-1-

25.8K 633 120
                                    

Medya;Güneş

Sabah alarmın iğrenç sesiyle güne merhaba dedim. Harika değil mi koca bir yaz tatilinden sonra okula başlamak. Yataktan istemeyerek kalkarak hazırlandım. Beyaz lagos tişört ve altına siyah etek hoştu çok kötü okul forması değildi. Saçlarımı düzleştirip aşağı indim.

Size biraz kendimden bahsedeyim Ben Güneş Yılmazer 18 yaşındayım. Sıradan bir kızım işte

Aşağı indiğimde herkes masadaydı-Gereksiz erkek kardeşim,annem ve babam- annem ve babamın yanağından öpüp bizim gereksizinde kafasına vurarak yanına yerleştim.

Biraz size ailemden bahsedeyim annem Sevim Yılmazer babam Kutay Yılmazer kardeşim ise Uraz Yılmazer benden 3 yaş küçük. Bizim Yılmazer Holding'imiz var bu işlerden pek anlamam babam işte orada çalışıyor falan filan.

"Kaç kere demem gerekiyor böyle yapma diye ablacağım(!)" dedi ineliyici ses tonuyla gereksiz. Tam ağzımı açıp birşey söyleyecekken annem hemen
"Kavganızı sabah sabah çekemem hem size bu enerji nerden geliyor" dedi annem.
"Meslek sırrı anneciğim" dedim sırıtarak. Bundan sonra kahvaltımız sessiz geçmişti o sırada mesaj geldi whatsapp'tan.
❤️5 Silahşörler❤️
Akın:Aşağı in güzelim geldik.
Gece:Eğer inmezsen öldürürüm götüm dondu lan.
Buket:hadi lan.
Ben: Üf tamam amma laf yaptınız geliyorum.
Şu 5 silahşörler işinden bahsedeyim onlar benim kardeşlerim annelerimiz ve babalarımız tanışıyorlar bizde 4 yaşından beri 14 yıldır onlar benim kardeşim,canım,dostum,kankam herşeyimdi...

Annemlerle vedalaşıp aşağı indim bizimkilerle selamlaşıp yola koyulduk.
"Okula yeni birileri geliyormuş okulun sitesinde yayınlanmış fotoları da var taş gibiler mübarek" dedi Gece.
"Aynen valla ama hepsi aynı bok tip olsa nolur?" dedi Buket.
"Bakim fotolarına durun" diyerek okulun sitesine girdim bir de ne göreyim 4 tane taş. Üff çok yakışıklılardı.
"Cidden de çok yakışıklılar" dedim onlara katılarak.
"Sizene lan elin yakışıklısından adam olun en çok ben yakışıklıyım" dedi kıvırcık.
"Sen zaten dünyanın yakışıklılısın" dedim gülüp yanağına sulu öpücük kondurdum.
"Tabiki de" dedi gecede diğer yanağını öperek.
"Aynen" dedi Buket Akın'a sarılarak.

Okula vardığımızda bir banka geçip oturduk daha 25 dk vardı ders başlamasına biz normal seyleri konuşurken okulun kapısının önünde bir BMV durdu ve içinden fotodaki çocuklar çıktı gerçekleri daha bi yakışıklıydı. Herkesin ağzı O seklini almış salyaları akmış bakıyordu.
-O kadar da yakışıklı değillerdi.
*Çarpılacan sus.
Tamam iç sesi boşverelim. Onlar okul binasına girdiklerinde kızların kafasına bir tane geçirip
"O kadar da yakışıklı değillerdi abartmayın" dediğimde hepsi bana inanamaz gözlerle baktı.
"Çarpılacaksın" dedi gece.
"Kesinlikle" diye katıldı Buket. Zil çaldığında okul binasına girip sınıfımıza geçtik sıralarımıza yerleştik. Ben ve kıvırcık en arkada bizim önümüzde gece ile Buket oturuyordu.

Şuan ders başlayalı 15 dk oldu tanışma faslını geçeli çok olmuştu ve serbest bırakmıştı hoca bizi. Birden kapı açıldı ve o çocuklar geldi bi dk onlar bu sınıfta mı okuyacaktı oha koca bir oha.
"Siz yeni öğrenciler olmalısınız kendinizi tanıtıp boş yerlere geçebilirsiniz" dedi hoca.
"Ben Berk Yılmaz 18 yaşındayım taliplerimi beklerim" deyince koca bir kahkaha attı sınıf bu çocuğu sevmiştim komikti.
"Ben Mert Kale 18 yaşındayım" dedi soğuk bir şekilde.
"Ben Batuhan Utku 18 yaşındayım" dedi aynı soğuklukla.
"Ben Anıl Soylu 18 yaşındayım" dedi aralarında en soğuğu Anıldı. Buzdan duvarları vardı sanki ve bu çok ürkütücüydü.
"Yiyecek gibi bakmasanız" dedi akın alınmıştı.
"Yok bee senden yakışıklısı mı var" dedim gülerek o da güldü.

