+3

1.2K 153 112
                                    

"Shine?" Michael bir kez daha kapıya tıklattı ve sonra derin bir nefes alıp cebinden çıkardığı kendi anahtarıyla içeri girdi. Yaklaşık beş dakikadır kapının önünde duruyor, Shine'ın kapıyı açmasını bekliyordu ve üşümüştü, hava soğuktu. Kapıyı arkasından kapatırken dairenin içine doğru seslendi. "Shine?"

Cevap yoktu. Michael, Shine'ın olabileceği tek yere, onun yatak odasına ilerlerken uyuduğu için cevap vermediğini düşündü ama hayır, Shine uyumuyordu. Yatağın kenarında oturmuştu ve elinde yarısı içilmiş bir bira şişesi vardı ki bu fazla garipti. Shine içmezdi. İlk içtiği gece sarışın bir erkeğin Alex olduğunu sanmış ve onu bir sokakta sıkıştırmıştı. Michael yetişmeseydi çok daha kötü şeyler olacaktı. Shine ise o günden beri tek damla içmemişti.

Michael, arkadaşının yanına doğru ilerledi ve şişeyi almak yerine onun yanına oturup Shine gibi sırtını duvara yasladı. "Nasıl gidiyor?"

"Gördüğün gibi." Shine parmaklarının kavradığı cam şişeyi dudaklarına götürüp içkiden bir yudum aldı, suratını buruşturdu. "Berbat."

"Sen içmezdin."

Çocuk gülümsedi. "Alex de sigara içerken bir şey olmayacağını söylüyordu."

Michael cevap vermedi ve bir süre daha sessizlik oldu. İkisinin de biraz düşünmesi için yetecek kadar bir sessizlikti bu. Michael'ın beyni bulanmış gibiydi ama kafasının içinde tek bir isim vardı ve onun kim olduğunu anlayabilmek için dahi olmak gerekmiyordu. Alex şu anda o berbat kokulu hastanede, rahatlıktan çok uzaktaki yataklardan birinde yatıyordu, vücuduna bağlanan makineler ve dudakları ile küçük burnunu kaplayan bir maske eşliğinde. Uyuyordu ya da uyanıktı, Shine'ı düşünüyor ya da acı çekiyordu ve Michael elinden hiçbir şey gelmiyor olmasından nefret ediyordu. Tıpkı üç yıl önceki gibi. 

Luke kaza geçirdiğinde olduğu gibi.

"Dönüyoruz" dedi Michael, Shine içi boşalan içki şişesini çıplak parke üzerine bırakırken. "Hazır mısın?"

"Hazır olmamı gerektirecek bir şey yok." Shine ağlamaktan kırmızıya bulanmış gözlerini Michael'a çevirdi. "Sen hazır olduğuna emin misin?"



the hankering || muke (+)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin