptan düşer." Yaman ve o kız lafları Zeynep'i düşündürse de bunu belli etmeyecekti tabii ki."Of Nehir,saçmalama benim abinle ne alakam var, adamı on yıldır görmüyorum bile,görsem de bir şey değişmez zaten ,hatırlatırım en son gördüğümde bana, koca gözlü sıska deyip duruyordu." Nehir bu kıza inanamıyordu.Allah aşkına aynaya da mı bakmıyordu şapşal arkadaşı,öyle ya hayatı bu vakıf olmuştu ,tüm aileler oğullarını Zeyneple tanıştırmak için çabalarken o kendini güzel bile bulmuyordu.Bu binadan kurtulup birazcık yaşını yaşamalıydı artık ,bunu yapmasını sağlayacak olan sihirli sözleri Nehir gayet iyi biliyordu,Zeynep'i üzecekti belki ama bu gece için o sözleri kullanacaktı ."Zülal teyze yaşasaydı,senin eğlenmeni isterdi, her zaman mutlu olmanı isterdi,"dedi.Zeynep gözlerinin sadece birkaç saniye buğulanmasına izin verdi.Nehir haklıydı.Annesi ölmek üzereyken bile onu düşünmüş ,tek günlük yas demişti .Belkide Nehir'i dinlemeliydi, birazcık eğlenmekten zarar gelmezdi, değil mi?
İki kızı güzellik salonundan alan Yalın kızgındı. Nehir her zamanki süslü püslü haliyleydi de,ya Zeynep o her zaman sade giyinirdi böyle partilerde.O zaman bile ikisini korumak çok zordu, şimdi ise muhteşem görünüyorlardı .Zeynep,beyaz teni ile zıt siyah mini elbisesi, beline kadar uzanan siyah dalgalı saçları ,gözlerinin tüm ihtişamını ortaya çıkaran makyajıyla müthiş görünüyordu.Bunun için Nehir'i boğmak istiyordu.Kesinlikle emindi,Zeynep'in bu hali kardeşi olacak o cadının başının altından çıkmıştı. Parti mekanına geldiklerinde kapıyı açan vale bile kızları görünce, bir an baka kalmıştı, sahte öksürük sesiyle çocuğu kenara itip ,Zeynep ve Nehir'i kollarının arasına hapsetmeden önce, şaşkınca bakan çocuğa arabanın anahtarlarını fırlattı. Zorda olsa anahtarları havada yakalayan genç vale, işine geri döndü .Binaya giren merdivenleri çıkarlarken, gazeteciler resim çekmekle meşguldü .Yalınsa iki kızı tembihlemekle: "kural bir, yanımdan ayrılmak yok, kural iki bensiz dans etmek yok. Kural üç o saçma arttırmaya katılmak ,asla yok." "Ama abi...." diye itiraz eden Nehir'i dinlemeden devam etti Yalın," Geçen sene başkasıyla yemeğe çıkma diye tam 100.000 TL bağış yaptım küçük cadı ,sen benim düşmanım mısın ?"onların bu haline gülen Zeynep, Yalın'ın onun için söylediği sözler sebebi ile onun yanağına bir öpücük kondururken ,onları uzaktan izleyen Yaman'ın, koyu kahve gözlerinden geçen şaşkınlığı üçü de görememişti."Bak Zeynom'a geçen sene vizesi var diye ,partiye bile gelmemişti, akıllı kızım benim,"Tam dudaklarını Yalın'ın yanakları dan çekmişti ki ilerideki masada onlara neşe ile el sallayan Nil teyzesini farketti.Uzun zamandır onu görmüyordu.O kadar fazla sorunla uğraşıyordu ki ,annesinin gidişinden sonra onun sıcaklığının gölgesini bile olsa bulduğu tek yer Nil teyzesinin kollarıydı. Yalın'ın tutuşundan sıyrılıp ,Nil teyzesinin olduğu masaya hızla yürürken, kısa eteğinin kabarık kesimi, onu izleyen bakışlara yürek hoplatan bir manzara sunuyordu .Yaman artık şirkette Yalın'ın yanında gördüğü kızın kim olduğunu biliyordu, Zeynepti bu .Ayağa kalkmış annesinin, kıza içtenlikle kollarını açışına şahitlik ediyordu oturduğu yerden. Tabii ki yanındaki Melis de kendisine soğuk davranan Yaman'ın annesinin ,o gün şirkette gördüğü kıza samimiyetle kucak açmasına bozulmakla meşguldü.Hızla yaklaştığı kadına tüm içtenliğiyle sıkıca sarıldı,Zeynep."Nil teyzem ,çok çok özledim "diyen Zeynep'e aynı içtenlikle karşılık verdi Nil hanım..Ona annesi gibi hitap eden daha doğrusu etmesine izin verdiği tek kişiydi"Bahar gözlüm ben de seni özledim ,nerelerdesin sen ,kızgınım ben sana." Kollarından çıktığı bu güzel kadının gönlünü almasını da iyi bilirdi Zeynep ,kıyamazdı ki ona Nil teyzesi.Başını hafif yana eğip, masum masum baktı önce"Sen bana kıyamazsın ki "deyip tekrar girdi az önce çıktığı kolların arasına.Saçlarını okşayan kadından Nehir ve Yalının gelişiyle ayrıldı "Bozuluyorum ha "diyen Nehir'i" gel küçük farem gel "deyip kollarına aldı Nil hanım.O esnada da Zeynep ,masanın baş köşesinde oturan Yakup Bey'in sandalyesinin arkasından eğilip boynuna sarıldı ve yanağına içten bir öpücük bıraktı,bu beni affet demenin Zeynepçesiydi ,adamın yarım gülümsemesini görünce affedildiğini anladı Zeynep ,Yakup bey zaten duygularını çok az belli eden bir adamdı ki Zeynep kendisine değer verdiğini bilirdi.Hala ayakta olan Nil hanım, Zeynep'in ellerini ellerine alıp bir adım geriye çekildi.Kızı tepeden tırnağa süzüp" Çok güzel olmuşsun bahar gözlüm,iyi ki geldin." dedi. "Vallahi anneciğim ,zorla getirdim ,zorla giydirdim, zorla süsledim."dedi Nehir büyük bir gururla.Çoktan masadaki yerine oturan Yalın ağzının içinde "iyi halt ettin."derken yeni fark ettiği Melis'e sadece bir baş selamı vermekle yetindi .Sonra annesi Yaman'a dönerek" Oğlum, siz Zeyneple yıllardır görüşememiştiniz değil mi?" dedi .Yaman sandalyesinden kalkıp ,tam Zeynep'in karşısına geçti,yıllar sonra iki genç birbirlerine ne söyleyeceğini bilmeden öylece bakarken ,Nil hanımın sahte öksürüğüyle, Zeynep biraz toparlamıştı kendini, karşısındaki ne yazık ki hala kalbini delice attıran adama sakin çıktığını umut ettiği sesiyle " Merhaba Yaman ,"dedi ve tokalaşmak için elini uzattı.Yaman ,Zeynep dahil hiç kimsenin beklemediği bir şey yaptı.Kızın ona uzattığı eli tutup, kızı resmen kendine çekti ,bu ani çekişi beklemediği için Zeynep, Yaman'a adeta yapışmıştı. Yaman'ın kolları onun belinde sarılı kalırken, Zeynep kendi ellerini nereye koyacağını bilemez bir halde, şaşkın şaşkın donakalmıştı ki ,Yaman'ın sözleri ondan neden uzak durması gerektiğini tekrar ve tekrar hatırlattı Zeynep'e ,"Ne haber sıska, büyümüşsün." kollarından ve kokusundan dahası büyüsünden kurtulmasını bu sözler kolaylaştırmıştı.Kollarından çıkınca sıska lafına bozulsa da ,buna ağlayan o küçük kız değildi artık.Yüzünü buruşturup ,"Keşke sen de azıcık büyümüş olsaydın, Yaman."deyip Yalın'ın yanındaki boş yere oturdu.Kızgın olduğunu anlayan Yalın, Zeynep'e yaklaşıp," Bozulma hemen, dumur oldu seni görünce, ondan saçmalıyor işte, klasik Yaman Tezcan olayları." sonra her zaman yaptığı gibi yine Zeynep'in yüzüne dökülen saçlarını kulağının arkasını sıkıştırırken,onları izleyen Yaman,ikisinin yakınlığından neden hoşlanmadığını kendi bile anlamamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk;Kül,Duman
General FictionAşk yüreğimdeki bir kelebek oradan çıksa ve senin omzuna konsa biliyorum tek gün bile yaşatmazsın onu.Bu yüzden hapsettim onu en kuytularıma senin aşkın için senden bile çok uzaklara.......