Sevda 'Allahım ölmedim değil mi?Bu belimin ağrısı ne böyle sanki araba bana çarpmamışta ben arabaya çarpmışım gibi' diyerek belinin de ağrıması ile kendi kendine daha çok hayıflanıyordu.
Altına Lamborghini'yi almış ama daha nasıl süreceğini bilmeyen şahısı görmek için Sevda önüne gelen saçlarını sinirli bir şekilde üfleyerek gözünün önünü açtığında yakışıklı kategorisine girebilecek derece de olan kumral, kahve gözlü, boyu genç kız yerde olduğundan mı bilinmez bayağı uzun olan aynı zamanda da aşağıdan bakınca tişörtünden bile belirgin olan kasları ben burdayım diyerek çağırıyordu genç kızı.
Bu arabanın içinden de tipsiz bir erkek çıksa zaten çifte telli oynardım.
"Kaçıncı sınıfsın güzelim daha çömez misin?Tabi ya çömez olmasan benim bu tür numaraları yemediğimi bilirdin.Şöyle bir baktım giderin yok aynı zaman da burslusun sanırım yani hiç şansın yok benimle olmak için. "
Evet görüyorsunuz anlatmaya gerek yok (: her şey boy da yüz güzelliğinde bitmiyordu. Allah kalp güzelliği versin gerisi bir şekilde olurdu.
Sevda birden ayağa kalktı. Aniden kalktığı için belinde ki ağrı genç kızın yüzünü buruşturmasına neden olmuştu. Ama genç kız şu an onu düşünecek durumda değildi. Terbiye nedir bilmeyen şu zengin playboya terbiye öğretecekti.
Terbiye yi bırak bu daha insanlık ne bilmiyordu. Sen çarp sonra da numara diye dalga geç ohh süper valla.
"Beyefendi sizi az biraz insan olmaya davet ediyorum. Bu okulda ki kızlar sizin egonuzu bayağı bir kaldırmış olabilir ama ben diğer kızlara benzemem diyerek klişe olmuş lafı söylemek istemiyorum ama ben gerçekten sizin o bildiğiniz kızlara benzemem. Kamera kayıtlarına baksak suçlu taraf kim çıkar acaba. Şurda özür dileyip bir şeyim olup olmadığını soracağınıza geçmişsiniz karşıma kalbinizin karalığını gösteriyorsunuz.Nasıl bir kişilik olduğunuzu iki cümlenizden anladım. Bravo" diyerek ellerini birbine vurarak alkışladı Sevda.
"Dua et kızsın.Yoksa başka şekilde göstermesini bilirdim bu laflarıni ben sana."
"Hahaha herkeste bir takmış bu lafa dua edecekmişim erkek olmamışım siz merak etmeyin ben iki erkeği cebimden çıkartırım da siz de o yürek var mı?"
Genç adam iki adım atarak kızın kahve gözlerine ardından yukarı doğru kalkan sevimli burnuna baktı.
Tam yumuşayacaği sırada genç kız adamın diz kapağına sert bir tekme attı. Genç adam böyle bir hareket beklemediği için ani bir şekilde gelen tepkiye acı içinde inlemekle çareyi buldu.
Daha sonra genç kız adeta küçük bir çocuk gibi "şimdi ödeştik egolaman" diyerek kahkaha atıp ağrıyan belinin de etkisi ile yavaş bir şekilde oradan ayrıldı. Ardından şaşkın bir şekilde bakan genç adamı bırakmıştı.Bu kız dediği gibi diğerlerinden farklı miydi? Yok canım yakında anlaşılır diğerleri gibi olduğu diye düşünerek arkadaşlarının yanına gitmek için arabasına atlayıp soluğu Yeşil Kafede aldı.
✨🌟✨🌟✨🌟✨🌟✨🌟✨
Sevda okuldaki işlerini halletmek için okula girdi neyin nerede olduğuna krokiden bakmıştı bu yüzden şanslıydi.Bu okulun büyük olacağını tahmin etmişti ama bu kadar da büyük beklemiyordu. Yani krokiden de bu kadar büyük durmuyordu.
Adımlarıni staj yerleri yazan kağıda bakıp ismini bulduğunda Yılmaz Holding yazısını görmesi ile pekte şaşırmadi. Tabi ki tanımıyordu patronunu. Acaba kel şişko göbekli miydi? diye içinden geçirmeden edemedi genç kız. Sonuçta şirkette Müdürdü değil mi?Genç ultra yakışıklı bir de kaslı olacak değildi ya dünyanın kanununa tersti bir kere. Böyle bir patron.Neyse dedi Sevda kel şişko olması yakışıklı olmasından iyidir sürekli sevgililerine çiçek mi yollayacağım diyerek geçirdi içinden.
Adımlarını staj yapacağı yere gitmek ve okulla ilgili istenilen belgeleri vermek için elinde ki adreste yazılan Beşiktaş arabalarının oldugu durağa attı. Şansına daha durağa gelmeden yağmur başlamıştı. Ama ne yağmur öyle böyle değil sanki bardaktan boşalircasina temmuz ayında yağıyordu adeta bereket.
Genç kız çantasını saçıyla ne kadar kapatsa da ıpıslak olmuştu. Durağa hızlı bir şekilde gelip içine girdi şimdi yağmur gelmiyordu. Tam bu esnada da sevineceği sırada önünden Lamborghininin büyük bir hızla geçerek yağmurdan sonra oluşan suları genç kızın pantolon kısmına gelecek şekilde boşaltmıştı.
Yavaş git biraz be!
Öküz işte almış altına Lamborghiniyi nasıl kullanıldığıni bilmiyor.?
Sevda üstüne baktığında bu halde gidemeyeceğini anladığından yolun üstünde inip bir pantolon almaya karar verdi. Arabaya bindiginde nihayet yağmur durmuştu. Sevda da şirketin yakınlarında bulunan AVM ye girerek pantolon alıp şirkete doğru adımlarını attı .
Kapının önünde gördüğü araba biraz önce onu ıslatan araba değil miydi?Tabi oydu plakasindan tanımışti bir de özel plaka yaptırmış diye düşünmüştü Sevda arabanın arkasından saydirirken.
Ben sana şimdi beni ıslatmak neymiş göstermez miyim?
Elini çantasına atarak içini yoklayarak törpü olup olmadığına bakmaya çalışıyordu. Bulduğunda sevinçten törpüyü öperek
'Seninle şimdi tarihi bir adıma imza atıcaz benim can yoldaşim. Beni ıslatıp taninmayacak hale getiren kişinin arabasını bizde taninmayacak hale getiricez. '
Seninle bir derdim yok biliyorsun değil mi benim canım Lamborghincim diyerek önce arabayi öptü Sevda daha sonra benim derdim öküz sahibinle diyerek arabayi güzel bir şekilde çizdi genç kız..
✨🌟✨🌟✨🌟✨🌟✨🌟✨
Görevini tamamlayarak şirkete adımını attı. Bu şirket sandığından daha güzel ve ihtişamlıydi . Dışı oldukça yüksekti.
Danışmaya geldiğinde iki genç kız vardı."Ben staj için gelmiştim'' dediğin de resepsiyonda ki sevimli kız hangi pozisyon diye sorunca Sevda yönetici asitanlığı diyerek cevap vermişti .Bu kızı sevmişti daha ilk dakikadan içi ısındı Sevdanın..İsmin neydi canım diye soran kıza Sevda diyerek yanıt verdi genç kız .Tamam o zaman Sevdacım sen şimdi sağ tarafta ki asansöre binip 30.katta çıkacaksın
Sevda" Peki teşekkür ederim." diyerek asansöre doğru gitti.Asansör durup kapıları açıldığında derin bir nefes bıraktı Sevda aşağı kattaki gibi beyaz geniş bir koridor karşıladı Sevdayı. Saatine baktığında 10 dakika geciktiğini farketmesi ile istemsizce alt dudağını dişleri arasına almıştı.
Bu sefer sekreter olarak düşündüğü kişiye sorduğunda doğru tahmin etmesi ile sekreterinde gösterdiği odaya girdi.
"Efendim staj için gelmiş. Girebilir mi?"
"Tamam al içeri" diyen sesi duyduğunda sanki tanıdık geldi bu kibirli ses tonu Sevdaya. Sonra aman benim kuruntularim kim olucak sanki daha önce patronla tanışmışlığı mı vardı.
Sekreterin çıkması ile Sevda içeri girdi. İçerisi ofis olamazdı. Zira burası Sevdaların evinden bile daha büyüktü. Ve odanın açık renklerle döşenmiş olması da ayrı bir asillik katmisti.Oda sevdadan tam not almıştı.
Daha sonra sandalyenin arkası kendisine dönerek oturmuş patronuna baktı. Adamda ki havalara bak demeden edemedi Sevda. Sonra yavaşça kendisine doğru dönen patronuna adeta şaşkın bir şekilde ağzı resmen bir o şeklini alacak şekilde açık bakıyordu genç kız.
"Ama sen nasıl ya" diye ne söyleyeceğini bilemez bir şekilde put kesilmişti Sevda.
Konuşamıyordu. Konuşursa her şeyi berbat edebilirdi çünkü tam o sırada karşıdan bir ses duyuldu.
"Evet benim küçük hanım. Dünya ne kadar küçükmüş değil mi?"
Hımm çok küçükmüş sizin o Nemrut suratinizi tekrar görebilecek kadar hem de .