Teneffüs zili çaldığında
"Hadi kantine inelim" dedi gece.
"Ben inmeyeceğim siz inin" dedi akın trip atıyordu işte.
"Ya akın biliyorsun senden yakışıklısı yok" dedim ve böyle seyler saçmalayarak gönlünü alıp yanağına öpücük kondurdum ve ona sarıldım.
"Bizede yer açın" diyerek gece ve bukette sarıldı bize. Boşuna sevmiyordum bunları herşeylerimdi bunlar benim. En son sarılmayı bitirip aşağıya indik. Kantine girip tost ve kahve aldık hepimiz. Ders zili çaldığında koridora geçtik ve yürümeye başladı hiç yürüyecek halim yoktu ve Akın ve kızlar önden gidiyordu koşarak Akın'ın beline atladım hemen bacaklarımdan tuttu sanki bekliyormuş gibi. Biz gülüşerek sınıfa geçerken ben hala kıvırcığın belindeydim. Sınıfa girdiğimde önce bize döndüler sonra gülüşerek önlerine döndüler artık biliyorlardı bizi. Ama Anıl ve diğerleri şaşkınca bize bakıyorlardı ayrıca Anıl sinirli gözüküyordu ne bu sinir? Ama alışacaklardır diyerek önüme döndüm.
Sıranın yanına geldiğimizde sırtından indim.
"Valla üşenmiştim kıvırcık" dedim kıkırdayarak.
"Tamam da güzelim biraz kilomu aldın sen?" dedi sırıtarak.
"Hiçte bile 51 kiloyum ben hıh" dedim.
"Tamam güzelim peki" dedi yine sırıtarak.
"Of" diye mırıldandım.
"Şaka yaptım uzatma güzelim" dedi kıvırcık.
"Zaten sana küs kalamam ki kıvırcık" dedim yanağını öperek.
"Bugün parti varmış kesinlikle gitmeliyiz. Kıvırcık itiraz etme sen başımızda olacaksın unutma" dedi Gece hevesle. Uzun bi uğraş sonucu kıvırcığı ikna etmiştik. Dersler sıradan geçti ara sıra anıla bakıyordum ve garip olan onunda bana bakmasıydı. Bunun dışında başka birşey olmamıştı herşey sıradan geçmişti.

•••

Şuan bilmem kaçıncı mağazaya gitmekteyiz. Allahım inşallah güzel elbise buluruz diyerek içeri girdim. Ve kızlarla elbiselere bakıp bir kaç tane elimize alarak kabinlere girdik.

Son rötuşlarımızı yapıp aynaya geçip kendimize baktık. Gayet hoş olmuştuk ben siyah bir elbise gece beyaz bir elbise Buket ise gece mavisi bir elbise giymişti saçlarımı düzleştirmiştim Buket ile gece ise maşa yapmıştı. Son kez kendimize bakıp evden çıktık ve kapıda zaten kıvırcık bekliyordu o ise spor giymişti kot ve kaslarını belli eden tişört kardeşim olmasa yavşardım ama konu bu değildi.

Parti yerine vardığımızda bir kokteyl masasının önüne dizildik. Baktığımda birinin eviydi ve onun bahçesinde oluyordu güzel dizayn edilmişti parti için. Ben bunları düşünürken kızlar başıyla bi yönü işaret etti baktığımda Anıl ve diğerleriydi ve BİZE DOĞRU GELİYORLARDI. Ne yapacağımı bilemez halde kızlara döndüm onlarda eş zamanlı bana döndü. Sonra kıvırcığa baktığımda sinirli bir şekilde onlardan yana bakıyordu. Onlara döneyim derken döndüğümde Anıl'la burun buruna geldik bunlar ne ara buraya gelmişti Anıl ne zaman bu kadar yakınıma gelmişti. Sertçe yutkundum gözleri dudaklarıma kaydığında benimki de refleks olarak gitti. Direk kendime gelmeliydim derken bir kol beni kendine sertçe çekti. Tam ben bir şey diyecekken Anıl araya girdi.
"Siz bizim sınıftaydınız değil mi tanışamadık ben Anıl" dedi elini bana uzatarak. Bi dakika olayı başa saralım ANIL BANA ELİNİ UZATIYORDU.

Evet arkadaşlar ilk bölüm hakkında düşünceleriniz neler?
Konu biraz aynı ama kurguyu beğendiniz mi?
Karakterleri beğendiniz mi? Kimi kime yakıştırdınız?
Bir sonraki bölümde sizce nasıl gelişecek olaylar?

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum...

ANLAMSIZ AŞK #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin