21. Bölüm

2.6K 204 4
                                    

Medya Melissa. İyi okumalar😘

   Elimi saklamak için kazağımı çekiştirdim. Şimdi ne yapacaktım ben? Hemen odadan çıktım ve dolabıma doğru koşmaya başladım. Oradan çantamı da alıp koştum. Okuldan çıkar çıkmaz hemen arabaya atladım ve sürmeye başladım. Tek elimle direksiyonu kullanırken diğer elimle de çantamdan telefonumu çıkarmaya çalışıyordum. Ama bir türlü başaramıyordum. Tam dönecekken şiddetli bir şekilde öksürmeye başlamamla arabayı sert bir şekilde frenlemem bir olmuştu. Ellerimle ağzımı kapattım ve öksürmeye devam ettim. Ağzımdan kan geliyordu. Bir an önce hastaneye gitmeliydim. Nihayet ellerimi sildikten sonra çantamdan telefon ile doktorun kartını çıkardım ve numarayı çevirdim. Telefonu kulağıma koyup arabayı çalıştırdım.
"Doktor Ryan! Hastaneye geliyorum kolum biraz fazla şişti ve ağzımdan da öksürdükçe kan gelmeye başladı."
"Zaman kaybetmeden gel Bella!"
  Telefonu kapattım ve arabayı hızlandırdım.

  Hastanenin önüne geldiğimde yalnızca telefonumu alarak arabadan indim ve kolumu da tutarak hastaneye girdim. Kimseye bir şey demeden doktorun odasına çıktım. Neyse ki şu anda bir işi olmadığından dolayı direkt olarak içeriye daldım.
"Doktor Ryan yardım edin!" Dedim ve o anda görüşümü kaybettim.
.....

   Kısa bir süre karanlıkta kaldıktan sonra yavaş bir şekilde gözlerimi açtım. Tepemdeki ışığın korneamın içine hücum etmesiyle gözlerimi tekrar kapatmıştım. Daha sonra alışmaya başladığında ise tekrar açtım. Doktor kolum ile bir şeyler yapıyordu.
"Neler oluyor?" Diye sordum yorgun bir şekilde.
"Kımıldama Bella! Şu serumu takmama izin ver."
  Bir şey diyememiş ve yapamamıştım.
Doktor serumu taktıktan sonra bana doğru baktı.
"Bu serum sana iyi gelecek Bella. Serum bittikten sonra gerekli tedavilere başlamalıyız."
"Verem olduğum....kesinleşti mi?" Diye sordum.
"Her ihtimale karşı akciğer filmi çekmek istiyorum."
"Canım yanacak mı?"
"Tabiki de hayır. İyi olacaksın Bella."
"Peki teşhis koyulduktan sonra ne olacak?"
Sandalyesinden kalktı ve raflarda duran 4 kutu ilacı eline alarak tekrar yanıma geldi.
"Bunları içeceksin. Her gün aksatmadan."
"Ne var ki bunlarda?"
"Bunlar veremi yavaşlatacak sonrasında mikrobu öldürecek."
"Tanrım çok fazla zamanım kalmadı öyleyse."
"Lütfen böyle söyleme. Erken teşhis ettiğimiz için çok şanslısın. Geç kalsaydık böyle bir endişe olabilirdi ama erken fark ettiğimiz için bir tehlikesi yok. Şimdi izin ver de şu serumu bekleyelim. Ardından akciğer filmini çektirmek istiyorum."

   Kafamı olumlu anlamda salladım ve diğer tarafa çevirip gözlerimi kapattım.

"Endişelenme Bella!......ama hala amcana haber vermek istemediğinden emin misin?"
"Evet eminim. Lütfen Bay Ryan kimseye bir şey söylemeyin!"
  İstemeyerek kafasını salladı ve kağıtlarına yazı yazmaya devam etti.

  
  Yaklaşık 1 saat sonra hemşire kolumdaki serum iğnesini çıkardı. Yavaş bir şekilde oturur pozisyona geçtim. Doktor yanıma geldi.
"Şimdi akciğer filmi çekilecek."
  Oturduğum yerden kalktım.
"Lütfen Bayan Winston'u akciğer filmi için bilgilendirin." Dedi doktor hemşireye.
"Sorun değil." Dedim doktora dönüp "ben bununla ilgili araştırma yaptım. Hadi hemen gireyim de şu iş bitsin. Zaten eve geç gideceğim."
  Doktor kafasını salladı.
....
"Gördüğün gibi Bella. Mikrop çoktan yayılmaya başlamış. Yakında bütün akciğerini kaplama ihtimali olduğu için eczaneden bu 4 ilacı almalısın." Dedi ve masasından ilaçları bana gösterdikten sonra reçete yazdı ve elime verdi.
"Sen eczaneye git. Onlar seni ilaçları nasıl ve ne zaman içeceğini söylerler."
"Tamam. Öyleyse ben bir daha ne zaman geleyim?"
"1 hafta sonra. Ama şunu bil Bella....bu ilaçları bir gün bile aksatmamalısın. Yarın başla."
"Tamam." Kapıya doğru ilerledim.
"Eğer kendini yine kötü hissedersen hiçbir müdahaleye izin verme. Direkt olarak buraya. Tabii eğer öğrenmelerini istemiyorsan."
Kafamı salladım teşekkür ederek odadan çıktım.
....

  İlaçları aldıktan sonra direkt olarak eve doğru ilerledim. Akşam olmak üzereydi. Hemen üzerimi değiştirip kimseye çaktırmadan Bill'in evine gitmeliydim. David haklıydı. Bill'in evinde saklanıyorlardı.

   Evin önüne geldiğimde kapıyı amcam açmıştı.
"Umarım geçerli bir açıklaman vardır küçük hanım."
"Evet var!" Dedim ve içeriye girdim.
"Arkadaşlarla birlikte bir kafe de bir şeyler içip ders çalıştık."
"Keşke beni de çağırsaydın." Dedi James arkadan.
"Üzgünüm. Sen Melissa ile çok mutlu görününce...."
"O benim arkadaşım. Hem zaten o David den hoşlanıyor. Bunu en az sen de benim kadar biliyorsun."
"Evet biliyorum." Dedim ve amcama doğru baktım.
"Amca lütfen bana bugün izin ver olur mu? Bugün Kate de kalacağım. Tamam mı?"
  Amcam ilk başta itiraz edecek gibi olsa da sonrasında kafasını olumlu anlamda salladı.
  Önce James'e sonra amcama baktım ve hızla yukarıya çıktım. Odama girer girmez dolabımın önüne geçtim ve üzerimdekilerden kurtulup dolaptan seçtiklerimi giydim. Üzerim içinse deri ceketimi aldım. Yatağın üzerine oturup ayağıma uzun çizmelerimi geçirdim. Spor çantamın içine birkaç kıyafet ve çamaşır koydum.mTelefonumu da cebime koyup odadan çıktım. Karşımda bir kadın görmemle küçük bir çığlık attım. Elinde temizlik malzemeleri vardı. O sırada James hızlı bir şekilde yanımıza geldi.
"Bir sorun mu var?"
  Kadına doğru baktım.
"Ah Bella demek Bayan Moore ile tanıştınız." Dedi James ve duvara doğru dayandı.
"Bayan Moore mu?" Diye sordum ve tekrar kadına doğru baktım. Kadın bana gülümsüyordu. Orta yaşlı olmasına rağmen güzel ve pürüzsüz bir cildi vardı.
"Bayan Moore evi temizleyen bayan. Sana demiştim ya babam bir temizlikçi tutacak diye."
"Hep burada mı çalışacaksınız?"
  Kadın kafasını salladı. Gülümsedim.
"Yeni işiniz mutlu kutlu ve huzurlu olsun." Dedim ve spor çantamı da elime alıp merdivenlerden indim.
  Son kez amcama baktım. Spor çantamı göstererek
"Ben çıkıyorum." Dedim. Kafasını salladı.

  Hızlı bir şekilde evden çıktım ve arabaya bindim. Çantayı yanıma koyup ormana doğru koyuldum...

Kurtlar Arasında (3. Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin