Bölüm. 33

4.6K 217 22
                                    

"Hadi artık, biran önce gidip alın şu malzemeleri."

Asrın'ın sitemli söylenişi Cem'i harekete geçirmiş, ceketini aceleyle giymeye çalışıyordu. Oturduğu yerden hızla kalkıp iki saatten beri Asrın ile gitmeme konusunda tartışan Giray'ın kolunu kavrayarak zorda olsa dışarı çıkarmayı başardı. Eda da ardı sıra çıkıp peşlerinden gitti. Genç adam uzun uğraşları sonucunda kızla yalnız kalmanın verdiği heyecanla nefesini dışarıya üfleyip yukarıda olan Nara'nın yanına gitmek için merdivenleri tırmandı.

Yukarıya çıktığında Nara'nın bulunduğu odadan yankılanan kulak tırmalayıcı ses ile yüzünü ekşitdi. Kapıyı çalmadan direk odaya daldığında koltukta oturmuş kucağındaki gitarla kendisine bakan bir kızla karşılaştı.

"Nereden buldun onu?" Diye sordu kapıyı ardınca kapatıp kıza doğru yürürken.

"Dolabın üstündeydi."dedi ve tekrar çalmaya çalıştı genç kız. Ama bu çabasıda diğerleri gibi boşa çıkmıştı. Asrın, bu iğrenç sese daha fazla katlanamayacağına kanaat getirdiğinde tek bir hareketle gitarı kızın elinden kapıp durmasını sağladı.

"Böylesi daha iyi."dedi ve kulağını ovuşturdu.

"İğrenç çalıyorsun." Kafasıyla kıza kaymasını işaret edip kendisi için açılan yere oturdu.

"Gitar çalmayı çok istedim. Ama hiç fırsatım olmadı."dedi Nara çocuğa bakarak. Asrın yeşillerini kıza çevirip güzel yüzüne baktı bir süre. Masum bakışları yine devreye girmiş çocuğu ele geçirmeye başlamıştı yavaş yavaş.

"Sana öğretebilirim."diye yanıtladı onu yumuşak bir sesle. Genç kız çocuğun teklifi ile heyecanla ona doğru biraz daha yaklaştı.

"Gerçekten mi?"

Çocuk kafasıyla onayladı ve kolunu kızın omuzundan geçirerek gitarın tellerine yerleştirdi parmaklarını. Nara ise heyecanlı bir şekile iki elini gitarın üstünde yumruk şeklinde birleştirmiş bir vaziyetde oturuyordu. Çocuğun ince uzun parmakları dans edercesine tellerin üzerinde dolaştığında kulaklarına dolan melodiyle gözlerini kapadı genç kız. Gitar sesini kendini bildi bileli severdi. İçinde çalmayı isteyen heves hiç kaybolmamıştı. Nedense çalmayı delice istemesine rağmen bir türlü fırsat bulamamıştı. Çocuğun kısa müzik şöleni bir kaç tel oynatmasından sonra bittiğinde kız da aynı anda aralamıştı gözlerini.

"Çok güzeldi."dedi iri gözlerini genç adama çevirerek. Asrın'ın kızın gözlerinde gördüğü pırıltı dudaklarının kıvrılmasına neden olmuştu. Onu mutlu etmek bu kadar kolaydı işte. Janjanlı, pahalı hediyelere gerek yoktu. Ya da iki insan büyüklüğündeki oyuncak ayılara. Sadece bir güzel söz ve sarılmak yetiyordu iri gözlerini mutlulukla parlatmaya.

"Şimdi parmaklarını şuraya yerleştir."dedi ve kızın elini tutarak gitarın tellerine yerleştirdi.

"Tırnağın uzun olduğu için çalmanın daha kolay olur. İşaret parmağın üst telde dursun." Diğer elini de kavrayarak gitarın başındaki tellere yerleştirdi.

"Sol işaret parmağın ise bu telin üzerinde dursun." Parmaklarını tek tek olması gereken tellerin üzerine yerleştirdikten sonra kendi elini de kızın elleri üzerine koydu.

"Benimle birlikte hareket et." Diyerek tellere dokunmaya başladı. Nara da çocuğun parmak hareketlerine uyarak çalmayı denedi. Odayı katlanılabilir melodi doldurduğunda gençlerin yüzünde küçük tebessüm oluşmuştu. Kız gitar çalabilmenin verdiği heyecan sayesinde hızlanmak istese de genç adam sakin bir tavırla oynatıyordu telleri. Çalma faslı sona erdiğinde Asrın gitarı yere bırakıp ayağa kalktı.

SİYAH (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin