15

26.2K 1.7K 296
                                    


Güneşi zor gören bodrum katında gözlerini açtığında ilk defa bundan rahatsız olmadı genç kız.

Üzerindeki uzun geceliği çıkarıp hızla soluk renginden her fırsatta şikayetçi olduğu gri elbisesini geçirdi.

Grace'den bile erken uyanmış olmalıydı.

Kahvaltı için hazırlık yapmaya başladı.Aklı iki gün öncesine kadar yaşadıklarıyla doluydu.

Ve Monroe'nun konuşmasıyla..

Kalan hayatını huzurla geçirmekti tek isteği.
Ne birinin kalbini fethetmek ne de birine aşık olmak istiyordu bundan sonra.
Monroe haklıydı,Anna duygular konusunda fazlasıyla bencildi.

"Brad şu an ne yapıyordur acaba?" diye düşündü bir an.

Ya da mektubu okuduğunda "o kadın" ne yaptı?

Kafasındaki düşünceleri hızla kovup İngiltere'yi bir daha düşünmeyeceğine dair söz verdi kendine.

Artık İskoçya'daydı ve burasının evi olduğunu kabullenmişti.

3 gün önce

Kraliçe Maria'nın Brad'e tahsis ettiği malikanede uzun zamandır beklediği kavuşmayı gerçekleştiremedi orta yaşlardaki bu güzel kadın.

Sarayında merakla gelecek haberi beklerken önce Brad gelip çekinerek Anna'yla olan yakınlaşması dahil her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlatmıştı.

Kraliçe açık bir onay vermese de bu konuyu sonra tartışacaklarını söylemiş kocasına haber verdikten sonra yanına birkaç güvendiği askerini alıp saraydan ayrılmıştı.

Kocası kral bu durumdan hoşnut olmasa da sesini çıkarmıyor,karısının mutluluğu için elinden geldiği kadar susuyordu.

Yine de asla o kızı kabul etmeyi düşünmüyordu.

Kendinden bile kıskandığı karısının başka bir adamdan olan kızını sarayında görmek isteyeceği en son şeydi.Bu konudaki kesin kararını vermişti.

Oğulları görüşebilirdi elbette ama kral kızın yüzünü dahi görmeyi kabul etmeyecekti.

Kraliçe Maria bu konuda kimseye baskı yapmadı.Oğullarına durumu anlattığında sarayda yer gök inlese de sonradan annelerinin kararına saygı duyup karışmamaya karar verdiler.

Kızı bir abla olarak kabul etme fikriyse onlar tarafından reddedilmişti.
Büyük çocuğu Edgar daha ılımlı olsa da babasına uyacağını söyleyerek tarafını seçmişti.

Maria her şeyi halletmiş olmanın verdiği mutlulukla kızına kavuşacak olmanın heyecanını yaşarken,Brad'in Anna'yı götürmesi için tahsis ettiği malikanede kimseyi bulamadı.

Brad başta "Arkadaşlarını görecekti,hala dönmemiş olmalı" dese de ortadan kaybolan bavul ve masanın üzerindeki not yanıldığı gerçeğini yüzüne çarptı.

Mektubu ilk okuyan Brad oldu,ardından kraliçeye verdiğinde Maria okuduğu mektupla yere çöktü.

Brad yıllardır tanıdığı bu güçlü kadını ilk defa duvarlarını böylesine yıkmış bir şekilde görüyordu.

Anna'ya ulaşmak için çok yol katedmişti ve şimdiyse aldığı koca bir hiçti.

Maria'ya destek olup onu koltuğa oturttu ve sakinleşmesini bekledi.

Kalenin IşığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin