3.6K 399 33
                                    


Taehyung


      Çoğu kişi sessizlikten oldukça nefret ederler , sevmezler ve sessizliğe dayanamazlar. Hatta uyurken bile bir şeyin sesine ihtiyaç duyarlar. İnsanlar televizyonun , gölgeler ise rüzgarın sesini severler. İşte ben burada diğerlerinden ayrılıyorum. Ben seslerden nefret ederim. Çünkü ben sessizliğin sesini seviyorum.

      Yine sessizliğini dinlediğim bir geceydi. Gözlerim her ne kadar kapalı olsa da uyanıktım. Bu yaşananlardan sonra hemencecik uykuya dalmam zaten mümkün olamazdı. Ben aynı zamanda yaptığım değişikliklikle uykumu da teslim etmiştim. Gerçi gölgelerin uykuya ihtiyacı olmazdı. 

      Ortama uyum sağlamam çok uzun sürmemişti. İyi hissediyordum ama bir yandan da her şeyin mahvolmasından korkan tarafım ağır basabiliyordu. İşte tam o zaman uykuya ihtiyaç duyardım , şuan da o zamandı. 

       Uykunun derinliklerine gitmeden önce gölge içgüdülerim beni uyumamam konusunda dürtüklüyordu. Nedenini bilemiyorum fakat eğer bir gölgeyseniz içgüdülerinize uymak sizin için en iyisidir. Bende tam aynısını yapıp biraz bekledim. Gittikçe huzursuzlaşıyordum. Burnuma gelen hafif manolya kokusuyla davetsiz birinin geldiğini anlamıştım. Gelen kişi bir gölgeydi. Benim yakından tanıdığım kişiydi. 

      ''Seni almaya geldim'' Artık sesini de duyduğumdan dolayı fikrim kesinleşmişti. Manolya kokusu ve hafif kalın sesi onu tanımamı kolaylaştırmıştı. Namjoon gelmişti , uzun bir zamandan sonra onun sesini duymayalı baya oluyordu. Genelde Kook'u görmeye ya Jimin ya da Jin sıkça gelirdi. İçimizde ki tek meşgul olan gölge yani Namjoon'un gelmesi beni korkutmuştu. Eğer Namjoon tek geliyorsa kesin bir şey olmuştur. Kook'a 'Seni almaya geldim' demesi de bunu anlatmaz mı?

       Asıl soru , neden onu almaya gelmişti? Gözlerim hala kapalıydı. Kook'un ne cevap vereceğini merak ediyordum. Tahmin ettiğim gibi , kendisinin iyi olduğunu söyleyip duruyordu. Elbette iyi olacak , ne de olsa yabancı birinin yanında değildi. Benim yani doğduğundan beri yanında olan gölgenin yanındaydı. 

     Namjoon'un tedirgin olan hislerini sezmiştim. Var olduğu görülmeyen ama aslında orada olan beni fark ediyordu ama eminim ki anlam veremezdi. Çünkü benim böyle bir şey yapacağım onun aklından bile eminim ki geçmezdi. Geçse bile , bir süre şokta kalır ve olayı açıklamaya çalışırdı. 

      Gözlerim kapalı , arkamda konuşan Kook ve Namjoon'un konuşmalarını dinliyordum. Bir anda geçen bir kelimeyle gözlerimi ardına kadar açtım. ''Gidiyoruz'' Namjoon , Jungkook'u götürüyor muydu? Peki ben buna izin verir miydim? 

      Yerimden hızla kalkarak Kook'un elinden tuttum. Eğer gidecekse gerçekleri öğrenip gidecekti. Eğer gidecekse ilk benim çektiğim acıları duymalıydı. Bu yüzden onu bırakmadım. Daha da sıkı tuttum. Şaşkın gözlerini bana çeviren Kook'a bakıp ardından bu durumu garipseyen Namjoon'a baktım. Şok olmuş gibi gözüküyordu. ''Sen... neden bana bu kadar tanıdık geliyorsun?'' Namjoon'un gözlerini kısıp beni süzdüğünü hissetmiştim. İçimden 'Umarım anlamaz' diye geçirsem de sonuç belliydi , eninde sonunda anlayacaktı. Şuan tek çare kaçmaktı. 

     Serbestte ki elimi hemen yan tarafımda bulunan duvarda gezdirdim ve ışığı açıp karanlık odayı aydınlatmadan önce son kez Namjoon'a baktım. Bakışlarımda milyonlarca 'özür dilerim' saklıydı. Gölgeler korunmazlarsa yoğun ışıkta kaybolurlardı. Ve ben şuan bunu yapmak zorundaydım. Üzgünüm Namjoon... Her şey için üzgünüm.

      Işığı açar açmaz kaybolan Namjoon'u izledim. Gitmeden önce bir kaç şey söylemesine izin vermeliydim belki ama iş işten çoktan geçmişti. Kook gözlerini bana çevirdi. ''O seni tanıyor mu?'' Onun aklında oluşan bir çok soruyu görebiliyordum. Ama şuan cevap vermemin zamanı değildi. Şimdilik hiçbir şeyi mahvetmek istemiyordum. 

      Kook'u tutan elimi serbest bırakıp kafamı ona çevirdim. Üzgün gözüküyordu. ''Eğer V hyung burada olsaydı ona koşarak sarılmak isterdim. Şuan tek isteğim bu.'' Gözlerini benden çekip yatağına uzandı ve yorganı da tamamen üstüne örttü. Bilmiyordu ki daha demin sarılmak istediği kişi tam karşısında , ondan sadece bir kaç adım uzaktaydı. 



Okuduğunuz için teşekkür ederim ^^ Umarım beğenmişsinizdir~ Oy ve yorum atarak destek olursanız çok sevinirim. Okullar biliyorsunuz ki başladı ve benim haftaiçi pc yasağım var bu yüzden bölüm biraz geç geldi bunun için üzgünüm T^T 









Weird Boy :: Vkook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin