Piknik yapmaya geldik şimdi de. Veee mangal yanıyooor!!! Biz de Beren ile müthiş (!) salatamızı yapıyoruz.
"Beren, hiç öyle mi kesilir kızım! Böyle yuvarlak yuvarlak yapcaz sen naptın? İnsan gibi kes şunları."
"Ben nasıl kesiyorum?!"
"Sen, mübarek, eyfel kulesiyle pisa kulesinin karışımının 182'ye bölümünün 62 ile çarpımının boyunun rüzgara hesapla çapının-"
Durdum ve nefes aldım.
"İşte öyle yapıyon!"
"Sus be. Sen kendine bak."
"Sen bana karşı mı geliyorsun?"
"Evet."
"Ovot!"
*******
Veee şimdi de hamak kurduk. Sallanıyoruuuuz! Vuhuuu!
"Haaariiikaaaa!"
"Ayneee-"
Hamak koptu. Bildiğiniz koptu. Biz yerlerde...
****
"Gıda zehirlenmesi mi? Lan organikti o tavuklar!""Aman beyefendi sakin olun! Pişiremeyince de olur böyle şeyler."
"Lan ben pişiremedim mi şimdi?!"
"Yani pişirememe de değil. Et çiğ olursa falan..."
Konuştukça batıyor dimi.
"Aman iyi be! Ne zaman bitecek işlemler falan?"
"Akşama taburcu olabilirsiniz."
"Beyefendi (doktor), bakın iyi misiniz? Saat yedi buçuk zaten. Akşamdan kastınız ne? Sabah 1, 2 ... Belki de 4?"
"Çıkabilirsiniz tamam. İşlemleri biz hızzlıca hallederiz."
"İyi."
Sesinde Buğra'yı yatıştırmak istercesine bir ton vardı. Bense başından beri kolumda serum olanları izliyordum. Midemiz yıkanmıştı. Bu arada Beren, Berk'i unutmaya başladı galiba.
******
Ertesi gün ;"Buğğraaaa, birisi gelldiii!"
Buğra yanıma, kapının oraya geldi.
"Buyrun hanımefendi?"
"Berke burada mı acaba?"
"Şey, bizim Antalya'da tanıştığımız olan mı?"
Diye lafa girdim."Evet, ben onun annesiyim."
"Peki, çağırıyorum hemen."
"Berkeeeeee!"
Efndm? Asdasasdad
Komik miydi Ece? Bilmece... Hafslnşavsşvvd, malım ya ben. Biliyom, kusuyonuz şu an muhtemelen.
Berke geldi. Annesini gördü. Annesi "biz babanla tekrar birleştik. Senin için." dedi.
Son cümleyi söylemeyecektin, kadın!
Gerçekten büyük bir yanlış yaptı bu kadın. Ama Berke onu özlemiş olmalı ki "peki" dedi. Arkada samanyolu fon müziği. Kulaklarımda konuşma. Konuşma gerçek olmamasına rağmen nerden çıktı anlayamadım.
"Gidiyorum işte, eve gidiyorum.
Bırakıyorum sizi, üzülüyorum.
Yüzünüze baktıkça görüyorum.
Çaresizliği, düşüncesizliğimi.
Bırakıyorum sizi, elveda dostlar...
Elveda... elveda... ( ayakveda... )
Görüşmek üzere, belki yakında;
Belki yarın da..."İşte bu sözlere yankı efekti ve de samanyolu fon müziği ekleyip yavaş okuyunca düşünün. Aslında Berke'yi düşündüm de, bunları söylese, asdasasda. Küçük Emrah gibi olur lan.
Ramazan'ın İlk Günü ;
"Açıııığğğm. Bereeeen, Eceeeeğğğ!"
"Yaw daha sahurdan kalkalı 5 saat oldu. Sabahın körü ve daha da kötüsü, daha doğrusu tuhafı, Buğra ayıptır ama sahurda "ayı" gibi yedin."
BuğrAYI
Öyle ki, sahurda gözleme türü bir şey yiyorduk. Onu 5'e katladı, ağzına tek parça halinde soktu. Üstüne yumurta ( tok tutması için ), sonra da daha yutmamışken yoğurt ( o da aynı sebepten )yedi. Ama kaşıkla değil. Bildiğiniz kepçeyle yedi...
...
Arkilerr. Merhabaa! Yakında final düşünüyorum. Ama sizce kötü mü bitsin iyi mi? Ve de 5 vote. Byyy! Bu arada da iyi tatilleeerr!!!💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korku Oteli
Mystery / ThrillerGerçekten, gerçekten sakin bir hayatınız varken bir anda yıllarca yüzüne baktığınız biri ağabeyiniz çıkıyor. * Mutlu ve aşıkken, çocukluk aşkınız büyüyüp giderken aşkınız ikiziniz çıkıyor. * Mutlu musunuz? Evet. * İki genç kızın hayatı bir otele rez...