Yorgun ve yoğun geçen günlerimin ardından bu sabah uyuya kalmıştım ve neredeyse yarım günlük ders programımı uykuda geçirmiştim. Aslında bu durum biraz da işime gelmişti. Kalkar kalkmaz kendime güzel bir kahve yapıp keyif yapmak için kitabımı da alıp balkona çıktım. Istanbul da elimden kitap düşmezken burada kaç gündür kitap kapağı bile açmamıştım. Belki de kitap okuma alışkanlığım yalnızlığın,ilgisizliğin getirdiği mecburi bir alışkanlıktı. Annem gittikten sonra o kadar yalnızdım ki, ne zaman başka bir yerde olmak istesem kendimi roman sayfaları arasında bulurdum.
Kapı çaldı. Oysa ki misafir beklemiyordum. Zaten misafir olarak evime gelecek biri de yok henüz. Merakla kapıyı açmaya gittim ve gördüklerim karşısında göz yaşlarım sel gibi akmaya başlamıştı. Mutluluk göz yaşlarıydı bu seferki. Izeldi karşımda duran. Ilk önce gözlerime inanamadım ve doğru düzgün tepki veremedim.
"Senin ne işin var burda nereden çıktın sen böyle!" dedim coşkulu bir sesle.
"Sensizliğe dayanamadım geldim işte ne var." diyip en masum gulumsemesiyle güldü.
Bu sadece özlemden dolayı bir geliş değildi. Izel in başka bir şeyi vardı yaklaşık 7 senelik bir arkadaşlığımız vardı ve onun bu halini tek kelime etmese bile anlardım fakat bunu ona da bir kahve yaptıktan sonra konuşmaya karar verdim.
"Ee anlat bakalım nerden esti buraya gelmek. Bu sadece özlem gezmesi gibi gelmedi bana." dedim sakin bir ses tonuyla.
"Senden gizleyecek değilim Pelin. Söylemesem de hemen anlıyorsun bir derdim olduğunu. Zaten bu yüzden sana geldim. Beni bir tek sen anlarsın." dedi.
Sesi çok kırılgan çıkıyordu. Ne olduğunu sorup sormamakta kararsız kaldım. Anlatacaktı elbet ama ne yaşadığını bilmedigimden kızı sık boğaz etmek istemedim. Fakat kendi girdi konuya.
"Merak etme anlatacağım. Aslında anlatmasam da tahmin etmek zor değil aldatılmakla lanetlenmiş gibiyim ne de olsa.
Duyduklarıma inanamıyordum.
Izel, 22 yaşında ve çok hoş bir kız. Şu ana kadar hayatına giren erkek sayısı 4 u geçmez. Zaten hepsi de 1-2 ay süren ilişkilerdi. Fakat çok garip bir şekilde, hayatına giren bütün erkekler onu aldatıyordu bu yüzdendi ilişkilerinin kısa sürmesi. 3 yıl önce büyük bir depresyona girip son sevgilisinden sonra 1 yıldan fazla bir süre hayatına erkek sinek bile sokmadı. Çocuğa çok aşık falan olduğundan değil, sadece artık üst üste o kadar aldatılmanın üzerine aldatılmakla lanetlendiğini düşündü ve sanki artık kimi hayatına alırsa aldatılacakmış gibi düşünüyordu. Bunu atlatması 1 yıldan fazla sürdü. Bu sürenin ardından Arda adında bir çocukla çıkmaya başladı. Çocuk kendisinden 1 yaş büyüktü fakat aynı okuldalardı.Arda, gerçekten çok düzgün bir çocuktu ve bunu nasıl yaptı inanamıyordum doğrusu.-"Tam olarak ne oldu Izel anlatsana."
-" Aldattı işte Pelin neyini anlatayımki. Asıl bomba aldatıldığım kızla aynı sınıfta ve sürekli o kız yüzünden kavga ediyorduk kızı hiç içim almadı ve uzak durmasını söyleyip durdum. Acaba eşeğin aklına karpuz kabuğu mu soktum da yaptı bilmiyorum. Kız bana mesajlarını ve telefon aramalarını gösterdi. Güya bir kız olarak kandırılmama göz yumamazmış. Kim bilir nasıl ayarttı çocuğu yelloz."
-" Gerçekten çok üzüldüm canım. Bak ne diyeceğim, gel seninle bir güzel alışveriş yapalım sonra da bir yerlere gider kafa dağıtırız ne dersin? Sen böyle evde dururken daha kötü olursun şimdi. Hadi kalk lütfen. Hem benim de sana anlatacak çok şeyim var. "
-"Insan içine çıkacak halim yok. Lütfen üstüme gelme. Bu son hayal kırıklığı beni gerçekten çok üzdü Pelin. Kalabalık ortamlara hiç giresim yok şuanda. Düşün alışverişe bile hayır diyorum" dedi buruk bir ses tonuyla.
