Kafeye girer girmez Eric'in yerini tespit ettim ve yanına doğru ilerledim.
"Merhaba!" Diyerek önündeki sandalyeye oturdum.
"Merhaba! Ne içersin?"
"Meyve suyu alırım."
Eric oradan geçen bir garsonu geri çevirdi.
"Bize bir meyve suyu bir de şekersiz kahve alabilir miyiz?"
Garson kafasını olumlu anlamda salladı ve yanımızdan ayrıldı. Eric yanında duran poşeti bana doğru uzattı.
"Teşekkür ederim." Dedim ve poşeti yan tarafıma koydum. Eric'e baktım. Gözlerinin altı mor mor olmuştu.
"Sen iyi misin? Uykusuz musun?"
"Aslında evet. Gözüme kaç gündür uyku girmiyor."
"Sorun Katherine mi?"
"Katherine, Ed, David, Jessica..."
Bana doğru baktı.
"Ed ve David'in dövüştüklerini biliyor muydun?"
Gözlerimi büyüttüm.
"Sen ciddi misin?...ne zaman oldu bu?"
"2 gün oldu galiba."
"Peki nedeni ne? N-niye böyle bir şey yaptılar?"
Eric kısık sesle konuşmaya başladı.
"Ed arayı düzeltme çabaları içerisinden sonuçta sürüsü olmadan kendini güçsüz hissedecektir. Bak Bella!.......sürü alfaları olmadan, alfa da sürüsü olmadan bir hiçtir."
"Ed'in sürüyü toparlamaya çalışmasıyla, David'in Ed ile dövüşmesinin ne alakası var."
"Ed bizimle konuşmaya çalıştı. Hepimiz eski halimize dönmemiz gerektiğini biliyoruz elbette. Ama David sorun çıkardı. O bu sürüden olmak istemediğini söylüyor."
"Tanrım bana da sürüden ayrılmayı düşündüğünü söylemişti."
"Eğer o sürüden ayrılırsa Ed yeni birini sürüye almak isteyecektir ve bu da çok zor bir seçim. Biliyorsun seçtiği kişiyi öldürme ihtimali de var."
"Yani eğer David ayrılma konusunda ciddi ise....."
"Ed yeni bir beta arayışında olacak."
"Ama bu onun için zor olmaz mı?"
"Elbette olacaktır ama nedense Ed'in bildiği bir şeyler varmış gibi geliyor Bella."
"Ne demek istiyorsun?"
"Yani bizden sakladığı bir şey varmış gibi hissediyorum."
"Peki bunu nereden anladın?"
"Eskiden Kate de sürüden ayrılmak istiyordu ama Ed buna şiddetle karşı çıkıyordu."
"Kate neden ayrılmak istiyordu ki?"
"Çünkü Kate en hırçınımızdı Bella. Benden sonra o geldi ve birçok kişinin ölümüne sebep oldu. Ondan sonra Jess ve en son da David. Aslında bakarsan Ed'in, Kate den sonra sürüye birkaç kişiyi daha katmasını çok tuhaf buldum. Çünkü eğer ben olsam......Kate den sonra yeni birini almazdım."
"Peki bunun şüphelerinle ne alakası var?"
O sırada içeceklerimiz de gelmişti.
"Dediğim gibi Kate ayrılmak istediğinde Ed buna şiddetle karşı çıkmıştı. Onu engellemişti. Ama David bunu söylediği zaman ilk başta dövüşseler de.....sonrasında Ed ona 'ne yaparsan yap' dedi." Dedi ve saçlarıyla oynadı.
"Belki de o zaman daha yeniydi. Şimdi ise buna o kadar.....neyse boşver. Eminim Ed'in geçerli bir sebebi vardır."
"Umarım." Dedi ve kahvesinden büyük bir yudum aldı. Ben de hemen meyve suyumu dikip bitirdim ve saate baktım. Neredeyse akşam olmuştu. Gökyüzüne doğru baktım. Hava kararmıştı. Ayağa kalktım.
"Benim artık gitmem gerekiyor. Zaten amcam ile aramız pek iyi değil. Şimdi hiç dırdırını dinlemek istemiyorum." Ceketimi, çantamı ve yerdeki poşeti elime aldım. O da benimle birlikte ayağa kalkmıştı.
"Tamam öyleyse yarın görüşmek üzere."
Kafamı salladım. Tam arkamı döneceğim sırada Eric beni durdurmuştu.
"Bella!...bu konuştuklarımızdan kimseye söz etmezsen çok sevinirim."
Gülümseyerek kafamı salladım ve kafeden çıktım. Hızlı adımlarla arabaya doğru yürüdüm. Eşyalarımı yan tarafıma koyup sürücü koltuğuna geçtim ve yavaş bür şekilde sürmeye başladım. Zaman ve yol kat ettikçe hızlandığımı fark etmiştim. Ama yavaşlamak istemiyordum. Hatta bu hızı çok sevmiştim. Bu arada başım ağrımaya başlamıştı. Biraz camı açtım. Dışarısı serindi ama yine de arabanın içinde bunalmıştım. Orman yolundaydım. Resmen evin yolunu uzatıyordum. Bu arada hava iyice karamıştı. Gözlerimi kırpıştırdım. Sanki ileride biri vardı. Bir insan. Daha sonra bu bir insan bir sürü insan olmuştu. Nerden baksan en az 5 kişilerdi. Önümde öylece dikiliyorlardı. Onlara çarpmama çok az kalmıştı. Sert bir şekilde kornaya bastım ve arabayı ani bir frenle durdurdum. Emniyet kemerim olmasaydı belki de camdan uçmuş olurdum. Onlara doğru baktım. Evet 7 kişilerdi. 3'ü kız, 4'ü erkekti. Ne yapacağımı bilmiyordum. Öylece önümde durmuş hepsi de bana bakıyorlardı...Lütfen vote ve yorum arkadaşlar. Okuduğunuz için sağolun
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurtlar Arasında (3. Kitap)
Lobisomem"Çok garip öyle değil mi?! Birini seviyorsun ve onu kaybediyorsun! Hiç olmayacak insanlardan şüpheleniyorsun! Kime güvenip güvenmeyeceğin konusunda kararsız kalıyorsun! Daha sonra bir şey öğreniyorsun, bir şey oluyor ve işte o zaman anlıyorsu...