13

3.2K 308 76
                                    

İyi okumalar :)

***

Jungkook karşısında gördüğü çıplak beden ile donup kaldı. Kendi sürüsünden biri olsaydı anında tanırdı ama ilk kez gördüğü bu omega neyin nesiydi böyle?

Kendisini ilk kez görmüş olsa bile tanıdık olduğu koku yeniden başını döndürmeye başlamıştı. O günden sonra omeganın feromon kokusu aklından bir an olsun silinmemişti.

Yavaşça yerde ki bedene doğru adımlarken kanepesinin üzerinde ki ufak battaniyeyi alıp ona doğru fırlattı.

Jimin yüzüne gelen battaniyenin yumuşak yapısını hissederken üstünü örtmeye çalıştı. Bu zamana kadar gördüğü kimse çıplak bir şekilde dolaşmıyordu. Kendisinin de böyle dolaşması yakışık almazdı.

"Kimsin sen?"

"Evimde ne işin var?"

Jimin kendisine sorular sorulduğunun farkındaydı ama cevaplayacak güçte olduğunu hissetmiyordu. Ilk karşılaşmalarının her zaman farklı bir şekilde olmasını hayal etmişti. Bu durumda olmayı kesinlikle kendisi istememişti.

"Dilini mi yuttun?"

"Siktiğimin ağzını aç ve bana bir cevap ver."

Hayallerinin alfası ona bu kadar kaba davranırken küçük bedenden gözyaşları dökülmeye başlamıştı. Konuşmak istiyordu ama nasıl konuşacağını unutmuş gibi hissediyordu. Atan kalbini saatler önce hissetmeye başlamıştı ama bu kadar çabuk acımaya başlayacağını düşünmemişti.

"Beni çıldırtmak mı istiyorsun?"

"Bir sürtük gibi evimde neden olduğunu soruyorum sana ve sen aptal gibi yüzüme bakmaya devam ediyorsun."

Jimin'in ağzından ufak bir hıçkırık kaçtığında anında eliyle ağzını kapattı. Alfası ona haketmediği şeyler söylüyordu. Ne demesi gerektiğini bilmiyordu ki ? Anlaşmadan bahsetse inanmazdı. Zaten onu sürtük olarak görürken üstüne birde aptal olarak görmesini istemiyordu.

"Ağlayıp da bana masum numarası yapmaya çalışma sakın aksine daha çok bir orospuya benziyorsun."

"Bana zorluk çıkarmayı bırak ve konuşmaya başla."

Hâlâ karşısında konuşmamakta direnen bedenle sinirlerinin katlandigini hisseden alfa hızla Jimin'e doğru atılıp koluna asıldı. Ayağa kaldırmasıyla düşen bedeni umursamadan kapıya doğru sürüklüyordu.

"Sana konuşman için şans verdim ama sustun şimdi ya konuşursun ya da seni öldürürüm."

Kapıyı açıp sürüklediği bedeni ileriye doğru fırlattı.

Jimin'in ağrıyan kalbinin yanında birde bedeninin acısıyla daha fazla ağlamaya başladı. Asla masum düşüncelerini yaşayamayacaktı. Asla alfası onu kabul etmeyecekti.

Jungkook korktuğundan dolayı daha fazla feromon salgılayan omeganın çenesini kavrayıp son gücüyle sıkmaya başladı. Küçük eller onu durdurabilirmiş gibi kendi ellerinin üstünde geziniyordu.

"D-dur."

"L-lü-lütfen."

Alfa kulağına dolan ince sesle birlikte ellerini çekti. Omeganın çenesi fazlasıyla kızarmış yakında oraya yerleşecek olan morartıların haberini vermeye başlamıştı.

"Demek konuşabiliyorsun. Bu kadar çabuk pes edeceğini düşünmemiştim daha fazla işkence yöntemlerim vardı."

Jimin çenesinin ağrısıyla daha fazla titrerken sonunda konuştuğu için şükürler ediyordu. Ilk aşkı onu dövmüştü ve hayal kırıklarıyla birlikte ona bakmaya devam ediyordu.

"Kimsin sen?"

"Jimin."

"Evimde ne işin vardı?"

"Orası benim evim."

Jungkook duyduğu şeyle birlikte kahkalar atarken sesi tüm ormanda yankılandı.

"Karşında çocuk mu var senin ? Ne saçmalıyorsun?"

"Doğruyu söylüyorum lütfen inan."

Jungkook omeganın naif sesi ve harika kokusu ile kendini tutmaya çalışırken yalanları buna engel oluyordu. Kendisinden zayıf birine işkence etmeyi sevmezdi ama bu aptal omega bunu yapması için yalvarıyordu âdeta.

"Bu kulübe benim seni küçük yalancı. Bir başkası olsaydı bu sürtük numaranı yiyebilirdi ama bana sökmez."

Jimin kendi bedenine sahip olmanın heyacanını yaşayamazken yeniden görünmez olmayı diledi. O zamanlar her şey daha kolaydı. Alfası kendisini bu kadar kırmıyordu.

"Yalan söylemiyorum cidden ben burada doğmuşum."

"Yani?"

Yıllardır burada yaşadığını söyleyemezdi. Acilen bir yalan bulması ve kendini kurtarması lazımdı. Alfasının dediği gibi yalancı olacaktı fakat gerçeği söyleyemezdi.

"Ben hafızamı kaybettim. Sadece bu kulübede doğduğumu ve adımı hatırlıyorum."

Jimin kendi kendini bulduğu yalan için tebrik ederken alfanın bakışları bunu kesmeyi başarmıştı.

"Nereden geldin? Siktir sana inanmıyorum."

"Ben yemin ederim hiçbir şey hatırlamıyorum uyandığımda evindeydim."

Esen rüzgar alfayı bile titretirken çıplak bedende gözlerini gezdirdi.

"Kalk içeriye girelim."

Jimin alfanın yumuşamış sesi ile mutlu olurken aklına takılan şeyle olduğu yere çakıldı. Bu beden ile ilk seferiydi ve neyi nasıl yapacağını bilmiyordu. Bu zamana kadar ruhuyla oradan oraya süzülmüş hiçbir şeyi deneyimlememişti. Yeni doğmuş bir bebekten farksızdı...

"Şey ben bilmiyorum."

"Neyi?"

"Nasıl yürümem gerektiğini bilmiyorum."

Alfa karşısında ki cılız bedene bakarken içinden lanetler etmeye başlamıştı. Bir lider olarak sorumluluk almalı ve her şeyi rayına oturtması gerekiyordu.

Yerde ki bedeni saniyesinde kucağına alıp evin içine doğru adımlamaya başladı. Jimin'in çenesinde ki kızarıklığın yanında birde yanağında oluşmaya başlayan kızarıklıklar eklenmeye başlamıştı.

Alfa odasına vardığında kucağında ki bedeni bir çuvalmış gibi yatağına fırlattı. Battaniyesi aşağıda düşmüş ve yeniden çıplak kalmıştı. Dolabında ki düz bir tişörtü alıp onuda yüzüne fırlatmıştı.

Jimin elinde ki şeye bakarken farklı şekillerde kafasından geçirmeye çalışıyordu. Ama her denemesinde yanlış sonuçlar alıyordu.

"Giyinmeyide mi bilmiyorsun yani?"

Omeganın onaylar bir şekilde kafa sallamasının ardından derin bir nefes alıp yeniden oraya doğru adımladı. Tişörtü düzgün bir şekilde giydirirken eline çarpan pürüssüz beden ve omeganın kontrolsüz bir şekilde feromon salgılaması akıl sağlığına pek iyi gelmemişti.

"Çok temizsin buraya kadar seni başka biri getirmiş olmalı. Ayrıca yürüyemiyorsun."

Tüm gerçeği anlatmak istese bile yeniden sessiz kalmaya devam etmişti. Elinden başka bir şey geleceğini zannetmiyordu.

"Yani hiçbir şey hatırlamıyorsun?"

"Evet."

"Bizim sürüden olamazsın yarın çevre sürülere haber vermeye başlarız."

Jimin içinden gülmek istese bile tepkisiz kalmaya çalıştı. Alfası hiçbir şey öğrenemeyecekti...

***

Bodiless | Jikook ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin