Dumanın odada dağılmasını seyrettim bir süre.Tekrar dudaklarımın arasına yerleştirdiğimde sigaramı, geçmişin acısını çeker gibi çektim içime. Elimdeki kadeh yetmiyordu artık,ne kadar unuttum desemde gözleri silinmiyordu hafızamdan.Kadehi masaya bırakıp, şişeyi aldım , sevmeye değil sövmeye gelmişim gibi dünyaya, diktim tekrar kafama her yıl bugün olduğu gibi hisli anılarımla her sene olduğu gibi yine yüzleştim bu gece.
**
Akşamdan kalmış olmanın baş ağrısıyla uyandım.Kendime gelebilmem için sıcak bir duşa ihtiyacım vardı.Banyoya yöneldim..-Nerede o hergele..!
Dedemin sesini duymamla başımı kapıya çevirdiğimde odaya girmesi bir oldu.sabahın bu saatinde buraya gelecek kadar önemli ne olabilirdi.-Oo yaşlı kurt seni buraya getiren ne?
Üzerimde kurmaya çalıştığı baskıcı tavrıyla inatlaşmaktan kaçmıyordum.Kesin yine evlenmem için baskı yapacaktı..-Torunum evleniyor yerimde duramadım tebriğe geldim..!
Söyledikleri kelebek etkisi yarattı beynimde.
Evet daha öncedende defalarca Evlenmem den bahsediyordu ama bu sefer yüzünde kesin bir ifade var gibiydi..-Ne evlenmesi kaç kere konuştuk bu meseleyi heves etme boşuna ben iyiyim böyle çok istekliysen sen evlen yaşlılığıda kabul etmiyorsun zaten..
Dalgayla söylediğim sözler bir nebze rahatlatmıştı beni. Atışmayı seviyordum Yaşlı kurtu alt etmek hoşuma gidiyordu..-Pekala evlenmiyorsan boşalt evi, hesaplarınıda kapatıyorum hiçbir şekilde yıllardır içinde yüzdüğün servetin tadını çıkaramayacaksın bundan sonra..
Bunlarla tehdit etmesi beni tanımadığını gösteriyordu.Şuan oldukça gülünç bir durumdaydı..
-Keyfin bilir yaşlı kurt soyadınıda alabilirsin istersen..!
-Soyadımı değil ama yıllardır kullandığın araziyi alırım.!
Yüzüne baktığımda takındığı tavır fazla ciddiydi. Bunu yapacak kadar delirmiş miydi? Buna tahammül edemezdim işte..!Bunu yapamazsın Mehmet Soydan bu kadarı fazla..!
-Yaparım Murat öyle bir yaparım ki en ufak bir vicdan azabı bile çekmem..! Bugün tahliye ettiriyorum arazi üzerinde ne varsa!!
Yıllardır direttiği baskıda son kozunu oynuyordu ihtiyar.sinir her hücremi sararken gözllerimi diktim. Yumruğumu sinir ile sılarken tırnaklarımı avuçlarıma geçirmiştim..
-Bu benim hayatım neden bu kadar hakimiyet kurmak istiyorsun.!
-Seçim senin Murat.! İster evlen istersen evlenme ama sahip olduğun her şeyde benim o arazide..! Eğer istediğim kızla evlenirsen alıştığın gibi yaşamaya devam edersin, bu hayatı bırakmak zorunda kalmazsın.!
Planını iyi kurmuştu. Yılların yenemediği Mehmet Soydan ama blöf yaptığının farkındayım..
-Boşuna uğraşma evlenmiyorum..!
Arkamı döndüğümde banyonun kapısını açtım şimdi daha çok ihtiyacım vardı sıcak suya.-keyfin bilir..!
Dedemde son sözünü söyleyip çıkmıştı zaten odadan..
**
-Alo Murat bey polislerle beraber gelen avukatlar binayı boşalttırıyor ne yapacağız efendim..-Ne demek oluyor lan bu..!
-Bilmiyorum Murat bey hiç bir yasal hakkımız yok her şey onların aleyhine gözüküyor.
-Tamam ben ilgileneceğim siz biraz daha oyalayın..!
Vay Mehmet Soydan demek oyun istiyor canın bunu sen istedin..!
Telefonu kapattığımda hemen ihtiyarı aradım. Telefon bir kaç kere çaldığında açılmıştı.. Tek bir cümle söyledim..
-Tamam kabul ediyorum..!.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Avuç Aşk #Wattys2017
Spiritual#Spirütüelde 13 "Neden ağlıyorsun, seninde mi çocuğun ölecek?" Dedi gözlerini kırpıştırarak küçük Dilruba. Ne de kolay söylemişti yan tarafında uzanan kadına. Kadın, ölmenin anlamından bir haber olan küçüğe çevirdi yaşlı bakışlarını.. Ve devam ett...