-" Hayatta olmaz. Hadi kalk bakalım."
Onu bu halde bırakamazdım. Kafasını dağıtmak için bütün gün görmediğimiz mağaza ve butik kalmamıştı. Bir süre sonra Izel de yavaş yavaş düzelmeye başlamıştı. En azından şimdilik.
Zaman su gibi akıp geçmişti. Pelin, Izel i dinlemekten daha Sinan olaylarını anlatamamıştı. Bir an önce anlatmak istiyordu,galiba yarın konuşacaktı. Çünkü Izel pek de iyi görümüyordu. Arkadaşı çok zor günler geçiriyordu ve bu zor günlerde ona destek olmak icin elinden gelen her şeyi yapacaktı.
##
Aldatılmak ne korkunç şey, Izel bunları hakeden gerçekten son insan.
Aldatılmanın bir kadın için nasıl gurur kırıcı bir şey olduğunu yaşamayan tahmin bile edemez.
Bir çok kadın en saf en temiz duygularıyla size gelir ve siz de o kadının bütün dünyasını başına yıkarsınız.
Biraz vicdanlıysanız iki üzülür sonra yolunuza bakarsınız.
Siz hayatınıza kaldığınız yerden hiçbir şey olmamış gibi devam ederken, o kadın sizin ona yaptıklarınızı unutmaya ve kendini toparlamaya çalışır. Sizle birlikte bütün erkeklere küser ve kin tutar. Neden ayrıldınız sorusuna cevap vermek istemediginden kaçar çoğu zaman. Üstelik o utanılacak bir şey yapmamışken.
Durumu duyan insanlar size çoğu zaman acıyarak bakar. Başka bir kadına tercih edilmenin kırdığı gurur varken bir de bu insanlar vurur size. Bazıları yüzünüze gülüp arkanızdan, ne yaptı da çocuk başkasına gitti Allah bilir diye konuşurlarken, bazıları da olayın ne kadar korkunç bir şey olduğunu düşünüp kendi başlarına gelmemesi için gözlerinizin önünde tahtalara vurup kendi başlarına gelmemesi için dua ederler.Izel in gelişiyle bütün kötü anılarım depreşmişti. Bütün gece bunları düşünmekten uyuyamamıştım. Kendimi o kadar zor toparladım ki bir daha aynı şeyleri yaşarsam nasıl toparlarım bilmiyorum. O yüzden yaşayacaksam çok güçlü bir aşk yaşamalıyım bu aşkta ne ihanete yer olmalı ne de güven kıracak tek bir yalana. Aşka olan inancım tamamen bitti. Eskiden ne safmışım bir gün gerçekten o peri masallarındaki romantik aşklardan yaşayabileceğime gerçekten inanıyordum. Ama artık ne peri masallarına ne de erkeğin kıza sadakatle bağlı olduğu aşk filmlerine inancım yok.
Izel susayarak uyanıp mutfağa gitti. Balkonda kendi kendine derin düşüncelere dalmış Pelini görünce gidip yanına oturdu.
Izel -"Eskiler geldi aklına değil mi?" dedi buruk bir gülümsemeyle.
Pelin -"Ne zor günlerdi değil mi? Sen olmasan asla toparlayamazdım."
Izel -"Toparlardın. Sen çok güçlü bir kızsın Pelin. Ama artık bırak şu gardını bir kenara. Bak bana hala pes etmiyorum hala inancımı kaybetmiyorum evet şuan gerçekten çok üzgünüm, o kadar süre kimseyi hayatıma sokmadım tam bu sefer buldum derken yine ihanete uğradım ama hala inanıyorum. Ikimız de bir gün hakettigimiz gibi bir aşk yaşayacağız ben eminim.
Pelin -"Keşke ben de senin kadar iyimser olabilsem ama olamıyorum işte."
Izel-" Neyse bence ikimiz de ılık bir duş alıp uyuyalım artık. Saat geç oldu. Hem daha yarın bana izmir i gezdireceksin." diyip sıkıca sarıldı Pelin e.
Pelin -"Iyi ki geldin."
Pelin bütün bunları çok acı bir şekilde yaşamıştı. Ve uzun zamandır hiçbir erkeğe guvenmiyordu. Peki Pelin in karşısına kırılan güvenini onaracak aşka olan inancını ona geri verecek birini bulabilecek miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acıyı Sevmek
Literatura FemininaAnnesinin ölümünden sonra geçip giden yıllar dermanı olmamıştı ona olan özleminin. Aksine kat kat artmıştı bu özlem. Babası hayata küsmüşken karşısına bir kadın çıkmıştı ve şimdi de bu kadın vardı uğraşmak zorunda olduğu. Nihayet evden ayrılma günü...