Bölüm 24 **Ve Perde Kapanır**

371 41 22
                                    

Bahar B.A

Sabah boynumu gıdıklayan dudaklarla uyandım. Gözlerimi açmak istemiyordum. Aklıma birden gece yaşananlar dolmuştu ve ardından kasıklarımdaki ağrı dün gece yaşananların doğru olduğunu ıspatlıyordu. Ben dün gece sevdiğim adamın olmuştum. Pişmanmıyım? Hayır!  Ben Rüzgara güveniyorum o beni yarı yolda bırakmazdı. Yavaşça gözlerimi araladım ve o an Rüzgarın ışıl ışıl parlayan gözleriyle karşılaştım.

R: Günaydın prenses.
B: Gü-günaydın.

Kahretsin kekelemiştim. Rüzgarın gülümsemesi dahada genişledi.

R: Nasıl hissediyorsun?
B: Ne, ne gibi?

Kızarmadım, resmen mor patlıcana döndüm. Rüzgar yavaşça bana yaklaştı .

Hemen ona sırtımı döndüm, bana sarıldı ve beni kendine çevirdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hemen ona sırtımı döndüm, bana sarıldı ve beni kendine çevirdi. Ellerimle direk yüzümü kapattım.

B: Ya Rüzgar gitsene ya çok utanıyorum.

Yavaşça ellerimi yüzümden çekti ve gözlerimin içine baktı.

R: Benden utanma... Yada boşver utan böyle daha tatlı oluyorsun. Hem dün gece hiç utanıyor gibi değildin.
B: Rüzgarrrrrr
R: Seni seviyorum utangaç hatun.    

Ve dudaklarıma yapıştı. Rüzgar dudaklarımdan biras ayrılıp bu sefer beni cidden yerin dibine sokacak soruyu sordu.

R: Canını çok yaktım mı?
B: Rüzgar konuşmayalım bu konuyu lütfen.
R: Tamam prenses sen nasıl istersen. Ben aşağı iniyorum, sende duş al gel.

Rüzgar dudaklarıma bir öpücük bırakıp kalktı yataktan. Yerde duran t-shortü alıp üzerine giydi ve tekrar bana döndü.

R: Giymen için birşeyler ayarladım, banyodalar.

Kafamı tamam anlamında salladım. Yataktan kalkmak için Rüzgarı odadan çıkmasını bekledim. Odadan çıkar çıkmaz çarşafı üzerime sarıp çıktım yataktan. Hemen koşar adım banyoya girdim.

Ilık bir duş aldıktan sonra Rüzgarın giymem için bıraktığı eşyaları giydim üzerime. Ilık duş almama rağmen kasıklarımdaki sızı hala geçmemişti. Off napıcağımıda bilmiyorum. Ağırımı umursamamaya çalışırken aşağı indim. Salonda kimse yoktu. Gelen tabak çanak sesini takip ederek mutfağa girdim. Rüzgar omlet yapmakla uğraşıyordu, kahvaltı masası da hazırdı.

B: Yardım etmeme gerek varmı?
R: Hayır buda oldu zaten, sen geç otur.

Rüzgar tavayı ocaktan alıp bana yöneldi.

R:Seninki sade omletti dimi?

Kafamı olunlu anlamda sakladım.
Oturmuş keyifli bir şekilde kahvaltı ediyorduk ki Rüzgarın sorusuyla şaşırdım.

R: Bahar... Iıı dün geceden dolayı pişmanmısın?
B: Bak  Rüzgar eğer bir gün bana yalan söylersen, beni anlatırsan seni affetmem. Hayır pişman değilim ve lütfen beni uyandırmaktan vazgeç.
R: Tamam tamam sen nasıl istersen.
B: Şey dönsek mi artık, Asya ve Su merak etmiştir.
R: Ben bu günü burda geçiririz diye düşündüm. Hem eminim Suyun keyfi yerindedir Asyayı saymıyorum bile.

OF! Yine mi Sen?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin