Hoseok, bir yandan Namjoon hyungunu bulmak için uğraşırken bir yandan da Taehyung ile çalışmalarına devam ediyordu. Ama sevgilisi her hareketiyle onu kışkırtırken bunları yapmak zor oluyordu.
Hoseok ile Taehyung yatakta uzanmıştı. Taehyung kafasını sevgilisinin omzuna yaslamıştı, Hoseok da boştaki iki koluyla onu sarmalamıştı, küçüğünün bir eli onun karnının üstünde okşar gibi oyalanıyordu.
"Hyung. Ben de o dövmeden istiyorum."
Hoseok aniden gelen bu çıkışla birlikte şaşırmıştı, daha önce onun da aklına gelmişti bu düşünce ama küçüğüne kıyamıyordu. Hiçbir şekilde acı çekmesi adil değildi. Zaten bunun için söz vermişti ona. Zarar görmeyeceğine dair.
" Ne kadar acıttığını biliyorsun değil mi Tae Tae? İzin vereceğimi sanmıyorum."
Taehyung yalvaran gözlerle başını kaldırıp hyunguna bakmıştı. Çok tatlı bakıyordu, Hoseok nerdeyse götürüp hemen yaptıracaktı daha sonra kafasını sallayıp kendine gelmişti.
"Yavru köpek gibi bakıyor olman, hiçbir şeyi değiştirmez. Ayrıca sana vermem gereken bir ceza daha vardı, geçen gün gitmeden önce."
"Ama Hopie..." diye sızlandı Taehyung. Başına daha fazla gelebileceklerden korkuyordu. Geçen sefer sevgilisi önce onu tahrik edip daha sonra ortada savunmasız bir şekilde bırakmıştı ve kendini tuvalete rahatlatmak için giden Taehyung, hala kendi kendine yaptığı şeyi hatırladığında bütün vücudunu ateş basıyordu. (Y/N: <31)
"Tamam, sevinme hemen. Daha sonra vereceğim cezanı. Önce halletmem gereken bir problem var. Cezanı verirken, o anda aklımın tamamen sende olmasını istiyorum."
Taehyung yattığı yerden sevgilisinin sozlerini duyunca sesini çıkartamamıştı. Kaçarı yoktu. Ne olursa olacaktı.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Taehyung'un gizli hayranı, duvarda onun gizlice çekilmiş fotoğraflarıyla dolu olan duvara bakıyordu. Değişik iğnelerle panoya asılan resimler, onun bağlantılı olduğu kişileri iplerle iğnelerin üstünden bağlanarak birleştirilmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Holding on To You (VHope Fanfiction)
FanfictionTaehyung günlüğünün dışı simsiyah, içi bembeyazdı... Taehyung'un günlüğünün dışı sert, içi yumuşacıktı... Ona ilk görüşte kalbini yerle bir eden kişiyi hatırlatıyordu. Ona ilk görüşte aklının her köşesini kaplayan kişiyi hatırlatıyordu. Derin bir ne...