19.Bölüm -İNFAZ

71 5 0
                                    


19.BÖLÜM – İNFAZ

''Hanımağa seni yukarıda bekliyor.''

Bu daveti duyan adamın yüzünde bir rahatlama belirdi. Murat ve Erhan'ın arasında kalarak gıcırdayan tahta basamaklardan çıktı. Adımını atar atmaz da üst katın boş olduğunu anlamakta gecikmedi.

''Gülsüm Hanım'ın burada olduğunu söylemiştiniz!''

Bu arada tam arkasında duran Erhan çoktan onu kollarından yakalamış ve ceketinin cebinden çıkardığı kalın iple sıkı bir düğüm atmıştı bile.

''Beni oyuna getirdiniz!!!'' diye haykırdı adam debelenirken.

Murat'ın çenesine savurduğu okkalı yumruğuyla sendeledi. Dudağının alt köşesinden kan damlamaya başlamıştı.

''Bizimle köşe kapmaca oynarken iyi miydi? Paramızı niye ödemedin keraneci? Yoksa masaj salonunda çalıştırdığın sermayelerin sana eskisi gibi kazandırmıyor mu ha?''

Murat bu sorusuna adamın cevap vermesine izin bile vermeden ikinci bir yumruk salladı. Adam dizlerinin üzerine düştü. Kırılan ön dişinin sızısını hissederek '' Bırakın beni. '' dedi peltek bir sesle. ''Ne isterseniz yaparım.''

Murat cırtlak sesiyle anlık sessizliği bozan yazı masasının çekmecesinden çıkardığı koli bantını genişçe açıp adamın ağzına iyice dolayarak bağırdı. ''Kes şu zırıltıyı! ''

Adam elleri bağlı ağzı bantlı çaresizce sesler çıkarmaya çalıştı ama Erhan'ın arkadan vurduğu tekmeyle secdeye varır gibi tahta zemine başını vurdu ve yana düştü.

Yere eğilen Murat adamın çenesini kaldırıp yüzünü kendisine yöneltip ''İtaatsiz köpek!' diye aşağıladı onu. Yeniden başını yere çarptı. ''Erhan, tut bu yavşağı''

Erhan ortağının isteğini anında yerine getirdi ve alnından boncuk boncuk boşanan terlerin, bantlanmış ağzında biriken kanlı salyasına karıştığı adamı doğrulttu.

Murat adamın bütün kıyafetlerini yırtarak çıkardı. ''Hadi bitirelim bu işi.'' dedi ellerini ovuşturarak. Bir litrelik pet su şişesini adamın başından aşağı boynuna doğru döktü. Poşetteki ipi alıp ucunu adamın ıslak boynuna doladı. Kurbanının korkusu gözlerinin derinliklerinden okunuyordu.

Adamın çıplak bedenini bir futbol topu gibi büzdükten sonra boynundaki ipi bacaklarının arasından geçirip ayaklarını bağladılar. Yüzü yavaş yavaş moraran adam kurtulmak istedikçe ip boğazını sıkıyor, sıktıkça debeleniyordu. Islatılmış ip boynunu ve ayak kemiklerini daha da sıkıştırıyordu. Kendi darağacını kurmuş gibiydi.

''Görüyorsun bizde masaja her şey dahil'' diye eğilerek fısıldadı Murat, sonra doğrulup yavaş yavaş boğulmakta olan çaresiz adamın kaba etini gıcır gıcır rugan ayakkabısıyla yokladı ve ''MUTLU SON da var.'' dedi eğlenip sırıtarak. ''Hani o abazan müşterilerinin hep sordukları ve tatmak için ölüp bittikleri sonlardan.''

Adam bu sözleri duyup inlemeler eşliğinde son nefesini verip bir külçe gibi yana yığıldığında Erhan onun cansız bedenine acıyarak bakıyordu.

''Arabayı yanaştır taşıyalım şunu ortak. Sonrasında her zamanki gibi iş sana ait.''

Bütün bağlarını çözdükleri bu bedeni kana bulanmış halının içinde yuvarladıktan sonra ikisi de kuvvetli kaslarıyla özenle taşıyıp asma kattan indirdiler ve çıkış kapısına yöneldiler.

KAYALIKTAKİ KIZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin