BÖLÜM 2

2K 435 166
                                    

     (bu bölümü okurken multimedyadaki müziği dinlemenizi tavsiye ederim :) )

         Tavandan yüzüme damlayan su tanelerinden sonra gözlerimi açtığım gibi panikle ayağa kalktım. Birden çok hızlı kalkmış olmalıydım ki başım dönmeye başladı. Destek almak amaçlı sırtımı duvara dayadığımda soğuk ve nemli duvar benim sıcak sırtıma işlerken etrafıma bakınıyordum  ki bacaklarım beni daha fazla taşıyamadı ve olduğu yere çöktüm, hıçkırarak ağlamaya başladım.

      Buğulanan görüşümü netleştirmek için gözyaşlarımı sildiğimde üzerimd kendime ait olmayan kanlı ve çamurlu beyaz elbiseyi fark ettim. En son Sarah' la partideyken üzeride bu elbise yoktu. Bunu düşünürken elim istemsizce boynuma gittiğinde hissettiğim keskin acıyla yaşadığı son olayları hatırladım. Bunun sonucunda " Buradan çıkmam lazım" deyip koşmaya başladım.

       Koştum, buraya nasıl geldiğimi  ya da bu karanlık tünelden nasıl çıkacağımı bilmeden tüm hayatım buna bağlıymış gibi durmadan yorulmadan koşmaya devam ettim. 

       Kalbim ve nefesim tek bir bütün olmuş şekilde atmaya başlarken kurumuş dudaklarımın  arasından "Beni buradan çıkartın" diye bağırdım. Ama aldığı tek yanıt ise etrafında yankılanan kendi cılız sesim oldu. Kendinimi sakinleştirmeye çalışırken artık gözlerimin de karanlığa alışmış olduğunu anlayınca etrafımı inceleyip bir çıkış yolu aramaya başladım. İleriden gelen beyaz bir ışık hüzmesi görünce oraya doğru hareket ettim. Işığı takip ederek çıkış yoluna ulaşmaya çalışırken zihnimde yankılanan bir kelimeyle olduğum yerde donakaldım, kendi kendime tekrar ettim: "ÖLÜYORUM" . Histerik bir şekilde kahkaha attım.Bu kelime zihnimde yankılanırken ellerimi saçlarımın arasına daldırdım.

     "Ne garip ölüm 4 harf 2 heceden oluşan ama hiç bir insanın kendine yakıştıramadığı bir kelime ve ben şimdi bunu yaşıyorum. Sanırım çoğu insanın ölürken gördüğü beyaz ışık bu olsa gerek."

      Işığa doğru hareket etmeye başlarken son bir kez daha karanlık tünele baktım ve tekrar o ışığa doğru hareket ettim.

      "Şu an anlıyorum ki ben ölümden korkmuyorum tuhaf ama gerçek diyorum" alaycı bir şekilde gülmeye devam ederken. Işık daha da güçlenip beni içine çekerken etrafımda anlamlandıramadığı yankılar oluşmaya başladı. Yankıların şiddeti artarken fısıltı halinde kulağıma ulaşan "İyileşeceksin" kelimesini duymamla tam anlamıyla şok oldum.



Bu bölümü canım kankamın kankasıkubracimen5015 ithaf ediyorum :)

SİYAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin