Bölüm. 26

5.1K 292 11
                                    

Genç kız sesin geldiği yöne doğru döndü. Asrın siyahlara bürünmüş, dağınık saçları alnına düşmüş, ağzında bitmek üzere olan sigarasıyla kızın hemen arkasında duruyordu. Gözlerinde ki yorgunluk net bir şekilde anlaşılıyordu. Tüm gece uyumamış  kızı her yerde aramıştı ama elinde sadece kocaman bir hiç kalmıştı. Sinirliydi. Hemde fazlasıyla.

Nara ayağa kalkıp çocuğa doğru çevirdi bedenini. Bakmaya doyamadığı o yeşil gözlerine kilitledi gözlerini. Genç adam dudaklarında sıkışıp kalan sigarayı ince parmaklarına alıp yere fırlattı. O'da kızı taklit ederek kendini iri  gözlere haps etti. İki genç bir süre konuşmadı. Biliyorlardı ki ikisi de birbirlerine fazlasıyla kızgın ve kırgındı. Hak etmedikleri şekilde cezalandırmıştı genç kız Asrın'ı. O'nsuz bırakmıştı. Kos koca bir gün o'nsuz kalmıştı çocuk. Bu durumu umursamaması gerekirken o, gururunu ayağıyla ezip kabullenmişti çirkinini kaybetmekten korktuğunu. Haklı olabilirdi. Ama en azından nerde olduğunu bilmesi gerektiğini düşünüyordu genç adam. 'Asrın KARA'nın zaafı ' damgası basılmışken alnına ortalıktan bir anda kaybolması berbat bir duygu karışımı yaşatmıştı ona. Korku, öfke, kırgınlık... hepsi iç içe geçmişti.

"Neredeydin? " Sessizliği genç adam bozdu. Biraz daha gözlerine baksaydı kızın, dayanamayıp pes eder ona sıkıca sarılabilirdi. Bunun olacağını biliyordu o yüzden konuşmayı seçmişti.

"Benimleydi." Nara cevap vermek için dudaklarını aralamıştı ki Giray bir anda belirmiş kızın yerine  cevap vermişti. Asrın'ın gözlerinden neredeyse ateş fışkıracakmış gibi hissetti Nara. Hem haber vermeyişi hemde Giray da kalması onu çok ama çok kızdırmış olmalıydı.

"Bende kaldı dün gece." Giray genç adamın öfkeyle sıkılmış yumruk şeklini alan eline baktı. Dudağı sinsice yukarıya doğru kıvrıldı. Nara ise çıkabilecek  kavga için kendini hazırlıyordu. Arsın'ın yumruğunu Giray'ın suratına indirmesine ramak kalmıştı. Derin bir nefes alıp gözlerini bir süre kapalı tuttu. Sakinleşmesi için bekledi bekledi ama Giray'ın her nefes alışında öfkesi ikiye katlanıyordu. Bir gün bu çocuğu öldürüp sonra da hapishanede keyifle yatacaktı. Gözlerini yavşça araladığında iri gözlere takılı kaldı. Hepsi bu inatçı keçinin suçuydu. Tek yapması gereken babasıyla konuşmak. Ama o kaçıp gitmeyi seçmişti.

Hiç düşünmeden kızın bileğini kavradı ve okulun çıkışına doğru yöneldi. Nara bileğini kurtarma çabasına girmeden genç adamı takip ederken Giray  ani bir hareketle kızın diğer kolunu tutarak iki gencinde durmasını sağladı. Asrın gözlerini önce kızın kolunu tutan ele sonra da o elin sahibine çevirdi. Öfke sınırının sonuna gelmişti artık. Bu çocuk haddini fazlasıyla aşıyordu. Sert yumruğunu çocuğun yüzüne indirdi. Giray aldığı darbe nedeniyle geriye doğru savruldu. Nara dudaklarından kopan küçük çığlığa engel olamamıştı.

"Ona her dokunduğunda canını yakıcam." Giray sol eli ile yüzünü tutup genç adamın söylediklerine karşı sırıttı. Asrın arkasını dönüp kızla beraber hızlıca okulun çıkışına doğru ilerledi.

****

Mekandan içeriye girene kadar genç adam kızın elini bırakmak bir yana dursun parmağını dahi gevşetmemişti.  Kaçıp gitmesinden öyle korkuyordu ki üzerine kapıyı kilitlemeyi dahi düşünmüştü. Ama bunun fazla olacağını bildiği için sadece düşünmekle yetinmişti. Hem hangi sıfatla yapacaktı bunları. O'nun hiçbirşeyi değildi ki.

Patronuyum. Evet ben onun patronuyum.

Düşüncelerinden sıyrılmak için kafasını iki yana doğru salladı. Daha sonra koltukların olduğu tarafa doğru yöneldi. Kızı hızlı bir şekilde koltuğa fırlattıktan sonra hemen ortada duran sehpanın üzerine oturarak dirseklerini dizlerine dayadı. Gözlerini en sevdiği kahve gözlere dikti.

SİYAH (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin