14

3.4K 303 69
                                    

İyi okumalar ^^

***


Jungkook karşısında ki bedenin yalan söylediğine adı gibi emindi. Başka bir yalan bulamayıp bu saçma sapan bir kurguyla karşısına gelip onu kandırmaya çalışması tamamen aptallıktı. Ne sanıyordu kendisini ? Masum görüntüsünün altında bir şeytan yattığına yemin edebilirdi. Şimdilik ona inanıyormuş gibi yapıp işin gerçeğini öğrenecekti.

"Adım ne demiştin?"

"Jimin"

"Pekala Jimin benim ufak bir işim var. Ben gelene kadar sakın bir şey yapmaya kalkma. Anladın mı?"

Jimin alfasına baş sallarken Jungkook çoktan dolabından kıyafetlerini alıp odadan çıkmıştı. Kendini olmayacak bir hayale inandırdığı için çocuk gibi hissediyordu. Alfası onu giydirirken nefesinin kesildiğini hatırladığında heyecanla yerinde kıpırdandı. En küçük bir dokunuşla kendisini bu kadar kaptırdığı için salak olmalıyım diye düşündü.

Alfa kendisinin çenesini sanki düşmanmış gibi sıkarken verdiği acıyı değilde onu taşırken ve giydirirken gelen heyecanını dile getiriyordu. Fiziksel acı hâlâ kendini belli edermiş gibi sızlarken yanında getirdiği ruhsal acı onun önüne geçmeyi başarmıştı. Bir aptal olduğu konusunda emin olurken bir taraftan da aşık olduğuna emin olmuştu.

Aptal aşık...

***

Jungkook kendine verdiği tatilin bu şekilde heba olmasına öfkeliydi. Sürü evinin boş olduğunu bildiği için adımlarını Namjoon'un evine yönlendirdi. Taehyung yeni evlenmişti ne kadar onun yanına gidip rahatsız etmek istese bile bundan son anda vazgeçti.

Yolda yürürken kendisine bakmamaya çalışan Hoseok ile olduğu yerde durdu.

"Hoseok."

Beta derin bir nefes vererek durdu ve alfaya baktı. Onu aldattığı için kendisini çok kötü hissediyordu. Yüzüne bakmaya doğru düzgün cesareti yoktu.

"E-fendim."

"Neyin var? Kötü görünüyorsun."

Beta olduğu yerde titredi. İçinden bir pot kırmamak için dualar ediyordu.

"Bir şeyim yok sadece biraz hasta hissediyorum."

"Hasta olman benden kaçman için bir sebep değil."

"K-açmıyordum."

"Seni evden o şekilde yolladığım için bana trip mi atıyorsun yoksa?"

Hoseok ona trip atmaması gerektiğini çok önceden anlamıştı. Yetişkinliğe girdiği gün kendisini alfanın koynuna bir karşılık beklemeden atmıştı. Babası aralarından erken ayrılmıştı ve küçük beta yalnız kalmıştı. Onunla ilgilenen alfanın kollarında ki sıcaklığa güvenip bundan sonra yalnız kalmayacağını umarak gitmişti. Fakat işler beklediği gibi gitmemişti.

"Ne haddime alfam."

"Yerini bilmene sevindim beta."

Ağlamak istemiyordu. Derin bir nefes alıp gözyaşlarını içine gönderdi. Bir sürtük olduğu herkes tarafından yüzüne vuruluyordu.

"Düğünde Yugyeom ile ne konuşuyordun?"

Beta şaşkınlıktan ağzını bile açamamıştı. Nerden biliyordu?

"Ağzını açmadığına göre önemli olmalı. Yugyeom bana anlatacaktır."

Alfa son sözlerini söyleyip giderken arkasında tedirgin bir beta bırakmıştı. Hoseok korkudan ağlayarak Yugyeom'un evine doğru koşmaya başladı.

Bodiless | Jikook ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin