12. Bölüm

3.3K 161 9
                                    


Multi: Mete&Selin

Sabah Mert'le okula girmiştik birden önümüze muşmula suratlı Aslı çıktı yanında da arkadaşı onları görmem günümün kötü geçeceğinin kanıtıydı.

Aslı: "Naber ezik"

"Yine kaşınıyorsun galiba Aslı kaşımamı ister misin? "dedim alaycı ses tonuyla

Aslı: "Hahaha çok komiksin yaa"

"Off git başımdan Aslı"

Aslı: "O günden sonra insan içine çıkmazsın diye düşünmüştüm"dedi kazaya yaptığım günden bahsediyordu Mert'in olanlardan haberi yoktu

Mert: "Hangi gün?"

Aslı: "Sen de kimsin yoksa sevgilisi mi? "

Mert:" Uzatma da anlat"

Aslı: "Anlaşılan Selin hiç birşey anlatmamış o zaman seve seve anlatırım" deyip herşeyi Mert'e anlattı. Mert sinirliydi ve Mete'nin yanına doğru gidiyordu peşinden bende gidiyordum durdurmaya çalıştım ama takmadı sonra görüş alanımıza Mete girdi ve ona doğru gidip Mete'ye yumruğu geçirdi tabi o yumruk atınca bende çığlık attım ve kavga başladı herkes toplanmaya başladı izlemeseler şaşardım zaten.

Mert: "Seni şerefsiz herif sen ne hakla Selin üzerinden iddiaya giriyorsun lan" deyip bir tane daha yumruk geçirdi ama Mete ona hiç karşılık vermedi onu öyle görmek canımı yakmıştı ağlamamak için kendimi zor tuttum kimse birşey yapmıyordu anca izliyordu bazıları videoya çekiyordu daha fazla dayanamadım Mert tam bir tane daha geçiricekti ki araya girip elini tuttum

"Yeter Mert dur artık"

Mert: "Bırak Selin ona yaptıklarını ödeticem"

"Lütfen Mert dur artık"

Mert: "Ne durması Selin sen bu pislik yüzünden az kalsın ölüyordun" dedi Mert üstüne çıkmıştı bir kaç tane daha yumruk attı

"Ama ölmedim bak burdayım dur artık lütfen"dedim ağlamaklı sesle

Mete: "Bırak Selin hakediyorum bunu" dedi

Mert: "Bak kendi istiyor ben napim" deyip bir tane daha yumruk attı. Mete'nin dudağı ve kaşı kanıyordu

"Mert lütfen"dedim onu öyle görmeye dayanamadım ve en sonunda göz yaşlarımı serbest bıraktım

"Tamam ağlama"deyip Mete'nin üzerinden kalktı "Bu arada bir daha kuzenime yaklaşırsan seni daha beter yaparım" diye ekledi ve beni kolumdan tutup çekiştirdi Mete'nin yüzü gözümün önünden gitmiyordu aklım onda kalmıştı

2.derse girmiştik ilk ders Mete ve Baran yoktu çok merak ediyordum umarım kötü bişeyi yoktur diye düşünürken kapı çaldı içeri Mete ve Baran girdi Baran Mete'ye pansuman yapmış galiba ve gözünün altı şişmişti ardından Baran hocaya

"Hocam kusura bakmayın geç kaldık içeri girebilir miyiz"

Hoca: "Tamam geçin sıranıza" deyip içeri girdi Mete yanıma oturunca Mert bize bakıyordu ve tekrar sinirlenmişti o ara hoca derse geçti daha fazla dayanamayarak defterden kağıt yırtıp "İyi misin" diye yazıp Mete'nin önüne koydum ilk başta şaşırıp bana baktı böyle bir şey'i beklemiyordu galiba ardından kağıdı açıp okudu ve bir şey yazıp önüme koydu bende kağıdı açtım kağıtta"İyiyim merak etme haketmiştim zaten" yazıyordu. "Nasıl merak etmem salak çocuk o kadar dayak yedin birşey olucak diye aklım çıktı" demek istiyordum ama yapmadım zil çaldı Mete sınıftan çıktı ardından Derya hemen yanıma oturdu.

Derya: "Anlat bakalım nasıl oldu olay"diyince herşeyi anlattım

Derya: "Yediği dayak yetmemiş galiba biraz daha dövsek mi" dedi Aslıyı kastederek

"Başka zaman şuan olmaz"dedim o da tamam anlamında kafasını salladı "Bu arada Baran'la konuşuyor musun?" diye sordum o an gözleri dolmaya başladı ne olduğunu anlayamamıştım.

Derya: "Ondan nefret ediyorum" dedi kesin aralarında birşey geçmişti.

"Ne oldu"

Derya: "Geçen hafta beden dersinde hoca birşey istemişti onun için spor salonuna gidiyordum yan taraftan sesler geliyordu bende merak ettim o tarafa doğru yürüdüm ve orda Baran ve Aslı'yı öpüşürken gördüm" dedi ve ağlamaya başladı "Kıyamam yaa" deyip sarıldım ardından "Gel lavaboya gidelim elini yüzünü yıka ordan da bahçeye çıkalım" diye ekledim o da onaylayınca sınıftan çıktık biraz konuştuk o içini döktü ben dinledim ardından Mete'yi gördüm karşı tarafta oturuyordu bizi izliyordu o an aklıma bir soru takıldı ben Mete'ye karşı ne hissediyorum nefret mi?, aşk mı?, kırgınlık mı? Sanırım hepsiydi. Beni kandırmıştı ama yine de onu önemsiyor ve ilgi duyuyordum kendime engel olamıyordum gözümü kapatınca yüzü aklıma geliyordu keşke bu olaylar olmasaydı ve eskisi gibi konuşabilseydim ona karşı özlem duyuyordum eskiden fazla yakın değildik ama yine de sesini duyardım ama şimdi hiç duymuyorum hele bir de o güzel gülümsemesi yok mu okula döndüğümden beri hiç güldüğünü görmedim gerçekten pişman mı olmuştu. Evet sonunda kabullenmeye başladım ona karşı duyduğum aşkı ama bu durum da aramızda birşey olması imkansız gibi her zaman ki gibi kesin yine karşılıksız aşk yaşardım.

Son ders bitmişti Mert okul çıkışı arkadaşlarıyla buluşacağı için ben eve tek gidecektim. Çantamı alıp okuldan çıkmıştım ki karşımda Mete'yi gördüm

Mete: "Biraz konuşabilir miyiz" deyince onu özlediğimi bir kez daha anladım

"Olur"

Mete: "Sahile gidelim mi?" diyince tamam anlamında kafamı salladım sahile kadar ne o konuştu ne de ben sahile varınca bir banka oturduk

Mete: "Herşey için özür dilerim ne desen haklısın kız bağır çağır öfkeni kus hatta istersen Mert eşek sudan gelene kadar dövsün senin böyle hiçbir şey yapmaman benim canımı acıtıyor"

"Ben böyleyim Mete. İnsanları kırmayı sevmiyorum ve senin gibi kalpsiz değilim kusura bakma"

Mete: "Biliyorum ama bu durum beni üzüyor seninle eskisi gibi konuşabilmek istiyorum bir daha böyle adice bir şey yapmıcam yeter ki benden uzak durma"

"Bu durum benim de canımı sıkıyor ama sana güvenemiyorum"

Mete: "Lütfen Selin herkes ikinci bir şansı hak eder ne olur bana bir şans ver " dedi. Bunu derken aynı yavru kedi gibiydi ona güvenmek istiyorum ama bir tarafım ona güvenme seni yine üzecek diyor

"Oturup biraz düşünmem lazım kafam çok karışık o yüzden şimdi gider misin Mete "

Mete: "Tamam" diyip kalktı bende düşüncelerimle yanlız kaldım

Herkes bir şansı hak eder Selin o yüzden Mete'ye bir şans ver hem sende bu yüzden şikayet etmiyor muydun bu sayede o güzel gülümsemesinide görürsün

Diye düşünerek Mete'ye bir şans vermeye karar verdim o ara havanın karardığını fark ettim ve eve dönmek için yürüdüm

Hava kararmıştı ve sokaklar ıssızdı ve o ara arkamdan sesler gelmeye başladı ve ben hemen adımlarımı hızlandırdım arkamda biri vardı konuşmasından anladığım kadarıyla kafası güzeldi ve bu beni daha da çok korkutmaya başladı arkadaki adam "Yavrum senin bu saatte dışarıda ne işin var" dedi korkudan adımlarımı daha da hızlandırdım o ara arkamdakinin daha da yaklaştığını hissettim tam koşucakken adam ağzımı kapatıp beni duvara yasladı ben tam adamı itecekken cebinden bıçak çıkardı ve boğazıma doğru tuttu "Eğer uslu durmazsan sonun kötü olur" dedi o ara gözlerim doldu ne yapacaktım şimdi ben. Adam bana daha da yaklaştı ve o pis nefesi vücuduma değmeye başladı içimden ne olur biri yardım etsin derken biri gelip şerefsiz adamı üstümden aldı ve yumruğu geçirdi adam sarhoş olduğu için yere yapıştı o ara hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım ağladığımdan dolayı beni kurtaran adam'ın yüzünü net göremiyordum sarhoş adama bir kaç defa daha vurduktan sonra sarhoş adam birden ayağa kalkıp bıçak çekti ve diğer adamı kolundan yaralayıp kaçtı o ara ben göz yaşlarımı sildim ve gözyaşlarımı silmemle Mete'yi görmem bir oldu ne yani beni kurtaran Mete miydi...

Vee sonn oy vermeyi unutmayın
Umarım beğenmişsinizdir.....

Aşkı TatmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin