+28

1K 116 98
                                        

"Hey, Michael!"

Michael kafasını koyduğu masadan kaldırdı ve kendisine doğru koşan adama döndü. Michael'dan belki üç yaş büyüktü, genç sayılırdı ama göz altlarındaki mor torbalar onu yaşlı gösteriyordu. Dudakları fazla kuruydu ve ellerinde çatlaklar vardı. Bu haliyle çok daha büyük gözüküyordu, en azından otuz yaşlarında falan.

Michael hep siyahlara bürünen adam karşısındaki koltuğa otururken "Selam James" diye mırıldandı ve kafasını tekrar masaya yasladı.

"Getirdin mi?"

"İki gün sonr-" James, Michael'ın saçını tutup çektiğinde Michael kafasını kaldırmak zorunda kaldı ve James'in kırmızı gözlerini gördü. Öfkeliydi, bir o kadar da sabırsız gözüküyordu. "Bugün ihtiyacım var."

"Carl iki gün sonra alman gerektiğini söylemişti" dedi Michael kaşları çatıkken. "Biliyorsun, önceden aldığında-"

"Ne oluyor?" James, Michael'ın saçını daha çok çekti ve onun ellerini masadan çekmesine ve dudakları arasından bir inlemenin kaçmasına sebep oldu. "Siktir."

"Ne oluyor?" diye tekrarladı James. Michael dişleri arasından "Bu" dediğindeyse güldü. "İnan bana, o hapları vermezsen çok daha kötü olacak Michael."

"Bir anlaşma yapmıştık Carl'la."

"Haberim var."

"Sana hap veremem, James. Üzgünüm."

Michael bunu dedikten sonra James onun kafasını hızla masanın pürüzsüz yüzeyine vurdu, birkaç kere. Ardından onu saçından tutmaya devam ederek masadan çekti ve çocuk iki büklüm bir halde durup kafasını tutarken karnına geçirdiği tekmeyle onu yere devirdi. Birkaç kişinin bakışları onlara dönerken James, Michael'ın üzerine çıkmış; suratına yumruk atmakla meşguldü. Barmen yerinden ayrılıp onlara doğru ilerlediğinde James yumruk atmayı kesti, Michael'ın hırkasının cebine elini soktu ve oradaki iki paket hapı alıp ayağa kalktı. Michael gözlerini kapatmış bir şekilde yerde kanlar içinde uzanmaya devam etti ve James birkaç saniyeliğine sadece ona baktı. "İki gün sonra görüşürüz, Michael."




hap satarsan bu olur aq

neyse challenge var onu yapacağım

~ her zamanki gibi okumadan geçebilirsiniz ~

invisibleforpayne intikam?

en büyük korkum?

bir sürü korkum var, sanırım önemli biri olamamak daha ağır basıyor

batman vs superman

açıkçası ikisine de haz duymuyorum

zencilere nasıl bakarsın?

bence muhteşemler

oyunculukları harika, güzel dans ediyorlar, sesleri güzel, çoğu sporda başarılılar ve bunları bir kenara bırakırsak bence görünüş olarak da havalılar

ırkçı mısın?

kesinlikle hayır, hiçbir zaman ırkçı olmadım

ne kadar ciddisin? 1-100 arasında bir derece ver.

ya şimdi herkes gerektiğinde ciddi olur

nedense ciddiyetten kaçmaya çalışıyorum çünkü ciddi olmayı sevmem, yetişkinler öyle olur

ama her zaman da random atamazsınız, yeri gelince ciddi olurum

yine de gündelik olarak yüzde 36 ciddiyim bence

beni nasıl bulursun?

invisibleforpayne

düşündüğün gibi biri değilsin ki bunu sana çoğu kez söyledim, kendini başkalarının tanıttığı gibi tanımaktan vazgeç, muhteşem birisin, ben de seni seviyorum.

dış görünüşün nasıl?

bunu bir başka challenge'da söylemiştim

esmerim işte siyah saç kahverengi gözler falan klasik

bir de gözlüğüm var

nasıl mutlu olursun?

şu küçücük şeyde bile mutlu olan insanlardanım

şu yorumlarınız falan beni çok fazla mutlu ediyor

birinin bana mesaj atması ya da panoma yazması mutlu ediyor

bir anket kitabında etiketlendiğimde mutlu oluyorum, kendimi değerli hissetmemi sağlıyor

watty dışına gelirsek haftasonu annem kahvaltı hazırladığında bile mutlu olurum

hayaletlere inanır mısın?

hiç düşünmemiştim bunu şlföasfmgnidfslkaşdkmjhlş

inanmıyorum sanırım

bonus koyacağım çünkü neden koymayayım

gumball ve darwin mi yoksa gumball ve penny mi?

sadece kendim mi gumball ve darwin'i shipliyorum diye merak ettim lgdsşaögmndfsşkh

meydan okuduklarım;

godmuke

bayan_mukemmellice

hoodwincliffings

mikey_is_a_princess leyl sana da iş çıkarıyorum sürekli nsdilşaifölmjgdfsikşj






the hankering || muke (+)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin