Melis le bugün fal baktırmaya gidecektik. Aslında sırf Melisi kırmamak ve onu yalnız bırakmamak için gidiyordum, bu tarz şeylerden pek de hoslandığım söylenemez. Falcı bizi tek tek alacağını söyledi. Ilk giren kişi Melis olmuştu ve çıktığında yüzünde gerçekten şaşkın bir ifade vardı. Bu aslında bende de içgüdüsel olarak merak uyandırdı ve kendi sıramı beklerken birden sabırsızlanmaya başladım."Böyle bir şey olamaz Pelin. Bu kadın gerçekten her şeyi biliyor eski sevgilimi,şimdiki sevgilisini,ailemi her şeyi her şeyi söyledi."
Aslında Melis in dediklerinin abartı olduğunu düşünsem de hala sabırsızlanmaktan kendimi alamıyordum. Nihayet sıra bana gelmişti. Içeriye girdiğimde ortam biraz karanlıktı. Anlaşılan insanları etkilemek için böyle bir ortam hazırlamışlardı Falcı nin karşısına geçtiğimde benimle ilk başta hiç konuşmadı. Hatta kahve fincanını da açmadı. Sadece sol üst köşeye odaklanıp bir şeyler mırıldanmaya başladı. Dediklerini tam olarak seçemiyordum çünkü kısık ve hızlı bir biçimde konuşuyordu kendi kendine. Bu kısmı geçtikten sonra elime bir kağıt ve bir kalem verdi. Ilk önce benden, benim annemin ve babamın adlarını ve yaşlarını yazmamı istedi. Sonra kağıdı benden alıp aile 4 kişi fakat biri dışarda dedi. Dışarda kısmı annem oluyordu sanırım. Ölmüştü ne de olsa. Ilk tahmin doğruydu. Bu beni daha da heyecanlandırmıştı. Sol üst köşe ye bakmaya devam edip 2 kişi sonradan girmiş biri erkek biri kadın dedi. Bunlar da Sinan ve Zümrüt hanım olmalıydı. Kahve fincanını hala açmıyordu. Aynı kağıda bir şeyler yazmaya başladı kağıdı bana verdiğinde bazı harfler gördüm. Anlamını henüz çözememiştim o da bunu anlamış olacak ki
"Bu harflerdeki kişiyle 3-6 hafta içinde bir ilişkin başlayacak,zor bir ilişki. Yaşayacaklarına şimdi den hazırlıklı ol. Dürüst,güvenilir,bağlanırsa seni el üstünde tutacak bir erkek. Ama zor bir insan hem agresif hem de biraz sorunlu bir çocuk gibi."
'n-k-i' harfler bunlardı.
Aklıma gelen ilk kişi Sinan dı. Falcı sözüne devam edip gözünü kapalı olan fincan a sabiteyerek;
"Esmer bir kız. Yakın cevrende. Kim bu?" diye ekledi.
"Bilmem. Çevremde bir sürü esmer kız var. Siz hangisinden bahsediyorsunuz?" dedim.
Falcı biraz sinirlenmiş gibi görünüyordu.
"Bu kıza dikkat et. Iyi gibi gözüküyor ama arkandan binbir türlü is çevirecek. Kimseye güvenme." dedi.
Falı bir kaç bir şey daha söyleyip bitirdikten sonra bana bir kaç tavsiye daha verip beni göndermişti. Söyledikleri bütün gün aklımı kurcalamıştı. Ister istemez kendimce sürekli engelleye çalışsam da, her şekilde söylediklerini Sinan a bağlıyordum. Fal kısmı bittikten sonra eve geldim. Eve geldiğimde Sinan ın son olaydan sonra hala beni aramayışını dert edip kendi kendime oyalanma çalıştım. Fakat bir türlü yapamıyordum. Bir an önce Sinan la konuşmak yaptıklarını açıklamasını yapmasını istiyordum. Bir yandan da kıskanmış olma ihtimalini düşünüp sürekli kafamda kuruyordum.
Bu böyle olmayacaktı. Icimde ne var ne yok artık Sinan a söylemeliydim. Ona karşı yıllardır kimseye karşı hissetmediğim bir şey hissediyorum bunun adı aşk değil biliyorum ama gerçek bir şeyler. Diğerleri gibi yalan değil sahte değil geçici bir heves değil. O kadar çok kandırıldım o kadar çok ınandim ki yaşayacaksam çok güçlü bir aşk olmalı. Bunu Sinan da görüyorum hissediyorum. Bu sefer mantığımla değil duygularımla hareket edeceğim. Ondan artık kaçmayacagim ona olan duygularımdan kacmayacagim bugüne kadar yaşadıklarım bugunde kaldı. Yarın yeni bir gün. Hayatın daha neler getireceği belirsiz ama en azından bana zarar vermeyeceğini biliyorum. Korkuyorum. Evet çok korkuyorum. Ama buna değer biliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acıyı Sevmek
ChickLitAnnesinin ölümünden sonra geçip giden yıllar dermanı olmamıştı ona olan özleminin. Aksine kat kat artmıştı bu özlem. Babası hayata küsmüşken karşısına bir kadın çıkmıştı ve şimdi de bu kadın vardı uğraşmak zorunda olduğu. Nihayet evden ayrılma günü...