GEÇEN YILLARIN ARDINDAN

GYA Bölüm 11

Multimedya: Arya'yı düşünen Tarık ☺️
***Aramıza yeni katılanlar olmuş bu bölüm onlar için. İyi okumalar.

Sırma'dan...

Kapının önüne geldiğimde ağlıyordum. Melih kapıyı açtığında beni böyle görünce şaşırmıştı.

"Sırma ne oluyor?"

Hemen sıkı bir şekilde Melih'e sarılıp ağlamaya başladım. İçeriye geçtiğimizde sakinleşip olanları anlattım.

"Sırma sen ne yaptın be güzelim!"

Telefonunu çıkarıp Arda abiyi aradı. Arya ben gittikten sonra tahmin ettiğim gibi ağlama krizi geçirmişti. Şimdide hap verip uyumasını sağlamışlar.

"Melih ya ben böyle olmasını istememiştim."

"Onun yerine kendini koy Sırma. O kadar yıllarını verdiğin kişi ortadan kayboluyor. Arya yine de çok güçlü bir kız."

"Öyle tabi ki ben sadece onun mutlu olmasını istiyorum Melih."

"Biliyorum canım biliyorum."

"Ben aslında senden özür dileyecektim. Bak ben gerçekten eski defterleri kapattım. Sadece sen varsın benim için seni seviyorum."

"Bende seni çok ama çok seviyorum.."

Tarık'tan...

Sırma gittikten sonra ne yapacağımı şaşırmıştım. Arya bir anda ayağa kalkıp odasındaki eşyaları fırlatmaya başlamıştı. Bende onu tutmaya çalışıyordum. Bana sarılıp uzun süre ağladı ve unutmaya çalışıyorum gibi şeyler söyleyip durdu. Ablamlar gelince hapını verip uyumasını sağladık.
Şimdi de balkonda sigaramı yakmış Arya'yı düşünüyordum. Onu böyle üzen kişi kimdi merak ediyordum. Elinde tuttuğu resme bakmaya çalışmıştım ama onu da fırlatınca bir şey görememiştim. Bir kaç kez kim olduğu ile ilgili araştırma yapmıştım ama bulamamıştım. Galiba ablamlar olanlardan sonra haberlerin kalkmasını istemişlerdi. Zaten her kimse ölmüştü sanırım daha fazla düşünmeye gerek yoktu. Yanıma baktığımda Arda da benim gibi sigarası ile rahatlamaya çalışıyordu.

"Arda iyi misin kardeşim?"

"Eskiden çok zor günler yaşadık Tarık. Tekrar o günlere dönmesini istemiyorum. Sanırım Sırma ile bir süre görüşmemesi lazım."

"Arya kendini toparlayacaktır kardeşim merak etme."

Arda ile biraz daha konuştuktan sonra odama geçtim. Telefonuma baktığımda Emir'in aradığını gördüm. Hemen geri aradım.

"Emir beni aramışsın yeni gördüm."

"Tarık neredesin ya?"

"Kusura bakma kardeşim yeğenim iyi değildi de onunla ilgileniyordum."

"Hayırdır ne oldu?"

"Eski sevgilisi ile ilgili sorunlar. Çocuk öldü sanırım hatta iki üç yıl da geçmiş üzerinden. Maalesef bizimki unutamamış hala."

"Ah be abi ben unutabildim mi sanki! Kızların unutması daha da zordur."

"Aynen öyle kardeşim. Hadi ben yatacağım iyi geceler."

"İyi geceler abi."

Ve Arya'yı düşünerek uykuya daldım.

Arya'dan...

Aynada kendime bakıyordum. Hapları bırakalı bir yıl dolmadan dün yine içmek zorunda kalmıştım. Yüzüm solgun görünüyordu. Güçlü olmak zorundaydım. Tekrar eski günlere dönmek en son istediğim şeydi. Kot pantolon ile kazak giydiğimde aşağıya indim. Annemler kahvaltı yapıyorlardı ve beni gördüklerine şaşırmışlardı. Zorla gülümsemeye çalıştım.

"Günaydın."

Abim hemen yanıma geldi.

"Günaydın prenses iyisin değil mi?"

"Çok iyiyim ve dersime geç kalmak istemiyorum görüşürüz."

"Arya dur ben seni bırakırım."

Dayım da hazırlandığında evden beraber çıktık.

"Arya?"

"Dün ile ilgili konuşmayacağız değil mi?"

"Hayır tabi ki. Derslerin nasıl diye soracaktım zorlandığın konu varsa yardım edebilirim."

Dayım da başarılı bir avukat olduğu için takıldığım konularda ona sorabilirdim.

"Çok iyi olur."dedim gülümseyerek.

"Peki o zaman güzellik iyi dersler."

"Teşekkür ederim akşam görüşürüz."

Bu dersler böyle sıkıcı olmak zorunda mıydı? İstediğim bölümü okusaydım böyle olmazdı. Çok şükür ders bitmişti. Bir taksi aramaya başlayacağım sırada abimin arabasını gördüm. Arabadan inip yanıma geldi ve bana sarıldı.

"Abiciğim ne oldu?"

"Seni kaçırmaya geldim. Geç bakalım arabaya."

"Nereye gideceğiz?"

"Abi-kardeş Uludağ da vakit geçirmeye ne dersin?"

"Sen harika bir abisin!"

Abime sıkıca sarıldım. Kar ile oynamayı ve kayak yapmayı çok seviyordum. Uludağ da biraz dinlenmek çok iyi bir fikirdi.

"Benim kıyafetlerimi hazırlamam gerek."

"Merak etme prenses ben hepsini hallettim. Sen sadece gidene kadar iki üç saat uyumayı deneyebilirsin."

Uyandığımda gelmek üzereydik. Sırma'dan bir sürü mesaj ve arama vardı. Sanırım hatasını anlamış ve özür dilemek istiyordu. Şuan onu dinleyecek durumda değildim. Merak etmemesi için kısa bir mesaj attım. Onunla dönünce yüz yüze konuşmak daha mantıklıydı.

Kime: Sırma'm

Abim ile birlikte Uludağ'a geldik. Dönünce konuşuruz.

Kimden: Sırma'm

Peki canım nasıl istersen. Kendine iyi bak.